İçinde avu olan 7 harfli 37 kelime var. İçerisinde AVU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında avu olan kelimeler listesine ya da Sonu avu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A U V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AV
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAVURGA
-
-
[isim]
Buğday, mısır vb. tahılların kuru yemiş gibi yenilmek için ateşte kavrulmuşu
-
[isim]
Buğday, mısır vb. tahılların kuru yemiş gibi yenilmek için ateşte kavrulmuşu
- ABLAVUT
-
-
[sıfat]
Bön, aptal, sersem (kimse)
-
[sıfat]
Bön, aptal, sersem (kimse)
- PAVURYA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir cins iri yengeç
-
[isim]
Bir cins iri yengeç
- SAVUNUŞ
-
-
[isim]
Savunma işi veya biçimi
-
[isim]
Savunma işi veya biçimi
- SAVUNMA
-
-
[isim]
Saldırıya karşı koyma, müdafaa
- "Mustafa Kemal'in orada seçtiği savunma hattı, Millî Misak'taki Türkiye sınırı idi." (Falih Rıfkı Atay)
-
Bir kişiyi, bir düşünceyi doğru, haklı göstermeyi amaçlayan yazı veya konuşma, savunu, müdafaaname
-
Bir takımın, kalesini korumak için gösterdiği çaba, defans
-
[isim]
Saldırıya karşı koyma, müdafaa
- ARNAVUT
- ...
- KAVUNSU
-
-
[sıfat]
Kavunu andıran, kavuna benzeyen, kavun gibi, kavunumsu
- "Uzun boylu, biraz kavunsu kafalı, ufak burunlu, konuşkan bir adammış." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Kavunu andıran, kavuna benzeyen, kavun gibi, kavunumsu
- AVURTLU
-
-
[sıfat]
Çalım satan, yüksekten atan
-
[sıfat]
Çalım satan, yüksekten atan
- KAVUKÇU
-
-
[isim]
Kavuk yapan veya satan kimse
-
Birine yaranmak için onun söz veya davranışlarını uygun bulan, onaylayan kimse
-
[isim]
Kavuk yapan veya satan kimse
- HAVUZLU
-
-
[sıfat]
Havuzu olan
- "Boş arsaları, ikiz pembe villaları, havuzlu bahçeyi geçti." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Havuzu olan
- AVUNMAK
-
-
[nsz]
Bir şeyle uğraşarak acısını unutmak, sıkıntılardan uzaklaşmak, teselli bulmak, müteselli olmak
- "Ne de olsa amcam; ya bir yabancıya varsa ne yapacaktık, diye avunuyordu." (Erhan Bener)
-
Oyalanmak, yetinmek
- "Dünyadan bezmiş bir hâli var, hiçbir şeyle avunamıyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Hayvan gebe kalmak
-
[nsz]
Bir şeyle uğraşarak acısını unutmak, sıkıntılardan uzaklaşmak, teselli bulmak, müteselli olmak
- KAVUŞMA
-
-
[isim]
Kavuşmak işi, buluşma, telaki
- "Karısını ve kendisini memlekete dönmeye ve vatanına kavuşmaya ikna ettik." (Burhan Felek)
-
Mantar ve yosun sınıfından bazı aşağı bitkilerde, yeni bir birey oluşturmak için iki ayrı hücrenin birleşmesi
-
[isim]
Kavuşmak işi, buluşma, telaki
- GAVURCA
- ...
- HAVUZCU
-
-
[isim]
Otelde havuzla ilgili işlere bakan görevli
-
[isim]
Otelde havuzla ilgili işlere bakan görevli
- DAVULCU
-
-
[isim]
Davul çalan kimse, baterist
-
[isim]
Davul çalan kimse, baterist
- YAVUKLU
-
-
[isim]
Sözlü
- "Köylerine dönmekte olan iki er, yavukluları için birer maşa aldılar." (Halikarnas Balıkçısı)
-
Sevgili
-
[isim]
Sözlü
- BAVULLU
-
-
[sıfat]
Bavulu olan
- "Şimdi apartmana uğrayan eli bavullu bir adam hepsini getiriyor." (Nezihe Araz)
-
[sıfat]
Bavulu olan
- KAVUNCU
-
-
[isim]
Kavun satan kimse
-
[isim]
Kavun satan kimse
- SAVURUŞ
- ...
- TAVUKLU
-
-
[sıfat]
İçinde tavuk eti bulunan
-
[sıfat]
İçinde tavuk eti bulunan