Başında geniş olan 17 kelime var. Geniş ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde geniş olan kelimeler listesine ya da sonu geniş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında geniş bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler

15 Harfli Kelimeler

GENİŞLETEBİLMEK, GENİŞLEYEBİLMEK

14 Harfli Kelimeler

GENİŞLETEBİLME, GENİŞLETTİRMEK, GENİŞLEYEBİLME

13 Harfli Kelimeler

GENİŞLETİLMEK, GENİŞLETTİRME

12 Harfli Kelimeler

GENİŞLETİLME

11 Harfli Kelimeler

GENİŞLETMEK

10 Harfli Kelimeler

GENİŞLEMEK, GENİŞLETİŞ, GENİŞLETME, GENİŞLEYİŞ

9 Harfli Kelimeler

GENİŞLEME

8 Harfli Kelimeler

GENİŞLİK

7 Harfli Kelimeler

GENİŞÇE

5 Harfli Kelimeler

GENİŞ


Kelime bulma makinesi

E G N İ Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

5 Harfli Kelimeler

GENİŞ

4 Harfli Kelimeler

GİNE, GİŞE, ŞENİ

3 Harfli Kelimeler

GEN, NİŞ, ŞEN

2 Harfli Kelimeler

EN, EŞ, GE, İN, İŞ, NE, ŞE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GENİŞLEYEBİLMEK
...
GENİŞLETEBİLMEK
...
GENİŞLETEBİLME
...
GENİŞLETTİRMEK
...
GENİŞLEYEBİLME
...
GENİŞLETTİRME
...
GENİŞLETİLMEK

  1. [nsz] Genişletme işi yapılmak

GENİŞLETİLME

  1. [isim] Genişletilmek işi

GENİŞLETMEK

  1. [-i] Geniş duruma getirmek
    • "Türkler fetihten sonra İstanbul'u, eskisine nispetle çok genişlettiler." (Yahya Kemal Beyatlı)

GENİŞLETME

  1. [isim] Genişletmek işi
  2. Bir konuyu, ayrıntılarını katarak geliştirme

GENİŞLEYİŞ
...
GENİŞLETİŞ
...
GENİŞLEMEK

  1. [nsz] Geniş duruma gelmek, büyümek
  2. Bollaşmak
  3. Rahat bir duruma gelmek, açılmak, ferahlamak
    • "Ahali dar parmaklıklardan kurtulur kurtulmaz, yelpaze gibi açılıp genişleyerek dağılıyorlardı." (Peyami Safa)
  4. Yaygın duruma gelmek
    • "Ünü, ölümünden sonra daha da genişlemişti."

GENİŞLEME

  1. [isim] Genişlemek işi

GENİŞLİK

  1. [isim] Geniş olma durumu
    • "Omuzları ile kalçaları aynı genişlikte." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. En, boy karşıtı

GENİŞÇE

  1. [sıfat] Biraz geniş
    • "Babam bu güvercinlere, gaz sandıklarından genişçe bir yuva yaptı." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Buluştuk, görüştük, daha da genişçe konuşmak için beni evine, akşam yemeğine götürdü." (Memduh Şevket Esendal)

GENİŞ

  1. [sıfat] Eni çok olan, enli, vâsi
    • "Geniş, bomboş bir taşlığın serin, rutubetli küf kokusu duyuldu." (Peyami Safa)
    • "Bu vahim skandalı, bu mahdut dışarlık çocuğu niçin bu kadar geniş karşılıyordu?" (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Alanı büyük olan, makro, dar karşıtı
    • "Bu ağaç, bir geniş bostan duvarının dış tarafında idi." (Osman Cemal Kaygılı)
  3. Bol (elbise)
  4. Kapsamı büyük, dar sınırlar içinde kalmayan, yaygın, makro
    • "Geniş anlamlı."
  5. Kolay kolay tasalanmayan, hoşgörülü, rahat
    • "Besbelli geniş, olabildiğince umursamaz görünmek istiyordu." (Atilla İlhan)
  6. Çok
    • "Geniş iş alanları sağlandı."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü