İçinde dar olan 9 harfli 36 kelime var. İçerisinde DAR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında dar olan kelimeler listesine ya da Sonu dar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A D R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
DAR
2 Harfli Kelimeler
AD, AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- NAMDARLIK
- ...
- ÇAVDARSIZ
-
-
[sıfat]
Çavdar katışmamış olan
-
[sıfat]
Çavdar katışmamış olan
- TEDARİKÇİ
-
-
[isim]
Gerekli malzemeyi sağlayan kimse
-
[isim]
Gerekli malzemeyi sağlayan kimse
- MADARALIK
- ...
- DARILMACA
-
-
[isim]
"Sakın darılma" anlamında kullanılan darılmaca yok veya darılmaca gücenmece yok deyimlerinde geçen bir söz
-
[isim]
"Sakın darılma" anlamında kullanılan darılmaca yok veya darılmaca gücenmece yok deyimlerinde geçen bir söz
- DARGINLIK
-
-
[isim]
Dargın olma durumu
- "Bu dargınlığa onun da canı sıkıldı." (Mithat Cemal Kuntay)
-
[isim]
Dargın olma durumu
- DARILTMAK
-
-
[-i]
Darılmasına sebep olmak
-
[-i]
Darılmasına sebep olmak
- METHALDAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir işe karışmış olan, bir işte parmağı olan
-
[sıfat]
Bir işe karışmış olan, bir işte parmağı olan
- CAZİBEDAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çekiciliği olma, alımlı
- "Epeyce bozulmuş olmakla beraber o sevimli çirkinliği hâlâ cazibedardı." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[sıfat]
Çekiciliği olma, alımlı
- DARALTICI
-
-
[isim]
Boruların çaplarını daraltmakta kullanılan bağlantı parçası
-
[isim]
Boruların çaplarını daraltmakta kullanılan bağlantı parçası
- TEDARİKLİ
-
-
[sıfat]
Hazırlıklı
- "Sporcular ne tedarikli ne çevik çocuklar..." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[zarf]
Her şeyi önceden sağlamış olarak, hazırlıklı bir biçimde
-
[sıfat]
Hazırlıklı
- DARALTMAK
-
-
[-i]
Dar duruma getirmek
- "Hoyrat bir rüzgâr bütün gün tozu dumanına katmış, solukları kesmiş, göğüsleri daraltmıştı." (Tarık Buğra)
-
Sayıca azaltmak
- "Aslında geniş olan kadroyu ne akla hizmet edip de bu derece daralttığına bir türlü akıl erdirememişti." (Haldun Taner)
-
[-i]
Dar duruma getirmek
- DARIDÜNYA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dünya, yeryüzü
- "Bu darıdünyada bana ondan başka halis dost kalmadı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Dünya, yeryüzü
- İDAREHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gazete, dergi vb. yayım kurumlarında yazı işlerine bakılan yer, yönetim yeri
-
Bir işi veya kuruluşu yönetenlerin bulundukları yer, büro
-
[isim]
Gazete, dergi vb. yayım kurumlarında yazı işlerine bakılan yer, yönetim yeri
- DARILIŞMA
- ...
- DARBELEME
-
-
[isim]
Darbelemek işi
-
[isim]
Darbelemek işi
- KADARINCA
- ...
- DARLANMAK
- ...
- GADDARLIK
-
-
[isim]
Gaddar olma durumu, kıyıcılık
- "Bütün gaddarlığı yanında, çocuk kalmış bir tarafı da vardı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Gaddar olma durumu, kıyıcılık
- MAHSULDAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Verimli
- "İstediğiniz kadar cennet köyler, sevişen insanlar, mahsuldar topraklar tahayyül edebiliriz." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Verimli