İçinde alm olan 93 kelime var. İçerisinde ALM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında alm olan kelimeler listesine ya da Sonu alm ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
ALMANLAŞTIRMAK
ALMANLAŞTIRMA, MAALMEMNUNİYE, PALMİYEGİLLER
OFTALMOLOJİK
ALMANLAŞMAK, OFTALMOLOJİ, OFTALMOSKOP
ALMAMAZLIK, ALMANCILIK, ALMANLAŞMA, ALMANSEVER, ALMAŞIKLIK, ARTAKALMAK, BAKAKALMAK, ÇAKARALMAZ, DONAKALMAK, KALAKALMAK, OFTALMOLOG, PALMİYELİK, ŞAŞAKALMAK
ARTAKALMA, BAKAKALMA, DEVRALMAK, DONAKALMA, FEYZALMAK, KALAKALMA, KARTALMAK, SALMASTRA, ŞAŞAKALMA
ALÇALMAK, ALMAZLIK, BOLALMAK, BOŞALMAK, BUNALMAK, ÇOĞALMAK, DARALMAK, DEVRALMA, DOMALMAK, FEYZALMA, KARTALMA, KISALMAK, KOCALMAK, MORALMAN, PALMİTAT, PALMİTİK, PALMİTİL, PALMİTİN, SAĞALMAK, SALMALIK, YAMALMAK, YOĞALMAK
ALÇALMA, ALMANAK, ALMANCA, ALMANCI, ALMAŞIK, ALMAŞLI, AZALMAK, BOLALMA, BOŞALMA, BUNALMA, ÇALMACI, ÇOĞALMA, DARALMA, DOMALMA, KALMALI, KISALMA, KOCALMA, PALMİYE, SAĞALMA, UFALMAK, YAMALMA, YOĞALMA
AZALMA, ÇALMAÇ, ÇALMAK, DALMAK, KALMAK, NAPALM, SALMAK, UFALMA, YALMAN
ALMAÇ, ALMAK, ALMAN, ALMAŞ, ALMUS, ÇALMA, DALMA, KALMA, SALMA
ALMA
A L M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
LAM, MAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AM, LA, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ALMANLAŞTIRMAK
- ...
- PALMİYEGİLLER
-
-
[isim]
Genellikle sıcak bölgelerde yetişen, basit bir kongövde ve bunun tepesinde yelpaze biçiminde telek damarlı yaprakları olan, hurma ve Hindistan cevizi ağaçlarını içine alan bir familya
-
[isim]
Genellikle sıcak bölgelerde yetişen, basit bir kongövde ve bunun tepesinde yelpaze biçiminde telek damarlı yaprakları olan, hurma ve Hindistan cevizi ağaçlarını içine alan bir familya
- ALMANLAŞTIRMA
- ...
- MAALMEMNUNİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
İsteye isteye, seve seve, memnunlukla, memnuniyetle
- "Eğer sen ahlakıyla çalışıp da buhran sebebiyle işi bozulmuş bir adam olaydın maalmemnuniye yardım ederdim." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[zarf]
İsteye isteye, seve seve, memnunlukla, memnuniyetle
- OFTALMOLOJİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Göz bilimi ile ilgili
-
[sıfat]
Göz bilimi ile ilgili
- ALMANLAŞMAK
- ...
- OFTALMOLOJİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Göz bilimi
-
[isim]
Göz bilimi
- OFTALMOSKOP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gözün içini aydınlatıp görmek ve gözü muayene etmek için kullanılan ayna
-
[isim]
Gözün içini aydınlatıp görmek ve gözü muayene etmek için kullanılan ayna
- ALMAŞIKLIK
-
-
[isim]
Dönüşümlü ve düzenli sıralanma
-
[isim]
Dönüşümlü ve düzenli sıralanma
- ALMANSEVER
- ...
- OFTALMOLOG
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Göz bilimci
-
[isim]
Göz bilimci
- PALMİYELİK
-
-
[isim]
Palmiyesi çok olan yer
-
[isim]
Palmiyesi çok olan yer
- DONAKALMAK
-
-
[nsz]
Şaşırıp bir süre ne yapacağını, ne diyeceğini bilememek
- "Kaşlarını kaldırarak kafasını salladığı saniye donakalmıştım." (Sermet Muhtar Alus)
-
[nsz]
Şaşırıp bir süre ne yapacağını, ne diyeceğini bilememek
- ALMANCILIK
- ...
- BAKAKALMAK
-
-
[nsz]
Şaşkınlığa uğrayıp ne yapacağını bilmez durumda kalmak
- "Bakakalırım giden geminin ardından / Atamam kendimi denize dünya güzel" (Orhan Veli Kanık)
-
[nsz]
Şaşkınlığa uğrayıp ne yapacağını bilmez durumda kalmak
- ÇAKARALMAZ
-
-
[isim]
Basit, ilkel çakmak
-
Basit, ilkel tabanca
-
[sıfat]
Kalitesiz
- "Nasıl oldu bilmem eğilip yakarken çakaralmaz çakmak kıvılcım çıkardı." (Burhan Felek)
-
[sıfat]
İşe yaramayacak durumda olan, bozuk
-
[isim]
Basit, ilkel çakmak
- ŞAŞAKALMAK
-
-
[-e]
Çok şaşırmak, şaşkınlıktan ne yapacağını bilememek
- "Babam bu dostunu görmeye gittikçe onun bir bekleyişten ibaret hayatına şaşakalırmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[-e]
Çok şaşırmak, şaşkınlıktan ne yapacağını bilememek
- KALAKALMAK
-
-
[nsz]
Bir şey veya durum karşısında şaşırmak
-
Güç durumda kalmak
- "Arka tekerler alıp başını geçti gitti. Kırk yolcu yolun ortasında kalakaldık." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[nsz]
Bir şey veya durum karşısında şaşırmak
- ALMAMAZLIK
-
-
[isim]
Bakınız almazlık
-
[isim]
Bakınız almazlık
- ARTAKALMAK
-
-
[-den]
Artmak, geriye kalmak, fazla bulunmak
- "Artakalan para ile çocuk pek güç geçiniyordu." (Halit Fahri Ozansoy)
-
[-den]
Artmak, geriye kalmak, fazla bulunmak