İçinde i olan 3 harfli 119 kelime var. İçerisinde İ harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında i harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu i harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İNİ
-
-
[isim]
Kayınbirader
-
[isim]
Kayınbirader
- UDİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ut çalan çalgıcı, utçu
-
[isim]
Ut çalan çalgıcı, utçu
- ÇİM
-
-
[isim]
Buğdaygillerden, bahçelerin, yol kenarlarının ve parkların yeşillendirilmesinde yararlanılan çok yıllık bitki (Lolium)
-
Yeşilliği bol olan yer
-
[isim]
Buğdaygillerden, bahçelerin, yol kenarlarının ve parkların yeşillendirilmesinde yararlanılan çok yıllık bitki (Lolium)
- ATİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gelecek
- "Ne harabiyim ne harabatiyim / Kökü mazide olan atiyim." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Gelecek
- HİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Duygu
- "Birisi duygularına, hislerine kulak verir, öteki hile ve desise seslerine ..." (Burhan Felek)
- "Ona mantık ve kıyaslarını yaparken, hissine ve taassubuna kapılmamasını tavsiye edecektim." (Ömer Seyfettin)
- "Türkçe konuştuğu için bana kendi yakınlarımızdan biri hissini veren yaşlı bir garson hemen yanımıza geldi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Duyu
-
Sezgi, sezme
-
[isim]
Duygu
- İDE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Düşünce
-
[isim]
Düşünce
- AHİ
-
-
[sıfat]
Cömert
-
[sıfat]
Cömert
- KİŞ
- ...
- GİZ
-
-
[isim]
Sır
- "O gün çözer gibi olmuştu Kütahya çinilerindeki dipdiri renklerin gizini." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Sır
- ÇİĞ
-
-
[sıfat]
Pişmemiş veya az pişmiş
- "Onların da belki merhume ve öksüzler hakkında söylenilecek bir fikirleri olurdu. Fakat şimdilik ne deseler çiğ düşecekti." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Onun o sözü pek çiğ kaçtı."
-
Gözü rahatsız eden, göze batan (renk, ışık)
- "Koca Mustafapaşa'daki berber Selim'in aynası karşısında çiğ renkleri buna benzeyen çok süslü bir resim asılıydı." (Refik Halit Karay)
-
Yersiz ve yakışıksız
- "Bu, benim gibi yaşını başını almış bir adam tarafından pek çiğ bir hareket olurdu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Yaşının gerektirdiği görgüye ve olgunluğa erişmiş olmayan (kimse)
- "Fakat Cemal Paşa, çiğ bir politikacı değildi." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Pişmemiş veya az pişmiş
- İFA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir işi yapma, yerine getirme
- "Hürmetlerimi kendim ifa eder, mektup yazarım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Ödeme
-
[isim]
Bir işi yapma, yerine getirme
- ŞİŞ
-
-
[isim]
Şişmiş olan yer, şişlik
-
[sıfat]
Şişmiş, şişkin, kabarık
- "Emine Hanım'ın şiş gözleri daha sakindi." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Şişmiş olan yer, şişlik
- SİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tarih öncesinden günümüze kadar değişik çağların ve uygarlıkların kültür değerlerini temsil eden eser veya kalıntı
-
[isim]
Tarih öncesinden günümüze kadar değişik çağların ve uygarlıkların kültür değerlerini temsil eden eser veya kalıntı
- YİV
-
-
[isim]
Bir yüzeyin üzerinde çizgi biçiminde olan, sarmal girinti veya çıkıntı
-
Bir dişli çarkta veya bir vidada iki diş arasında kalan çukur bölüm
-
Bir sütun gövdesinin veya bir vazo karnının çevresine eşit aralıklarla paralel veya sarmal olarak uzunlamasına açılan oyuk
-
Ek çizgisi
- "Kafatasının yivleri."
-
Saçta ayırma yeri
-
[isim]
Bir yüzeyin üzerinde çizgi biçiminde olan, sarmal girinti veya çıkıntı
- LİG
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Küme
-
[isim]
Küme
- BİT
-
-
[isim]
Yarım kanatlılar alt takımına giren, insan ve memeli hayvanların vücudunda asalak olarak yaşayan böcek, kehle (Pediculus)
- "Baş biti. Vücut biti. Tavuk biti. Ağaç biti. Çiçek biti."
- "Fakat geçim durumunu az çok düzene sokmuş ve biti kanlanmışlar için rütbe ve şeref, paranın da üstündedir." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Yarım kanatlılar alt takımına giren, insan ve memeli hayvanların vücudunda asalak olarak yaşayan böcek, kehle (Pediculus)
- DİZ
-
-
[isim]
Kaval, baldır ve uyluk kemiğinin birleştiği yer
- "Köşeye yaslanmış, bir dizini altına almış, öteki dizini dikmiş, kolunu da uzatmış, anlatıyordu." (Memduh Şevket Esendal)
- "Beni dinleyin deyip hemen önümüze diz çöktü." (Sermet Muhtar Alus)
- "Beş yüz sene evvel bahadır babalarımızın sizi dize getirerek zapt ettiği yerleri alamayacaksınız." (Ömer Seyfettin)
- "Bir nişanlısı var ki hiçbir iş görmez, evden dışarı çıkmaz, kızın dizi dibinden ayrılmaz." (Memduh Şevket Esendal)
-
Oturulduğunda uyluğun üst yanı
-
[isim]
Kaval, baldır ve uyluk kemiğinin birleştiği yer
- ARİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çıplak
-
Özgür, hür
- "Bu görüş her türlü edebî şişirmelerden ari bir görüştür." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Çıplak
- NİM
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Yarı
- "Nim resmî."
-
[sıfat]
Yarı
- İSE
- ...