İçinde aki olan 7 harfli 25 kelime var. İçerisinde AKİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında aki olan kelimeler listesine ya da Sonu aki ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AK, Kİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAKİLİK
-
-
[isim]
Baki olma durumu
-
[isim]
Baki olma durumu
- SAKİNCE
-
-
[sıfat]
Sakin
-
[zarf]
Sakin bir biçimde
-
[sıfat]
Sakin
- FAKİRCE
-
-
[sıfat]
Yoksul
-
[zarf]
Fakire benzer biçimde
-
[sıfat]
Yoksul
- SONRAKİ
-
-
[sıfat]
Sonra olan
-
[sıfat]
Sonra olan
- VAKİTLİ
-
-
[sıfat]
Zamanında yapılan, zamanında olan
- "Bu, vakitli bir iş sayılmaz."
-
[sıfat]
Zamanında yapılan, zamanında olan
- HAKİKAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir işin doğrusu, gerçek, asıl, esas
- "Fakat ben başka bir şey yapacağım, bir şey ki bütün hakikatleri önüme serecek." (Refik Halit Karay)
-
Gerçeklik
- "Dünyanın döndüğü bir hakikattir." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Gerçekten
- "Beni oyaladı lakin hakikat adamakıllı içerlemiş." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Bir işin doğrusu, gerçek, asıl, esas
- SİRTAKİ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir çeşit dans
-
[isim]
Bir çeşit dans
- ARAKİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dervişlerin giydikleri, tiftikten yapılmış ince külah
- "Kadir Efendi kalemi arakiyesinin arasına soktu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Bir tür küçük zurna
-
[isim]
Dervişlerin giydikleri, tiftikten yapılmış ince külah
- TAKİBEN
-
-
[zarf]
Ardından
-
İzleyerek, hemen sonra
- "Cumhuriyet Başsavcılığı, kurulan partilerin ... Anayasa ve kanun hükümlerine uygunluğunu, kuruluşlarını takiben ve öncelikle denetler." (Anayasa)
-
[zarf]
Ardından
- AKİLLİK
- ...
- MAKİLİK
-
-
[isim]
Maki yetişen yer
-
[isim]
Maki yetişen yer
- FİLVAKİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Gerçekte, gerçekten, her ne kadar, vakıa
- "Filvaki bu genç kız, fikirlerini biraz daha çocuksu anlatıyor." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Gerçekte, gerçekten, her ne kadar, vakıa
- VAKİTÇE
-
-
[zarf]
Vakit bakımından, vakte göre
- "Adının çapkına çıkması, vakitçe ya da paraca cömert davranması yeterdi, kadınların hoşlanması için." (Necati Cumalı)
-
[zarf]
Vakit bakımından, vakte göre
- VELAKİN
- ...
- AKİLANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Akıllıca
-
[zarf]
Akıllıca
- YAKİNEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Sağlam olarak, iyice (bilmek)
- "Hatta yakinen biliyorlardı ki öyle ufaktan bir aileye mensup değildi." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Sağlam olarak, iyice (bilmek)
- LAKİNLİ
- ...
- TAKİBAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kovuşturma
- "Hakkımda takibat yapılacağından korkmayarak size anlatabilirim." (Burhan Felek)
-
[isim]
Kovuşturma
- AKİSSİZ
- ...
- BİLAKİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Tersine olarak, tam tersine, tersine, aksine
- "Bilakis tecrübeli bir adam gibi söz söylüyorum, inanınız." (Peyami Safa)
-
[zarf]
Tersine olarak, tam tersine, tersine, aksine