İçinde aset olan 36 kelime var. İçerisinde ASET bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında aset olan kelimeler listesine ya da Sonu aset ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
RİYASETİCUMHUR
FERASETSİZLİK
SİYASETÇİLİK
HASETLENMEK, SİYASETNAME
FERASETSİZ, HASETÇİLİK, HASETLENME, KASETÇALAR, KASETÇİLİK, VİDEOKASET
FERASETLİ, SİYASETÇİ, SİYASETEN
ASETATLI, ASETİLEN, HASETLİK
FERASET, HABASET, HAMASET, HASETÇİ, HASETLİ, KASETÇİ, KİYASET, NECASET, NEFASET, RİYASET, SELASET, SİYASET, VERASET
ASETAT, ASETİK, ASETON
FASET, HASET, KASET
A E S T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AST, ATE, SET, TAS
2 Harfli Kelimeler
AS, AT, ES, ET, SE, TA, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- RİYASETİCUMHUR
- ...
- FERASETSİZLİK
-
-
[isim]
Ferasetsiz olma durumu
-
[isim]
Ferasetsiz olma durumu
- SİYASETÇİLİK
-
-
[isim]
Siyasetçinin işi
-
[isim]
Siyasetçinin işi
- SİYASETNAME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Siyaset bilimini anlatan ve bu konuda öğüt veren eser
-
[isim]
Siyaset bilimini anlatan ve bu konuda öğüt veren eser
- HASETLENMEK
-
-
[nsz]
Kıskanmak, çekememek
-
[nsz]
Kıskanmak, çekememek
- FERASETSİZ
-
-
[sıfat]
Anlayışsız
-
[sıfat]
Anlayışsız
- VİDEOKASET
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Üzerinde kayıtlı olanı video aracılığıyla ekrana yansıtabilen kaset
-
[isim]
Üzerinde kayıtlı olanı video aracılığıyla ekrana yansıtabilen kaset
- HASETLENME
-
-
[isim]
Hasetlenmek işi
-
[isim]
Hasetlenmek işi
- KASETÇİLİK
-
-
[isim]
Kasetçinin yaptığı iş veya meslek
-
[isim]
Kasetçinin yaptığı iş veya meslek
- KASETÇALAR
-
-
[isim]
Kaset çalan araç
-
[isim]
Kaset çalan araç
- HASETÇİLİK
-
-
[isim]
Kıskanç olma durumu
-
[isim]
Kıskanç olma durumu
- SİYASETEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Siyaset bakımından, siyaset açısından
-
[zarf]
Siyaset bakımından, siyaset açısından
- SİYASETÇİ
-
-
[isim]
Politikacı
-
[isim]
Politikacı
- FERASETLİ
-
-
[sıfat]
Anlayışlı
- "Çok ferasetli valimiz de buna benzer öğütlerde bulunmuştur." (Kemal Bilbaşar)
-
[sıfat]
Anlayışlı
- ASETATLI
-
-
[sıfat]
Birleşimine asetat karıştırılmış
- "Asetatlı kâğıt."
-
[sıfat]
Birleşimine asetat karıştırılmış
- HASETLİK
-
-
[isim]
Haset olma durumu, hasetçi davranış, kıskançlık, günücülük
-
[isim]
Haset olma durumu, hasetçi davranış, kıskançlık, günücülük
- ASETİLEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Renksiz, sarımsak kokulu, güçlü ve beyaz bir ışık vererek yanan hidrokarbonlu bir gaz
-
[isim]
Renksiz, sarımsak kokulu, güçlü ve beyaz bir ışık vererek yanan hidrokarbonlu bir gaz
- FERASET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anlayış, seziş, sezgi
- "Diplomatça bir ferasetle söylemek istediğini anlayıveriyordum." (Aka Gündüz)
-
Zekâ
-
[isim]
Anlayış, seziş, sezgi
- VERASET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kalıtım
-
Mirasta hak sahibi olma
- "Hatta türedi ortaklar da çıkacak, veraset bile düzülecek, soy sop iddialarına girilecekti." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Kalıtım
- RİYASET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Başkanlık
- "Öğleden sonra Posta ve Telgraf Nezaretinin üst katındaki salonda içtimaya bizzat riyaset edecekti." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Başkanlık