Başında fe olan 9 harfli 35 kelime var. Fe ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde fe olan kelimeler listesine ya da sonu fe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında fe bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

FELÇLİLİK
...
FEVKALADE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Alışılmış olandan ayrı, olağanüstü, beklenmedik, görülmedik, işitilmedik
    • "Çok güzel bir kadın, kumral, orta boylu ama çok mütenasip, fevkalade endamlı." (Refik Halit Karay)
  2. Aşırı, çok fazla
    • "Eski kâtibe, şimdi fevkalade şık giyiniyormuş." (Haldun Taner)
  3. [ünlem] "Çok iyi, çok üstün, çok güzel" anlamlarında beğeni ifade eden bir söz
    • "Yemek nasıldı?- Fevkalade!"

FERSİZLİK

  1. [isim] Fersiz olma durumu
    • "Bakışlarında zerre kadar dalgınlık, fersizlik göremiyorum." (Refik Halit Karay)

FEDAKARCA
...
FELEKİYAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gök bilimi

FELAKETLİ

  1. [sıfat] Felaket getiren
    • "İki felaketli muharebe arasındaki..." (Ahmet Hamdi Tanpınar)

FERMENELİ

  1. [sıfat] Fermenesi olan
    • "Bu şehrin gençleri de çakşırlı, fermeneli; bıçak ve tüfek oyunu oynar, türkü söyler." (Yahya Kemal Beyatlı)

FERAHNÜMA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Klasik Türk müziğinde bir makam

FERSAHLIK

  1. Arası herhangi bir fersah olan
    • "30 fersahlık yol."

FEODALLİK

  1. [isim] Derebeylik, derebeyi olma durumu
    • "Osmanlı hâkimiyeti Sırp feodalliğine nihayet verdiği için halk yığınları memnundu." (Falih Rıfkı Atay)

FELSEFECİ

  1. [isim] Felsefe incelemeleri yapan kimse
  2. Felsefe öğretmeni

FENOMENAL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Olguya ilişkin
    • "Her şair için doğal olan bir duyguluğun çok ötesinde, fenomenal denebilecek bir iç sezisi vardı." (Haldun Taner)

FENALAŞMA

  1. [isim] Fenalaşmak işi
    • "Mebrure, Hatice'nin böyle birdenbire fenalaşmasından ürkerek ayağa kalktı." (Peyami Safa)

FENOLOJİK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Belirti bilimi ile ilgili

FERAGATLİ

  1. [sıfat] Vazgeçebilen, özveride bulunabilen, özveri gösterebilen

FERACESİZ

  1. [sıfat] Ferace giymemiş olan

FEDERATİF

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Federalizme bağlı veya uygun olan

FESHETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-i] Verilmiş bir yargıyı kaldırmak, bozmak
  2. Kapatmak, dağıtmak

FEYZALMAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-den] Etkilenmek, olgunlaşmak, ders almak
    • "Umarız ki güzel yazılarınıza burada da devam edeceksiniz. Biz onlardan çok feyzaldık." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

FEHAMETLİ

  1. [sıfat] Büyüklük, ululuk gösteren (kimse)
  2. [isim] Osmanlı İmparatorluğu zamanında sadrazamlara, Mısır hıdivi ve yabancı prenslere, eyalet beylerine verilen unvan

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü