Başında fe olan 7 harfli 35 kelime var. Fe ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde fe olan kelimeler listesine ya da sonu fe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında fe bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

FEYİZLİ

  1. [sıfat] Çok ürün veren, verimli

FESAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anlatışta düzgünlük ve açıklıkla birlikte amaca uygunluk
    • "Edebî lisanı o zamanki fesahatine ve tabiatına göre güzelleştirdiler." (Yahya Kemal Beyatlı)

FERASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anlayış, seziş, sezgi
    • "Diplomatça bir ferasetle söylemek istediğini anlayıveriyordum." (Aka Gündüz)
  2. Zekâ

FESATÇI

  1. [isim] Arabozan
    • "Fesatçı ve fırsatçı olduğu kadar korkak bir adamdı." (Falih Rıfkı Atay)

FELSEFE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Varlığın ve bilginin bilimsel olarak araştırılması
    • "Felsefe diliyle söylersek her ozan bir fenomendir yani olgudur." (Necati Cumalı)
    • "Sana su şehirlerinin felsefesini yaptım." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  2. Bir bilimin veya bilgi alanının temelini oluşturan ilkeler bütünü
    • "Tarih felsefesi. Hukuk felsefesi."
    • "Saldırmak onun içgüdülerinden biridir ve yöntemi çekiçle felsefe yapmaktır." (Salâh Birsel)
  3. Bir filozofun, bir felsefe okulunun, bir çağın öğretisi
    • "Sokrates felsefesi."
  4. Dünya görüşü
    • "Yargılarınızı, felsefenizi kendinize saklayıp oyununuza tek özdeyiş katmayacaksınız." (Haldun Taner)
  5. Bir konuda soyut düşünüş
    • "Uzun felsefelerden sonra Mediha'yı benden çok sevdiğini anlatıyor." (Halide Edip Adıvar)

FEDAİCE

  1. [zarf] Fedai gibi, fedai olarak
    • "Nerede bu şehri fedaice benimsemiş, onun hâkim hüviyetini gizlemiş..." (Samiha Ayverdi)

FETTANE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Cilveli, gönül alıcı (kadın)
    • "O öyle bir fettanedir ki pisliği, rüküşlüğü bile yakışır haspaya ... güzelliğine, inceliğine halel getirmez." (Haldun Taner)

FETVACI

  1. [isim] Fetva veren kimse
  2. Gereksiz yere ve olmayacak emirler veren kimse

FETHİYE
...
FENERLİ

  1. [sıfat] Feneri olan
    • "Kapısı kırmızı fenerli bir evin önünde durmuşlardı." (Necati Cumalı)

FEYEZAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Taşma, taşkın, seylap
    • "Kıranları ve zelzeleleri, feyezanları ve harpleri görmüşlerdir." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Bereket

FEHAMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Büyüklük, ululuk
  2. Değer

FERAHLI
...
FERİZLİ
...
FENERCİ

  1. [isim] Fener yapan veya satan kimse
  2. Deniz feneri bekçisi
  3. Sokak fenerlerini yakan kimse

FERDASI
...
FEVKANİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Üstte, üstteki

FEZLEKE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Özet, hülasa
  2. Bir kararın kısaca yazılması

FERMENE

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Türlü nakışlarla işlemeli, önü kavuşmayan, yeleğe benzeyen bir giysi

FERMUAR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Giysi, çanta vb. yerlerde kullanılan, karşılıklı dişler ve bunların üzerinde yürüyen kapatıcıdan oluşan düzenek, cırcır, carcur

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü