İçinde ara olan 8 harfli 139 kelime var. İçerisinde ARA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ara olan kelimeler listesine ya da Sonu ara ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A A R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ARA
2 Harfli Kelimeler
AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ARABOZAN
-
-
[sıfat]
İki kişinin arasındaki dostluğu veya geçimi bozan (kimse), ara bozucu, fesatçı, fitçi, münafık, müfsit, müzevir, ordubozan
-
[sıfat]
İki kişinin arasındaki dostluğu veya geçimi bozan (kimse), ara bozucu, fesatçı, fitçi, münafık, müfsit, müzevir, ordubozan
- FARAZİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Varsayım
- "Faraziyenizi çok yanlış ön yargılara oturtuyorsunuz." (Haldun Taner)
-
[isim]
Varsayım
- SARARTIŞ
- ...
- MARANGOZ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Ağaç işleriyle uğraşan ve ağaçtan çeşitli eşya yapan usta
-
[isim]
Ağaç işleriyle uğraşan ve ağaçtan çeşitli eşya yapan usta
- HARAPLIK
-
-
[isim]
Harap olma durumu, yıkkınlık
-
[isim]
Harap olma durumu, yıkkınlık
- PARAFAZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Söz karışıklığı
-
[isim]
Söz karışıklığı
- TARAYICI
-
-
[isim]
Kâğıt üzerindeki resim, yazı vb. simgeleri tanıyıp bilgisayar ortamına aktaran araç
-
Derleme ve araştırma yapmak için bir yayını dikkatle gözden geçiren veya gerekli kelime, cümle ve yazıları tespit eden kimse
-
[isim]
Kâğıt üzerindeki resim, yazı vb. simgeleri tanıyıp bilgisayar ortamına aktaran araç
- ARALAMAK
-
-
[-i]
İki şey arasında açıklık oluşturmak, yarı açmak
- "Kapısını hafifçe araladı." (Falih Rıfkı Atay)
-
Aralıklı duruma getirmek, seyrekleştirmek
- "Şu sandalyeleri biraz aralayınız."
-
Bitkilerin fazla dal ve çubuklarını kesmek, seyrekleştirmek
-
[-i]
İki şey arasında açıklık oluşturmak, yarı açmak
- PARAPENT
- ...
- ARABASIZ
-
-
[sıfat]
Arabası olmayan
-
[zarf]
Araba olmaksızın
-
[sıfat]
Arabası olmayan
- KARARGAH
- ...
- KARAYAKA
-
-
[isim]
Doğu Karadeniz kıyı bölgesinde yetişen, uzun kuyruklu, beyaz renkli koyun türü
-
[isim]
Doğu Karadeniz kıyı bölgesinde yetişen, uzun kuyruklu, beyaz renkli koyun türü
- DARAŞLIK
-
-
[isim]
Sıkıntılı ortam, durum, darlık
- "Bu ocaklar hiç sönmez, gece gündüz yanar. Ben hem yemek pişireyim hem de bu daraşlıkta temizlik nasıl yapayım?" (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Sıkıntılı ortam, durum, darlık
- İSTİMARA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Ölçme, değerlendirme
-
Bir kabın hacmini veya alabileceği miktarı hesaplama
-
[isim]
Ölçme, değerlendirme
- KARAİĞNE
-
-
[isim]
Bir çeşit iğneli karınca
-
[isim]
Bir çeşit iğneli karınca
- DARALTMA
-
-
[isim]
Daraltmak işi
-
[isim]
Daraltmak işi
- KARAİMCE
- ...
- KARARSIZ
-
-
[sıfat]
Kararı olmayan
- "Kararsız adam."
-
Karar vermekte güçlük çeken, duruksun, mütereddit
-
Düzensiz, istikrarsız
- "Kararsız hava."
-
[sıfat]
Kararı olmayan
- PARANTEZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ayraç
- "Şimdi burada yeni bir uzun parantez açmak ve bu dağ gezintisi hikâyesinden çok gerilere dönmek ihtiyacını duyuyorum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Şair bu kaba imalı latife parantezini çoktan kapatmış, şarkısına devam etmişti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Konunun dışında kalan söz ve yazı
- "Bu zorunlu parantezden sonra konumuza dönelim." (Haldun Taner)
-
[isim]
Ayraç
- KARAAĞAÇ
-
-
[isim]
Karaağaçgillerin örnek bitkisi olan, kerestesi değerli bir ağaç, narven (Ulmus)
-
[isim]
Karaağaçgillerin örnek bitkisi olan, kerestesi değerli bir ağaç, narven (Ulmus)