İçinde atm olan 9 harfli 123 kelime var. İçerisinde ATM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında atm olan kelimeler listesine ya da Sonu atm ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A M T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
MAT, TAM
2 Harfli Kelimeler
AM, AT, MA, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SIZLATMAK
-
-
[-i]
Sızlamasına sebep olmak
- "Nerime'yi hatırlamak içimi derin derin sızlattı." (Halide Edip Adıvar)
-
[-i]
Sızlamasına sebep olmak
- ORTALATMA
- ...
- SALLATMAK
- ...
- HAVLATMAK
-
-
[-i]
Havlamasına sebep olmak
-
[-i]
Havlamasına sebep olmak
- YUHALATMA
-
-
[isim]
Yuhalatmak işi
-
[isim]
Yuhalatmak işi
- PASLATMAK
-
-
[-i]
Paslanmasına sebep olmak, paslandırmak
-
[-i]
Paslanmasına sebep olmak, paslandırmak
- BOCALATMA
-
-
[isim]
Bocalatmak işi
-
[isim]
Bocalatmak işi
- KAYNATMAK
-
-
[-i]
Kaynamasını sağlamak
- "Kalksam, bir ıhlamur kaynatıp içsem." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Kaynak yaptırmak
-
Unutturmak
- "Ara sıra kendi gecikmelerini araya kaynatmak için beni birkaç gün izinle gönderiyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Belli etmeden almak
-
Konuşmak, sohbet etmek
-
[-i]
Kaynamasını sağlamak
- OVALATMAK
-
-
[-i]
Ovalama işini yaptırmak
-
[-i]
Ovalama işini yaptırmak
- ŞAPLATMAK
-
-
[-i]
"Şap" diye ses çıkartmak
- "Sonra, bir karış sakallı yüzünden dört beş defa şaplatarak öptü." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Sesli şamar vurmak
- "Beyin bileğini yakalar, sonra da suratına tokadı şaplatır." (Salâh Birsel)
-
[-i]
"Şap" diye ses çıkartmak
- KOLALATMA
-
-
[isim]
Kolalatma işi
-
[isim]
Kolalatma işi
- TATMİNKAR
- ...
- HARLATMAK
-
-
[-i]
Ateşi kuvvetlendirmek, alevlendirmek
- "Şerefimize sobaya bir iki odunla bir kucak çalı atıp harlattılar." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Coşkunluk vermek, canlandırmak
- "Millî Mücadele'de aç ve çıplak insanlarımızın yüreğinde alevler harlatmak için tek bir kıvılcım yetmişti." (Aydın Boysan)
-
[-i]
Ateşi kuvvetlendirmek, alevlendirmek
- ARIKLATMA
-
-
[isim]
Arıklatmak durumu
-
[isim]
Arıklatmak durumu
- KOVALATMA
-
-
[isim]
Kovalatmak işi
-
[isim]
Kovalatmak işi
- SIRALATMA
-
-
[isim]
Sıralatmak işi veya durumu
-
[isim]
Sıralatmak işi veya durumu
- KOKLATMAK
-
-
[-i]
Koklama işini yaptırmak
- "Koklat, göreyim, çiçeklerini bana, güzel kokarlar mı?" (Osman Cemal Kaygılı)
-
Yararlandırmak, biraz vermek
-
[-i]
Koklama işini yaptırmak
- ÇATLATMAK
-
-
[-i]
Çatlak duruma getirmek
- "Elindeki ustura ile çatlatacağı bu canlı yemişe baktı." (Ömer Seyfettin)
-
Çatlamasına yol açmak
- "Duvarları, tavanı çatlatacak kadar şiddetli olan ve birdenbire kulağa saldıran bu ses dalgası kimsenin kulağını incitmedi." (Halide Edip Adıvar)
-
Sabrını taşırmak
-
Aklını kaçırmak
-
[-i]
Çatlak duruma getirmek
- ZIPLATMAK
-
-
[-i]
Zıplama işini yaptırmak, hoplatmak, sıçratmak
-
[-i]
Zıplama işini yaptırmak, hoplatmak, sıçratmak
- CİLALATMA
-
-
[isim]
Cilalatmak işi
-
[isim]
Cilalatmak işi