Sonunda his olan 7 kelime var. HİS ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde his olan kelimeler listesine ya da başında his olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
MEVZUBAHİS
GALATIHİS
TELHİS, TERHİS, TEŞHİS
BAHİS
HİS
H S İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
HİS, SİH
2 Harfli Kelimeler
İS, Sİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MEVZUBAHİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Söz konusu
- "O hâlde burada yine kanmak ve kandırmak mevzubahistir." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Adından söz edilen
-
[sıfat]
Söz konusu
- GALATIHİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yanılsama
-
[isim]
Yanılsama
- TELHİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Özet, özetleme, kısaltma
-
Sadrazamın bir sorunu kendi düşünceleriyle birlikte özet olarak yazıp padişaha sunduğu kâğıt
-
[isim]
Özet, özetleme, kısaltma
- TEŞHİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kim ve ne olduğunu anlama, tanıma, seçme
- "Acaba kendiniz hakkında siz ne teşhis koymuş ve son olarak ne hüküm vermiştiniz?" (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Kişileştirme
-
Tanı
- "Önceden koyduğu nice teşhislerin doğruluğu sonradan kaç defa sabit olmuş." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Kim ve ne olduğunu anlama, tanıma, seçme
- TERHİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Askerlik ödevini bitirenleri ordudan bırakma
- "Polis görevlisi ile askerden yeni terhis edilmiş marangoz, peronda bir aşağı bir yukarı gidip geliyorlardı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Askerlik ödevini bitirenleri ordudan bırakma
- BAHİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üzerinde konuşulan şey, konu
- "Bu bahisleri bırakalım artık." (Peyami Safa)
- "Senden bahis açılmadıkça susmak isterim." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Bu marifetimi bilmeyenlerle bahse girip sırtımdan para kazanan açıkgözler bile oldu." (Haldun Taner)
- "İki de bir, bahsi tazeleyip bir yandan da etrafı araştırıyordu." (Ercüment Ekrem Talu)
-
Görüşünde veya iddiasında haklı çıkacak tarafa bir şey verilmesini kabul eden sözlü anlaşma
- "Ahmet ile demin bahsiniz geçti, muhakkak bekleriz." (Refik Halit Karay)
-
Bir kitabın bölümlerinden her biri
- "Birinci bahis. Beşinci bahis."
-
[isim]
Üzerinde konuşulan şey, konu
- HİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Duygu
- "Birisi duygularına, hislerine kulak verir, öteki hile ve desise seslerine ..." (Burhan Felek)
- "Ona mantık ve kıyaslarını yaparken, hissine ve taassubuna kapılmamasını tavsiye edecektim." (Ömer Seyfettin)
- "Türkçe konuştuğu için bana kendi yakınlarımızdan biri hissini veren yaşlı bir garson hemen yanımıza geldi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Duyu
-
Sezgi, sezme
-
[isim]
Duygu