İçinde cık olan 10 harfli 25 kelime var. İçerisinde CIK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında cık olan kelimeler listesine ya da Sonu cık ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DAPDARACIK

  1. [sıfat] Çok dar
    • "Karanlık ve kaldırımları bozuk bu dapdaracık sokağa saptılar." (Ercüment Ekrem Talu)

KABARCIKLI

  1. [sıfat] Kabarcıklı olan
    • "Üstü ayran kabarcıklı tereyağını sıcak tandır ekmeğine sürer, yerdi." (Yahya Kemal)

ACIKTIRMAK

  1. [-i] Açlık duymasına sebep olmak
    • "Bu hava, bu su insanı çabuk acıktırır."
  2. Aç bırakmak, yeterince doyurmamak

ACIKABİLME

  1. [isim] Acıkabilmek işi veya durumu

DASDARACIK

  1. [sıfat] Çok dar
    • "Dasdaracık bir pantolon altından koca ayaklar çıkıyor." (Peyami Safa)

YAVAŞÇACIK

  1. [zarf] Çok yavaş, usulcacık

YUMURTACIK

  1. [isim] Canlılarda dişinin, döllenip oğulcuk durumuna gelmesi için çıkardığı üreme hücresi
  2. Kapalı tohumlularda, döllenmeden sonra değişikliğe uğrayarak tohumu oluşturan bölüm

YAPMACIKLI

  1. [sıfat] İçtenliği olmayan, içten olmayan
    • "Öyle ince yapmacıklı aktris tavırlı, sahte bir kız değildi." (Ömer Seyfettin)

KURBAĞACIK

  1. [isim] Kurbağa yavrusu, küçük kurbağa
  2. Küçük İngiliz anahtarı
  3. Ayarlanabilir somun anahtarı
  4. Pencere çerçevesi gibi yukarıya sürülen şeylerin alt kenarlarına yerleştirilen tutacak
  5. Ağız tabanında çıkan bir çeşit küçük ur

GICIKLANMA

  1. [isim] Gıcıklanmak işi

KANALCIKLI

  1. [sıfat] Kanalcığı olan
    • "Önde hava kanalcıklı disk ile arkada da kampana kullanılmış."

KOLAYCACIK

  1. [sıfat] Çok kolay
  2. [zarf] (kola'ycacık) Çok kolay bir biçimde
    • "Kapının sarı tokmağını avuçlayıp çeviriyor, kolaycacık açılıyor kapı." (Zeyyat Selimoğlu)

MINCIKLAMA

  1. [isim] Mıncıklamak işi

TANITIMCIK
...
GICIKLAMAK

  1. [-i] Gıcık oluşturmak, kaşındırmak
  2. Kuşkulandırmak
  3. Cinsel istek uyandırmak
    • "Git de gözü onda gör, adamın yüreğini gıcıklıyor." (Refik Halit Karay)

ACIKIVERME

  1. [isim] Acıkıvermek işi veya durumu

VICIKLAMAK

  1. [-i] Sulu veya yumuşak şeyleri avuç içinde ezmek, vıcık duruma getirmek

YUVARLACIK

  1. [sıfat] Küçük ve yuvarlak
    • "Nil yuvarlacık kalçalarına, seyredenlerle alay eden bir eda vermeyi bilmişti." (Refik Halit Karay)

ŞAKACIKTAN

  1. [zarf] Şaka yapar görünerek
    • "Başımı da şöyle yastığa doğru şakacıktan eğdim." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Farkında olmadan
    • "Şakacıktan epey iş görmüşüz."

SICACIKLIK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü