İçinde olan 6 harfli 96 kelime var. İçerisinde AĞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ağ olan kelimeler listesine ya da Sonu ağ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SAĞMAK

  1. [-i] Memeyi parmaklar arasında sıkarak sütünü akıtmak
    • "Gözümüzün önünde keçilerden sağdıkları köpüklü sütlerimizi yarıda bırakıp kalktık." (Aka Gündüz)
  2. Kovandaki balı peteklerden almak
  3. Yumak durumundaki bir şeyi çözüp açmak
    • "İpek kozalarını sağmak."
  4. Aldatarak parasını çekmek

AĞDALI

  1. [sıfat] Ağdalanmış
  2. Bilinmeyen kelimelerden, anlaşılması güç sözlerden oluşan (deyiş)
  3. Karmaşık
    • "Tam bir düşünce denemezdi buna. Sakız gibi uzayan, ağdalı bir düş gibiydi bunlar." (Oktay Rifat)

SAĞLIK

  1. [isim] Vücudun hasta olmaması durumu, vücut esenliği, esenlik, sıhhat, afiyet
    • "Sağlığa zarar veren şeylerden kaçınmalı."
    • "Sürahi kırıldı diye üzülme, sağlık olsun!"
  2. Sağ, canlı, diri olma durumu
    • "Aradan dört beş yıl geçince bir yerden de haber gelmeyince sağlığından umutlarını kesmişler." (Memduh Şevket Esendal)

YAĞSIZ

  1. [sıfat] Yağı olmayan
  2. Yağı az
  3. İçine yağ konulmamış, yağ ile yapılmamış
  4. İnce, zayıf

BAĞDAŞ

  1. [isim] Sağ ayağı sol uyluğun, sol ayağı sağ uyluğun altına alarak oturma biçimi
    • "Bir tanesi karşılarında bağdaş kurmuş, oturmuş." (Peyami Safa)

AĞIZLI

  1. [sıfat] Ağzı herhangi bir biçimde olan
    • "Dar ağızlı vazo."

İÇYAĞI

  1. [isim] Geviş getiren hayvanların karın boşluğunda iç organlarını saran kalın yağ, şahım
    • "Ve siner tavanlara bir içyağı kokusu." (Behçet Necatigil)

AĞLAMA

  1. [isim] Ağlamak işi

TUMAĞI

  1. [isim] İngin, nezle, dumağı, nevazil

AĞARIŞ
...
YAĞMAK

  1. [nsz] Yağmur, kar, dolu gökten düşmek
    • "Her zaman yılbaşı gecesi kar yağardı." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Toz, mermi vb. yüksekten çokça düşmek
    • "Üstümüze kurşun yağıyordu."
  3. Üst üste ve çok gelmek
    • "Sende bu istidat varken, pencerelerden başına çil kuruş yağar, biz de ekmek parası ediniriz." (Halide Edip Adıvar)

KAŞAĞI

  1. [isim] Hayvanları tımar etmek için kullanılan, sacdan, dişli araç
  2. Sırtı kaşımak için kullanılan uzun saplı, ucu kaşık veya el biçiminde, tırnaklı araç

FAĞFUR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Çin imparatorlarına verilen unvan
  2. Çin'de yapılmış kâse, tabak, vazo vb. porselen eşya

AĞALIK

  1. [isim] Ağa olma durumu
  2. Cömertlik
    • "Ağalığını ve eşraflığını hiç unutmamıştı." (Falih Rıfkı Atay)

AKAĞAÇ

  1. [isim] Gürgengillerin kerestesinden yararlanılan beyaz kabuklu bir türü (Zelkova carpinifolia)

MAĞAZA

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Büyük dükkân
    • "Mahmutpaşa'da bir manifatura mağazası işletiyor ve ayrıca iyi iş yapan bir düğme fabrikasının da yarı yarıya sahibi bulunuyordu." (Haldun Taner)
  2. Eşya ve azık deposu

DAĞLIÇ

  1. [isim] Kıvırcık koç ile Karaman koyununun birleşmesinden doğan melez koyun

SAĞLAK
...
TAĞŞİŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir şeyin içine başka bir madde karıştırma, katıştırma

CAĞLIK

  1. [isim] Dokumacılıkta, çözgü makinesinde çözgü ipliği bobinlerinin desen ve renk sırasına göre yerleştirildiği sehpa

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü