İçinde atl olan 7 harfli 37 kelime var. İçerisinde ATL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında atl olan kelimeler listesine ya da Sonu atl ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A L T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ALT, TAL

2 Harfli Kelimeler

AL, AT, LA, TA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ATLETİK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Vücudu gelişmiş, biçimli, atlet gibi
  2. Atletleri ilgilendiren
    • "Atletik oyunlar."

PUSATLI

  1. [sıfat] Pusatı olan
  2. Zırh giymiş

TATLISU
...
ÇATLAMA

  1. [isim] Çatlamak işi
  2. Dalgaların sığ kıyıya geldikleri zaman dökülüp köpürmesi, çatlak
  3. Uygun olmayan kuruma sonucu ağacın boyu yönündeki lif ayrılması
  4. Tohumların dağılması için meyve kabuğunun yarılması, açılma

POLATLI
...
ATLATIŞ

  1. [isim] Atlatma işi veya biçimi

PATLAMA

  1. [isim] Patlamak işi
  2. Birdenbire gelişme
    • "Bu yıl, turizmin patlama yılı olacak."

SAATLİK

  1. Herhangi bir saat süresince yapılan veya olan
    • "Yeniköy bu yandan Banarlı nahiyesine yarım saatlik, kaza merkezine de olsa olsa bir buçuk saatlik bir yerde..." (Memduh Şevket Esendal)

TEZATLI

  1. [sıfat] Birbirinin karşıtı olan, karşıtlı, çelişkili, kontrastlı

SAVATLI

  1. [sıfat] Savatı olan, savatlanmış
    • "Belindeki yirmi sene evvel hediye gelen kayışın savatlı gümüş sarkıntıları pırıl pırıl parlıyorlar." (Ömer Seyfettin)

ATLATMA

  1. [isim] Atlatmak işi

AZATLIK

  1. [isim] Azat olma durumu, serbestlik
    • "Hâlbuki bir elçi için bu kadarcık bir azatlık, bu kadarcık bir nefes alma imkânı dahi yoktur." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. [sıfat] Azat edilme vakti gelmiş olan (cariye, köle)

MURATLI
...
SÜRATLE

  1. [zarf] Çabucak
    • "Gözlerinin bir şeyden ürkmüş gibi korkunç bir süratle birkaç defa oynadığını ve iki yana gidip geldiğini gördüm." (Reşat Nuri Güntekin)

TOKATLI
...
TATLILI

  1. [sıfat] Tatlısı olan, içinde tatlı bulunan
    • "Tatlılı, börekli bir yemek."

TATLICA

  1. Biraz tatlı, az tatlı
  2. İçten, hoş, güzel
    • "Hikâyemizi böyle tatlıca anlatışından onu kucaklamak içimden geçiyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. [zarf] Hoş, yumuşak bir biçimde
    • "Hükûmetin kendilerini okşayarak tatlıca yöneterek zararlarını hafifletmek yolundaki siyasisi artık geçersiz kalacaktı." (Hüseyin Cahit Yalçın)

SANATLI

  1. [sıfat] Sanat gösterilmiş, ustaca yapılmış olan, musanna

TAKATLİ

  1. [sıfat] Güçlü, dayanıklı

KANATLI

  1. [sıfat] Kanadı olan
    • "Senelerden beri leylek görmüyorum. Hatta bu kanatlı yaz seyyahlarının son senelerde İstanbul'a rağbetleri az." (Ahmet Haşim)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü