Sonunda aset olan 14 kelime var. ASET ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde aset olan kelimeler listesine ya da başında aset olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

10 Harfli Kelimeler

VİDEOKASET

7 Harfli Kelimeler

FERASET, HABASET, HAMASET, KİYASET, NECASET, NEFASET, RİYASET, SELASET, SİYASET, VERASET

5 Harfli Kelimeler

FASET, HASET, KASET


Kelime bulma makinesi

A E S T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

AST, ATE, SET, TAS

2 Harfli Kelimeler

AS, AT, ES, ET, SE, TA, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

VİDEOKASET

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Üzerinde kayıtlı olanı video aracılığıyla ekrana yansıtabilen kaset

HAMASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yiğitlik, kahramanlık, cesaret
    • "Bir hamaset destanı."

KİYASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Akıllıca davranış, akıllılık

SELASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Akıcılık

FERASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anlayış, seziş, sezgi
    • "Diplomatça bir ferasetle söylemek istediğini anlayıveriyordum." (Aka Gündüz)
  2. Zekâ

NEFASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Nefis olma durumu
    • "Yemekler her günküne üstün bir nefasete ermiş." (Abdülhak Şinasi Hisar)

SİYASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Politika
    • "Siyaset alanında ismi zaman zaman çok geçen bir simadır." (Halide Edip Adıvar)
  2. Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış

NECASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Pislik
  2. Dışkı, ters (Il)

VERASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kalıtım
  2. Mirasta hak sahibi olma
    • "Hatta türedi ortaklar da çıkacak, veraset bile düzülecek, soy sop iddialarına girilecekti." (Tarık Buğra)

RİYASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Başkanlık
    • "Öğleden sonra Posta ve Telgraf Nezaretinin üst katındaki salonda içtimaya bizzat riyaset edecekti." (Yahya Kemal Beyatlı)

HABASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kötülük, alçaklık
    • "Senin ne habasetlere kadir olduğunu ben bilirim." (Reşat Nuri Güntekin)

FASET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Baskı işlerinde harf ve satırları formada tutmak ve sıkmak için kullanılan kama
  2. Dişin ön yüzüne estetik amaçla yapılan kaplama

HASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kıskançlık, çekemezlik, günü
    • "Gözlerinde bir fena haset kıvılcımı, bir bayağılık yakalıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)

KASET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İçinde, görüntü ve seslerin kaydedildiği, gerektiğinde yeniden kullanılmasını sağlayan bir manyetik şeridin bulunduğu küçük kutu

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü