İçinde ahi olan 7 harfli 26 kelime var. İçerisinde AHİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ahi olan kelimeler listesine ya da Sonu ahi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A H İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AHİ
2 Harfli Kelimeler
AH, HA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- VALLAHİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
"Tanrı'yı tanık tutarım, Tanrı hakkı için" anlamında bir yemin sözü, billahi, tallahi
- "Vallahi, arkadaş bu resimleri senin yaptığına kimse inanmaz." (Peyami Safa)
-
[isim]
"Tanrı'yı tanık tutarım, Tanrı hakkı için" anlamında bir yemin sözü, billahi, tallahi
- ZAHİRDE
-
-
[zarf]
Görünüşte
- "Zahirde rezaletin devam etmesine mâni olmak istiyordu." (Mithat Cemal Kuntay)
-
[zarf]
Görünüşte
- VAHİLİK
- ...
- MUSAHİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sohbet, arkadaşlık eden kimse
-
Tatlı konuşmaları ile büyüklerin, özellikle padişahların güzel zaman geçirmelerini sağlamakla görevli kimselere verilen unvan
-
[isim]
Sohbet, arkadaşlık eden kimse
- MÜZAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Arkalayan, destekleyici, arka çıkan, yardımcı
-
[sıfat]
Arkalayan, destekleyici, arka çıkan, yardımcı
- ZEVAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyin dışarıdan görünüşü, dış yüz, görünüm
- "Öyle yapmakla beraber zevahiri kurtarıyor, konuşuyor, gülüşüyordum." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bir şeyin dışarıdan görünüşü, dış yüz, görünüm
- ŞAHİTLİ
-
-
[sıfat]
Şahidi olan
-
[sıfat]
Şahidi olan
- MAHİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Nitelik, vasıf, öz, asıl, esas, içyüz
-
[isim]
Nitelik, vasıf, öz, asıl, esas, içyüz
- ŞEVAHİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şahitler, tanıklar
-
[isim]
Şahitler, tanıklar
- TAHİNLİ
-
-
[sıfat]
İçinde tahin bulunan
-
[sıfat]
İçinde tahin bulunan
- BAHİSÇİ
-
-
[isim]
Müşterek bahisçi
-
[isim]
Müşterek bahisçi
- ZAHİREN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Görünüşte, görünüşe göre
- "Zahiren ufak, ehemmiyetsiz, değersiz bir sebepten dolayı iki sevgili arasında bir nazlaşma kavgası." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[zarf]
Görünüşte, görünüşe göre
- CAHİLCE
-
-
Cahile yakışır biçimde, cahilane
-
Cahile yakışır biçimde, cahilane
- MEFAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Övünülecek şeyler, övünceler
-
[isim]
Övünülecek şeyler, övünceler
- DAHİLEN
- ...
- MÜDAHİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Karışan
-
Davaya müdahale eden
- "Müdahil avukat."
-
[sıfat]
Karışan
- SAHİPLİ
-
-
[sıfat]
Kimsenin malı olan
-
Koruyucusu, gözeteni bulunan
-
[sıfat]
Kimsenin malı olan
- ŞAHİNCİ
-
-
[isim]
Padişahların av şahinlerini üretip besleyen kişi
-
[isim]
Padişahların av şahinlerini üretip besleyen kişi
- TALLAHİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vallahi
-
[isim]
Vallahi
- CEVAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Elmas, yakut vb. değerli taşlar, mücevher
- "Bunların bazısının cevahirle süslenmiş mineli kapakları bulunur." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Elmas, yakut vb. değerli taşlar, mücevher