İçinde y olan 5 harfli 665 kelime var. İçerisinde Y harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında y harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu y harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BOYLU
-
-
[sıfat]
Boyu olan
- "Hatırlayabildiğim kadar annem orta boylu idi." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Boyu benzerlerinden uzun olan
- "Sahneye birbirinden enli ve boylu dört taze birbiri ardınca girdi." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Boyu olan
- OYNAŞ
-
-
[isim]
Aralarında toplumca hoş karşılanmayan ilişkiler bulunan kadın veya erkekten her biri
- "Bu da öğretmen gibi; gözü işte, aklı oynaşta!" (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Aralarında toplumca hoş karşılanmayan ilişkiler bulunan kadın veya erkekten her biri
- YAŞÇA
- ...
- AYVAN
-
-
[isim]
Eyvan
-
[isim]
Eyvan
- GEYŞA
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Dansçı ve şarkıcı Japon kadını
-
Özel olarak konuk ağırlamak için yetiştirilmiş Japon kadını
-
[isim]
Dansçı ve şarkıcı Japon kadını
- SAYHA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bağrış, çığlık
-
[isim]
Bağrış, çığlık
- SUBAY
-
-
[isim]
Silahlı kuvvetlerde asteğmenden orgeneral veya oramirale kadar rütbedeki asker
- "Seni gelin edeceğiz, kılıçlı bir subayın koluna gireceksin." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Silahlı kuvvetlerde asteğmenden orgeneral veya oramirale kadar rütbedeki asker
- YAVAN
-
-
[sıfat]
Yağı az
- "Yavan yemek."
-
Katıksız
- "Birçok günler yavan ekmek bile bulamaz." (Falih Rıfkı Atay)
-
Hoşa gitmeyen, tatsız
- "Hayatları gerçekten yavan ve dayanılmaz bir sıkıntıyla sonuçlanır." (Halide Edip Adıvar)
-
Görgüsüz, bilgisiz
-
[sıfat]
Yağı az
- FİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Alım veya satımda bir şeyin para karşılığındaki değeri, eder, paha
- "Birkaç ev döşettiğim için mobilya fiyatlarından pek iyi anlarım." (Ömer Seyfettin)
- "Bu yazmaya ne fiyat biçersiniz?"
- "Ne fena fena bakar, ne de olmayacak bir fiyat verdiğim zaman homurdanır." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bir mal veya iş gücü için uygun görülen para karşılığı
-
Bir değer ile para birimi arasındaki ilişki
- "Fiyatlarda istikrar ve dış ödemelerde dengeyi sağlayıcı, yatırım ve istihdam geliştirici tedbirler öngörülür..." (Anayasa)
-
[isim]
Alım veya satımda bir şeyin para karşılığındaki değeri, eder, paha
- YIĞIN
-
-
[isim]
Bir şeyin yığılmasıyla oluşturulan küme, tepe
- "Pencereden süzülen ılık bahar güneşi masayı dolduran kâğıt yığınları üstünde ağır ağır ilerliyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Birçok kimsenin veya nesnenin bir araya gelmesiyle oluşan kalabalık, küme, kitle, kütle
-
[isim]
Bir şeyin yığılmasıyla oluşturulan küme, tepe
- ÜRYAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çıplak
-
[sıfat]
Çıplak
- YAZIR
- ...
- YETİK
-
-
[sıfat]
Yetişmiş, erişmiş, büyümüş
-
Bilgili, olgun
- "Açarım bu işi. Ben açamam da aklı yetik bir komşuya açtırırım." (Abbas Sayar )
-
[sıfat]
Yetişmiş, erişmiş, büyümüş
- YAHŞİ
-
-
[sıfat]
İyi, güzel, çok güzel
-
[sıfat]
İyi, güzel, çok güzel
- ÇAYIR
-
-
[isim]
Üzerinde gür ot biten düz ve nemli yer
- "Çocukların neşesi birdenbire sönmüş, çayıra bir eski mezarlık sükûtu çökmüştü." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Böyle yerde biten ot
-
[isim]
Üzerinde gür ot biten düz ve nemli yer
- GİYME
-
-
[isim]
Giymek işi
-
[isim]
Giymek işi
- YAZIŞ
-
-
[isim]
Yazma işi veya biçimi
-
Kaleme alma, yazıya dökme
-
[isim]
Yazma işi veya biçimi
- YAZMA
-
-
[isim]
Yazmak işi, tahrir
-
Basım tekniğinin gelişmediği dönemlerde elle yazılmış kitap
-
Kaba kulak hastalığı
-
[isim]
Yazmak işi, tahrir
- YENME
-
-
[isim]
Yenmek işi
-
[isim]
Yenmek işi
- YUNAK
-
-
[isim]
Hamam
-
[isim]
Hamam