İçinde altm olan 33 kelime var. İçerisinde ALTM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında altm olan kelimeler listesine ya da Sonu altm ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

13 Harfli Kelimeler

ALTMIŞDÖRTLÜK

10 Harfli Kelimeler

ALTMIŞALTI, ALTMIŞARLI, ALTMIŞINCI, KISALTMALI

9 Harfli Kelimeler

ALÇALTMAK, ALTMIŞLIK, BOŞALTMAK, BUNALTMAK, ÇOĞALTMAK, DARALTMAK, DOMALTMAK, KISALTMAK, KOCALTMAK, SAĞALTMAK, YOĞALTMAK

8 Harfli Kelimeler

ALÇALTMA, ALTMIŞAR, ALTMIŞLI, AZALTMAK, BOŞALTMA, BUNALTMA, ÇOĞALTMA, DARALTMA, DOMALTMA, KISALTMA, KOCALTMA, SAĞALTMA, UFALTMAK, YOĞALTMA

7 Harfli Kelimeler

AZALTMA, UFALTMA

6 Harfli Kelimeler

ALTMIŞ




Kelime bulma makinesi

A L M T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

MALT

3 Harfli Kelimeler

ALT, LAM, MAL, MAT, TAL, TAM

2 Harfli Kelimeler

AL, AM, AT, LA, MA, TA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ALTMIŞDÖRTLÜK
...
ALTMIŞARLI
...
ALTMIŞINCI

  1. [sıfat] Altmış sıfatının sıra bildiren biçimi, sırada elli dokuzuncudan sonra gelen

ALTMIŞALTI

  1. [isim] Altmış altı sayı almakla kazanılan bir çeşit iskambil oyunu

KISALTMALI

  1. [sıfat] Kısaltılarak yapılan

DOMALTMAK

  1. [-i] Domalmasını sağlamak

BUNALTMAK

  1. [-i] Bunalmasına yol açmak
    • "Artık onu sımsıkı sarıyorlarmış gibi bunaltan duvarlar, o kilitli kapılar yoktu." (Peyami Safa)

ÇOĞALTMAK

  1. [-i] Miktarını, sayısını, ölçüsünü artırmak
    • "Şüphe yok ki ölçüsüz bir para israfı bu borçları daha çoğaltacak, hiç azaltmayacaktı." (Peyami Safa)
  2. Çoğaltma makinesi kullanılarak sayısını artırmak, teksir etmek

YOĞALTMAK

  1. [-i] Tüketmek
    • "Bu şehir yılda yirmi bin ton buğday yoğaltır."

SAĞALTMAK

  1. [-i] Sağlığa kavuşturmak, iyileştirmek, iyi etmek, tedavi etmek

BOŞALTMAK

  1. [-i] Boş duruma getirmek
  2. [-i] Dökmek, boca etmek
    • "Tavşan kanı çayı ince belli çay bardağına boşalttı." (Haldun Taner)
  3. [nsz] Bir silahta ne kadar mermi varsa hepsini arka arkaya patlatmak
    • "Yayla devriyesi bizden yardım istemek için havaya silah boşaltmış." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  4. Kusmak
  5. Gevşetmek, açmak
    • "İbrahim Ağa atın kolanlarını boşaltırken, kendini bir iş yapmış sayar." (Memduh Şevket Esendal)

KOCALTMAK

  1. [-i] Kocamasına yol açmak, yaşlandırmak

ALTMIŞLIK

  1. [sıfat] İçinde altmış tane bulunan
    • "Altmışlık bir paket."
  2. Altmış yaşında olan veya görünen

DARALTMAK

  1. [-i] Dar duruma getirmek
    • "Hoyrat bir rüzgâr bütün gün tozu dumanına katmış, solukları kesmiş, göğüsleri daraltmıştı." (Tarık Buğra)
  2. Sayıca azaltmak
    • "Aslında geniş olan kadroyu ne akla hizmet edip de bu derece daralttığına bir türlü akıl erdirememişti." (Haldun Taner)

ALÇALTMAK

  1. [-i] Alçak duruma getirmek
    • "Yastığımızı alçaltsak da yükseltsek de boynumuz ağrır." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Değerini azaltmak
    • "Sözleriyle kendini alçalttı."

KISALTMAK

  1. [-i] Kısa duruma getirmek
    • "Ben bu sözü biraz daha kısaltarak tekrar edeceğim." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Kısa gibi göstermek
    • "Bu giysi boyunu kısaltmış."

BUNALTMA

  1. [isim] Bunaltmak işi

ALÇALTMA

  1. [isim] Alçaltmak işi

DOMALTMA

  1. [isim] Domaltmak işi veya durumu

SAĞALTMA

  1. [isim] Sağaltmak işi, tedavi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü