İçinde at olan 8 harfli 579 kelime var. İçerisinde AT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında at olan kelimeler listesine ya da Sonu at ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AT, TA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ARALATMA

  1. [isim] Aralatmak işi

BOYATMAK

  1. [-i] Boyama işini yaptırmak, boya sürdürmek
    • "Kunduralarımı boyatmak istemiştim." (Burhan Felek)

DEKATLON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Uzun atlama, gülle atma, cirit atma, yüksek atlama, disk atma, sırıkla yüksek atlama, 100 m koşusu, 400 m koşusu, 110 m engelli koşu, 1500 m koşularını içeren atletizm yarışması

VATANDAŞ

  1. [isim] Yurttaş
    • "Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz." (Atatürk)

YATIRMAK

  1. [-i] Bir kimsenin bir yere yatmasını sağlamak
    • "Çocuğu bir kenara yatırdım ve kadını omuzlarından tutup bir taşa dayadım." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. [-i] Uyutmak
    • "Gece beni en üst katta bir odada yatırdılar." (Ömer Seyfettin)
  3. [-i] Eğmek, yatık duruma getirmek
    • "Yağmur ekinleri yatırdı."
  4. [-i] Konuk etmek
  5. Parayı, işletmek amacıyla bir yere vermek
    • "Eline geçen serveti ... emlaka yatırıyordu." (Ercüment Ekrem Talu)
  6. Parayı bir kuruluşa vermek, teslim etmek
    • "Telefon parasını PTT'ye yatırdım."
  7. Bir yiyeceği korumak veya tatlandırmak amacıyla tuz, soğan, yağ vb.nde bir süre bekletmek
    • "Pastırmayı çemene yatırmak."
  8. [-i] Düzeltmek, bastırmak, yassıltmak
    • "Kemal Rıfat avucunun içiyle saçlarını yatırıyor." (Atilla İlhan)
  9. Harcamak
    • "Sınırlı hoca aylığının yarısını her ay kitaplara yatırır." (Haldun Taner)

ÇALKATMA

  1. [isim] Çalkatmak işi

ÇINLATMA

  1. [isim] Çınlatmak işi veya biçimi
    • "Sahnenin önüne dizilen dört hoparlörden geçen saz sesleri, salonu çınlatmaya başladı." (Halide Edip Adıvar)

DEFAATLE

  1. [zarf] Çok kez, çok kere

İTAATSİZ

  1. [sıfat] Söz dinlemez, buyruk dinlemez, kendi başına buyruk olan (kimse)

TEFRİŞAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Döşeme işleri
  2. Döşemenin gerektirdiği bütün parçalar veya eşyanın tümü
    • "Görüyorum ki salonun tefrişatı henüz tamamlanmamış. Bütün koltuklar yerleştirildikten sonra tekrar geliriz." (Haldun Taner)

AKSATMAK

  1. [-i] Aksamasına yol açmak, bir işi gereği gibi yürütmemek
    • "Havanın bozulması ekim işini aksattı."

FATALİZM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yazgıcılık

PATAKREM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yüz ve boyundaki bozuklukları ve pürüzleri gideren pudra ile fondöten karışımı bir madde

SATAŞMAK

  1. [-e] Bir kimseyi rahatsız edecek davranışta bulunmak, musallat olmak
    • "Edepsiz bir sarhoş, eskiden tanıdığı bir kadına sataşıyor." (Necati Cumalı)
  2. Sarkıntılık etmek
    • "Ne münasebet gider de komşunun hizmetçi kızına sataşırsın?" (Memduh Şevket Esendal)

TAHDİDAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sınırlamalar, kısıntılar

İHTİYATİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] İlerisi düşünülerek yapılan

TAKSİMAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bölüntüler

ÇATKILIK

  1. [isim] Çift öküzlerini birbirlerine bağlayan çifte boyunduruklu ağaç

METRUKAT
...
ATIFLAMA
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü