İçinde atm olan 8 harfli 116 kelime var. İçerisinde ATM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında atm olan kelimeler listesine ya da Sonu atm ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A M T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
MAT, TAM
2 Harfli Kelimeler
AM, AT, MA, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CIRLATMA
-
-
[isim]
Cırlatmak işi
-
[isim]
Cırlatmak işi
- UĞRATMAK
-
-
[-i]
Uğrama işini yaptırmak, uğramasına sebep olmak
- "Öteki tabancayla, o da mağdurun belinden aşağısını felce uğrattı." (Burhan Felek)
-
[-den]
Savmak, çıkmak, dışarı atmak, kovmak
-
[-i]
Uğrama işini yaptırmak, uğramasına sebep olmak
- ŞIKLATMA
- ...
- ZIPLATMA
-
-
[isim]
Zıplatmak işi
-
[isim]
Zıplatmak işi
- BOŞLATMA
- ...
- DAĞLATMA
-
-
[isim]
Dağlatmak işi
-
[isim]
Dağlatmak işi
- OYNATMAK
-
-
[-i]
Oynamasını sağlamak
- "Bir curcuna havası söyledi ve salondakilerin hepsini oynattı." (Peyami Safa)
-
Kımıldamasına yol açmak
- "Elindeki kamçıyı oynatarak güneş altında yanan ovalarda gözlerini gezdirdi." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Herhangi bir canlıya istenilen hareketleri yaptırmak
- "Ayı oynatmak."
-
[nsz]
Bir araç, gereç kullanmak
- "Akıllı bir adam mermer üzerinde keser oynatır mı?" (Ömer Seyfettin)
-
[nsz]
Aklını yitirmek
- "Sizinle iki gün daha çalışsam aklımı oynatabilirim." (Falih Rıfkı Atay)
-
Korkutmak, heyecanlandırmak
- "Yüreğimi oynattın."
-
Herhangi bir ödevi yerine getirmeyerek karşı tarafı düzenle oyalamak
- "Borçlu alacaklıyı iki aydır oynatıyor."
-
[nsz]
Sahneye koymak
- "Bu ramazan geceleri Karagöz oynatacağız." (Halide Edip Adıvar)
-
[-i]
Oynamasını sağlamak
- SIÇRATMA
-
-
[isim]
Sıçratmak işi
-
[isim]
Sıçratmak işi
- HARLATMA
-
-
[isim]
Harlatmak işi
-
[isim]
Harlatmak işi
- KANATMAK
-
-
[-i]
Kanamasına yol açmak veya kanamasını sağlamak
- "... biraz evvel kurdeleyi kestiği makasla oynarken parmağını kanatmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Kanamasına yol açmak veya kanamasını sağlamak
- BANLATMA
- ...
- ÇALKATMA
-
-
[isim]
Çalkatmak işi
-
[isim]
Çalkatmak işi
- KATMANLI
-
-
[sıfat]
Katmanları olan, katmanlardan oluşan, tabakalı
-
[sıfat]
Katmanları olan, katmanlardan oluşan, tabakalı
- SIZLATMA
-
-
[isim]
Sızlatmak işi
-
[isim]
Sızlatmak işi
- BUDATMAK
-
-
[-i]
Budama işini yaptırmak
-
[-i]
Budama işini yaptırmak
- FIRLATMA
-
-
[isim]
Fırlatma işi
-
Kol ve bacağın vücudun orta çizgisinden türlü yönlere, son eklemine kadar hızla ve gergin olarak uzaklaştırılması
-
[isim]
Fırlatma işi
- TIKATMAK
-
-
[-i]
Tıkama işini yaptırmak
-
[-i]
Tıkama işini yaptırmak
- KATMERCİ
-
-
[isim]
Katmer yapıp satan kimse
-
[isim]
Katmer yapıp satan kimse
- KATMERLİ
-
-
[sıfat]
Katmeri olan, kat kat olan
- "Katmerli çiçek."
-
Çok fazla olan, aşırı
- "Hem vuruyor hem de suratına birbirinden ağır, birbirinden katmerli küfürler savuruyordum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Katmeri olan, kat kat olan
- TARATMAK
-
-
[-i]
Tarama işini yaptırmak
-
[-i]
Tarama işini yaptırmak