İçinde on olan 7 harfli 190 kelime var. İçerisinde ON bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında on olan kelimeler listesine ya da Sonu on ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HELEZON
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kıvrımlı, yılankavi biçim, helis
- "Bir toz kasırgası yerden yelpaze biçimi havalandı, iç içe bir sürü helezonlar çizerek yükseldi." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[isim]
Kıvrımlı, yılankavi biçim, helis
- MONOTİP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Harfleri ayrı ayrı dizip döken dizgi makinesi
-
[isim]
Harfleri ayrı ayrı dizip döken dizgi makinesi
- DONATMA
-
-
[isim]
Donatmak işi, teçhiz
-
[isim]
Donatmak işi, teçhiz
- OPSİYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bankacılıkta borç senetlerinin, bankalara ödenmesi için vade tarihinden başlayarak tanınan iki gün
-
Vapur, uçak vb.nde önceden ödeme yapmadan belli bir tarih için yer ayırtma
-
Bir alışverişin karara bağlanması için genellikle satıcının alıcıya tanıdığı süre
-
[isim]
Bankacılıkta borç senetlerinin, bankalara ödenmesi için vade tarihinden başlayarak tanınan iki gün
- ALÜVYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Akarsuların taşıyıp yığdıkları balçık, kil vb. çok ince taneli şeylerin kum ve çakılla karışmasıyla oluşan yığın, lığ
-
[isim]
Akarsuların taşıyıp yığdıkları balçık, kil vb. çok ince taneli şeylerin kum ve çakılla karışmasıyla oluşan yığın, lığ
- EMİSYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sürüm
-
Çıkarma
-
[isim]
Sürüm
- LİMONLU
-
-
[sıfat]
İçine limon sıkılmış veya limon doğranmış
- "Limonlu çay."
-
[sıfat]
İçine limon sıkılmış veya limon doğranmış
- ONARTMA
-
-
[isim]
Onartmak işi veya durumu
-
[isim]
Onartmak işi veya durumu
- SENFONİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Orkestra için bestelenmiş, birkaç bölümden oluşan uzun müzik eseri
-
[isim]
Orkestra için bestelenmiş, birkaç bölümden oluşan uzun müzik eseri
- LİMONCU
-
-
[isim]
Limon yetiştiren veya satan kimse
-
[isim]
Limon yetiştiren veya satan kimse
- ONARMAK
-
-
[-i]
Bozulmuş, eskimiş olan bir şeyi düzeltip işler veya kullanılır duruma sokmak, işe yarar duruma getirmek, tamir etmek
- "Bozuk bir saati onardı."
-
Bir yapının, bir heykelin, bir resmin bozulmuş yerlerini yeniden yapmak, ilk duruma getirmek, restore etmek
-
İşlenen bir kusuru, yapılan bir yanlışlığı giderecek veya önleyecek davranışlarda bulunmak
-
[-i]
Bozulmuş, eskimiş olan bir şeyi düzeltip işler veya kullanılır duruma sokmak, işe yarar duruma getirmek, tamir etmek
- TROMBON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sürgü kolunun hareketiyle değişik yükseklikte seslerin elde edildiği nefesli çalgı
-
[isim]
Sürgü kolunun hareketiyle değişik yükseklikte seslerin elde edildiği nefesli çalgı
- ADİSYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hesap
-
[isim]
Hesap
- SONURTU
-
-
[isim]
Birbirine bağlı iki önermeden ikincisi
- "Duman çıkmıyorsa ateş vardır sözünde "ateş vardır" önermesi bir sonurtudur."
-
[isim]
Birbirine bağlı iki önermeden ikincisi
- KONAKÇI
-
-
[isim]
Toplu olarak yapılan yolculukta konak yeri sağlamakla görevli kimse
-
Sefere çıkan askerlerin önünden gidip konak yeri sağlamakla görevli subay
-
Asalağın erginini veya gelişim evrelerinden herhangi birini taşıyan canlı, konak
-
[isim]
Toplu olarak yapılan yolculukta konak yeri sağlamakla görevli kimse
- KORONER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Kalbi taç şeklinde kuşatıp besleyen (damarlar)
-
[sıfat]
Kalbi taç şeklinde kuşatıp besleyen (damarlar)
- PLONJON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dalış
- "Plonjon yapar, gol kurtarır, bu arada yaralanır, baygınlık geçirir." (Haldun Taner)
-
[isim]
Dalış
- YONTMAK
-
-
[-i]
Bir şeye istenilen biçimi vermek için dış bölümünü keskin bir araçla biçmek, kesmek
- "Boş zamanlarında tahta kaşık, kepçe yontar, geçimini bunları satarak sağlardı." (Nezihe Araz)
-
Bir kimsenin azar azar parasını çekmek, birinden para sızdırmak
- "Hacı beyi yontacak, ondan bir hayli fazla para sızdıracaktı." (Ercüment Ekrem Talu)
-
Bir şeyi kendi görüşüne göre değerlendirmek
-
[-i]
Bir şeye istenilen biçimi vermek için dış bölümünü keskin bir araçla biçmek, kesmek
- HONİARA
- ...
- KONTROL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Denetleme
-
Bir şeyin gerçeğe ve aslına uygunluğuna bakma
- "Duygululuk olsa olsa akılla bağdaştığı, aklın kontrolünde kaldığı ölçüde bir değer taşır." (Necati Cumalı)
-
Yoklama, arama
- "Gümrük kontrolü."
-
Denetçi, kontrolör
-
[isim]
Denetleme