İçinde a olan 5 harfli 2944 kelime var. İçerisinde A harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında a harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu a harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ACİBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Görülmemiş, alışılmamış, şaşılacak veya yadırganacak şey

ÇAVMA

  1. [isim] Çavmak işi

FERAH

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Bol, geniş
    • "Ferah bir ev."
  2. Havadar, aydınlık, iç açıcı (yer)
    • "Bu kahvenin ferah ve sevimli bir taraçası vardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

HAKÇA

  1. [zarf] Adalete uygun bir biçimde, doğrulukla, adilane

HAKEM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tarafların aralarındaki anlaşmazlığı çözmek için yetkili olarak seçtikleri ve üzerinde anlaştıkları kişi
  2. Belirli bir konudan iyi anlayan kimse
  3. Seçme ve karar verme yetkisi bulunan kimse
  4. Karşılaşmaları, yarışmaları kurallara uygun ve yansız olarak yöneten kimse
    • "Hakem, üçüncü defa tekrar ederse güreşe son vereceğini ilan etti." (Halide Edip Adıvar)

İFHAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bildirme, anlatma

İMBAT

  1. [isim] Yazın, gündüz denizden karaya doğru esen mevsim rüzgârı, deniz yeli

KURNA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hamam ve banyolarda musluk altında bulunan, içinde su biriktirilen, yuvarlak, mermer, taş veya plastik tekne
    • "Yıkanmak için aralık yerdeki kurnaya müracaat..." (Sait Faik Abasıyanık)

SADET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Konuşulan asıl konu, asıl madde
    • "Ne ise bunlar hep dedikodu. Sadede gelelim." (Halide Edip Adıvar)

SARMA

  1. [isim] Sarmak işi
  2. Saran, içine alan şey, zarf
  3. Çevirme
  4. Lahana, pazı ve üzüm yaprağının hazırlanan içle sarılmasıyla yapılan etli veya zeytinyağlı yemek
  5. Bir ayakta alınan paralel veya dik olarak dikmelerin üzerine yerleştirilen direk
  6. [sıfat] Sarılarak yapılan
    • "Sarma yay."

YAVSI

  1. [isim] Bir tür kene

ALAİM
...
AYGIT

  1. [isim] Birçok parçadan yapılmış alet, cihaz
    • "Telefon bir konuşma aygıtıdır."
  2. Vücutta belirli bir görevi yerine getiren organ grubu
    • "Sindirim aygıtı. Solunum aygıtı."
  3. Birkaç aletin uygun biçimde eklenmesinden oluşturulan ve bazı belli deneylerin yapılmasına yarayan takım

DUŞAK

  1. [isim] Hayvanın iki ayağını iple bağlayarak yapılan köstek

ELVAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Renkler
  2. [sıfat] Türlü renklerde olan
    • "Çok aradım bulamadım dengimi / Elvan çiçeklerden aldım rengimi." (Halk türküsü)

MAGRİ

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Yılan balığıgillerden, Avrupa kıyılarında yaşayan, eti lezzetli büyük bir balık (Conger conger)

PAÇAL

  1. [isim] Ekmek yapmak için çeşitli tahılların yasaya göre belirlenen gerekli karışım oranı
  2. Çeşitli şeylerin karışımı

PALAZ

  1. [isim] Kaz, ördek, güvercin vb. bazı kuş yavrularının civcivlikten sonraki durumu

PAYLI

  1. [sıfat] Hisseli, hissedarları olan

RAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İnsanda üzüntü, sıkıntı, tedirginlik olmama durumu, huzur
    • "Eniştem de üşengen bir adamdır, rahatı kaçar diye üstüne düşmedi." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Beni son nefesimde rahat bırakmayan herif, bana o vakitler akla gelmez cefalar çektirmişti." (Ömer Seyfettin)
    • "Benim ve kardeşimin mektep veya sokak dönüşü kirliliklerimiz yüzünden içlenirdi, bizi yıkayıp temizleyinceye kadar rahat etmezdi." (Yahya Kemal Beyatlı)
    • "Derler ki bugünden itibaren Zeliha'nın kalbi rahat yüzü görmedi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. [sıfat] Üzüntü, sıkıntı ve tedirginliği olmayan
    • "Ben o kadar rahatım, öyle okşayıcı, huzur ve mutluluk verici tatlı rüzgâr karşısındayım ki..." (Refik Halit Karay)
  3. [sıfat] Sıkıntı veya yorgunluk, tedirginlik vermeyen
    • "Ben sana güzel ve rahat bir oda hazırlattım." (Peyami Safa)
  4. [sıfat] Aldırmaz, gamsız
    • "Rahat adam."
  5. [zarf] Kolay bir biçimde, kolaylıkla
    • "İstersen beraber gidelim. Haydi al torbanı. Bir saatte rahat varırız." (Memduh Şevket Esendal)
  6. [ünlem] "Hazır ol" durumunda bulunanlara, oldukları yerde serbest bir durum almaları için verilen komut

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü