İçinde ase olan 100 kelime var. İçerisinde ASE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ase olan kelimeler listesine ya da Sonu ase ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
MÜNASEBETSİZLİK
MACERASEVERLİK, MÜNASEBETSİZCE, RİYASETİCUMHUR, SİNEMASEVERLİK
EKSASERBASYON, FERASETSİZLİK, MUHASEBECİLİK, MÜNASEBETİYLE
DOĞASEVERLİK, HASEKİKÜPESİ, KARINCASEVER, MÜNASEBETSİZ, PARASEMPATİK, SİYASETÇİLİK, TALAKISELASE
BİLMÜNASEBE, HASETLENMEK, KARGASEKMEZ, KASEİFAĞFUR, MACERASEVER, MÜNASEBETLİ, SİNEMASEVER, SİYASETNAME
FERASETSİZ, HASETÇİLİK, HASETLENME, KASELETMEK, KASETÇALAR, KASETÇİLİK, MUHASEBECİ, PLASELEMEK, VİDEOKASET
BİLASEBEP, DOĞASEVER, FERASETLİ, HASEBİYLE, KASELETME, MUHASEBAT, MÜNASEBAT, MÜNASEBET, MÜSTEHASE, PLASELEME, PRASEODİM, SİYASETÇİ, SİYASETEN, VASEKTOMİ
ASEKSÜEL, ASELBENT, ASENKRON, ASESBAŞI, ASETATLI, ASETİLEN, HASETLİK, LESEPASE, MÜBAHASE, MUHASEBE, PLASENTA
ASEPTİK, DEPLASE, FERASET, GASEYAN, HABASET, HAMASET, HASENAT, HASETÇİ, HASETLİ, KASECİK, KASETÇİ, KISASEN, KIYASEN, KİYASET, KRETASE, NECASET, NEFASET, RAKKASE, RİYASET, SELASET, SİYASET, VERASET, YASEMİN
ASEPSİ, ASETAT, ASETİK, ASETON, ESASEN, HASEKİ, YASEVİ
ASENA, BASEN, FASET, GLASE, HASEP, HASET, KASEM, KASET, PLASE
ASES, KASE, ŞASE
A E S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AS, ES, SE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜNASEBETSİZLİK
-
-
[isim]
Münasebetsiz olma durumu veya münasebetsiz davranış, saygısızlık
- "Bir daha böyle münasebetsizlik yapmayacağına yemin etmesi şartıyla karımı affettim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Münasebetsiz olma durumu veya münasebetsiz davranış, saygısızlık
- RİYASETİCUMHUR
- ...
- MÜNASEBETSİZCE
- ...
- MACERASEVERLİK
- ...
- SİNEMASEVERLİK
-
-
[isim]
Sinemasever olma durumu
-
[isim]
Sinemasever olma durumu
- FERASETSİZLİK
-
-
[isim]
Ferasetsiz olma durumu
-
[isim]
Ferasetsiz olma durumu
- EKSASERBASYON
- ...
- MÜNASEBETİYLE
-
-
[zarf]
Dolayısıyla, sebebiyle, itibarıyla, ilgisinden dolayı
-
[zarf]
Dolayısıyla, sebebiyle, itibarıyla, ilgisinden dolayı
- MUHASEBECİLİK
-
-
[isim]
Saymanın görevi, saymanlık
- "Babam muhasebecilikle Serez'e gittiği ve bizi de birlikte götürdüğü zaman sekiz yaşındaydım." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Saymanın görevi, saymanlık
- TALAKISELASE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Mecelle'ye göre, kocanın ayrı ayrı üç kez veya bir arada üç kez karısını boşadığını bildirmesiyle gerçekleşen boşanma
-
[isim]
Mecelle'ye göre, kocanın ayrı ayrı üç kez veya bir arada üç kez karısını boşadığını bildirmesiyle gerçekleşen boşanma
- DOĞASEVERLİK
-
-
[isim]
Doğasever olma durumu
-
[isim]
Doğasever olma durumu
- KARINCASEVER
-
-
[isim]
Karınca yiyerek beslenen ve karınca yuvası çevresinde yaşayan böcek
-
[isim]
Karınca yiyerek beslenen ve karınca yuvası çevresinde yaşayan böcek
- HASEKİKÜPESİ
-
-
[isim]
Düğün çiçeğigillerden bir süs bitkisi (Aquilegia)
-
[isim]
Düğün çiçeğigillerden bir süs bitkisi (Aquilegia)
- SİYASETÇİLİK
-
-
[isim]
Siyasetçinin işi
-
[isim]
Siyasetçinin işi
- PARASEMPATİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Parasempatik sinir sistemi ile ilgili olan
-
[sıfat]
Parasempatik sinir sistemi ile ilgili olan
- MÜNASEBETSİZ
-
-
[sıfat]
Uygun olmayan, yakışıksız, çirkin
- "Münasebetsiz bir davranış."
-
Ters, aksi
- "Hep böyle münasebetsiz sıralarda beni arar." (Necati Cumalı)
-
Yakışıksız iş gören, sıra, saygı gözetmeyen (kimse)
- "Doğrusu kızın huyunu bozan, bütün bu münasebetsiz kimselerdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Uygun olmayan, yakışıksız, çirkin
- SİNEMASEVER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sinemayı seven, sinema sanatı, kültürü ve çalışmalarıyla ilgilenen kimse
-
[isim]
Sinemayı seven, sinema sanatı, kültürü ve çalışmalarıyla ilgilenen kimse
- KARGASEKMEZ
-
-
[sıfat]
Çok ıssız, sarp (yer)
-
[sıfat]
Çok ıssız, sarp (yer)
- KASEİFAĞFUR
- ...
- HASETLENMEK
-
-
[nsz]
Kıskanmak, çekememek
-
[nsz]
Kıskanmak, çekememek