İçinde kil olan 10 harfli 38 kelime var. İçerisinde KİL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kil olan kelimeler listesine ya da Sonu kil ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
K L İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
İLK, KİL
2 Harfli Kelimeler
İL, Kİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KİLİTLENİŞ
- ...
- ŞEKİLLENME
-
-
[isim]
Şekillenmek işi, biçimlenme
-
[isim]
Şekillenmek işi, biçimlenme
- GECİKİLMEK
-
-
[nsz]
Gecikme işi yapılmak
-
[nsz]
Gecikme işi yapılmak
- ÖTEKİLEŞME
- ...
- ŞEKİLLEŞME
-
-
[isim]
Şekilleşmek işi
-
[isim]
Şekilleşmek işi
- KİLİTLENME
-
-
[isim]
Kilitlenmek işi
-
[isim]
Kilitlenmek işi
- TEŞKİLATLI
-
-
[sıfat]
Teşkilatlanmış olan
-
[sıfat]
Teşkilatlanmış olan
- ŞEKİLSİZCE
- ...
- TEPKİLİLİK
- ...
- ŞEKİLLİLİK
- ...
- HERZEVEKİL
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Kendisini ilgilendirmeyen işlere karışan (kimse)
-
Saçma sapan, gereksiz konuşan (kimse)
-
[sıfat]
Kendisini ilgilendirmeyen işlere karışan (kimse)
- MÜSTAKİLEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Bağımsız olarak
-
[zarf]
Bağımsız olarak
- KİLERCİLİK
- ...
- MÜTEVEKKİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Her işini Tanrı'ya veya oluruna bırakmış, kadere boyun eğmiş
- "Komşularının bu mütevekkil hâline pek şaştı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Her işini Tanrı'ya veya oluruna bırakmış, kadere boyun eğmiş
- KİLİTLEMEK
-
-
[-i]
Anahtarla kilidi kapamak
- "Annesi bu olaydan sonra iki gün kapıyı kilitlemiş, korku içinde yaşamıştı." (Halide Edip Adıvar)
-
Bir nesne veya bir kimseyi kilitli bir yere kapamak
- "Bütün giyeceklerini dolaba kilitlemişler. Çocuğu bodruma kilitlemiş."
-
Karşılıklı çıkıntı ve girintileri olan şeyleri birbirine geçirmek, kenetlemek
- "Sırtüstü kerevete uzanarak iki elimin parmaklarını ensemde kilitledim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Sıkıca tutmak
- "Zehra parmaklarıyla kadehini kilitledi." (Atilla İlhan)
-
[-i]
Anahtarla kilidi kapamak
- ETKİLEŞMEK
-
-
[nsz]
Karşılıklı olarak birbirini etkilemek
-
[nsz]
Karşılıklı olarak birbirini etkilemek
- İŞKİLLENME
-
-
[isim]
İşkilli duruma gelme, pirelenme
-
[isim]
İşkilli duruma gelme, pirelenme
- KIRKİKİLİK
-
-
[isim]
Bir tabanca türü
-
[isim]
Bir tabanca türü
- ETKİLEYİCİ
-
-
[sıfat]
Etkileyebilecek özellikte olan, karizmatik
- "Etkileyici bir konuşma."
-
[sıfat]
Etkileyebilecek özellikte olan, karizmatik
- ETKİLENMEK
-
-
[nsz]
Etkiye uğramak, müteessir olmak
- "Bu büyük adamın olağanüstü tevazusu karşısında haklı olarak etkilenmişti." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Etkiye uğramak, müteessir olmak