Başında faz olan 18 kelime var. Faz ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde faz olan kelimeler listesine ya da sonu faz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında faz bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
FAZLALAŞTIRMAK
FAZİLETSİZLİK, FAZLALAŞTIRMA
FAZİLETLİLİK
FAZLALAŞMAK
FAZİLETKAR, FAZİLETSİZ, FAZLALAŞMA, FAZLASIYLA
FAZİLETLİ
FAZLADAN, FAZLALIK
FAZİLET, FAZLACA
FAZILA
FAZIL, FAZLA
FAZ
A F Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
FAZ
2 Harfli Kelimeler
AF, AZ, FA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FAZLALAŞTIRMAK
- ...
- FAZİLETSİZLİK
-
-
[isim]
Faziletsiz olma durumu
- "Meşru sayılan adilik ve faziletsizliklerden hiçbiri onda yoktu." (Peyami Safa)
-
[isim]
Faziletsiz olma durumu
- FAZLALAŞTIRMA
- ...
- FAZİLETLİLİK
- ...
- FAZLALAŞMAK
-
-
[nsz]
Çoğalmak, sayısı artmak, ziyadeleşmek
- "Dışarıda sulu kara benzeyen bir yağmur, geceden beri fazlalaşan keskin bir rüzgâr vardı." (Peyami Safa)
-
[nsz]
Çoğalmak, sayısı artmak, ziyadeleşmek
- FAZİLETSİZ
-
-
[sıfat]
Erdemsiz
-
[sıfat]
Erdemsiz
- FAZLASIYLA
-
-
[zarf]
Olağandan, gerekenden çok, pek çok, ziyadesiyle
-
[zarf]
Olağandan, gerekenden çok, pek çok, ziyadesiyle
- FAZLALAŞMA
-
-
[isim]
Fazlalaşmak işi, ziyadeleşme
-
[isim]
Fazlalaşmak işi, ziyadeleşme
- FAZİLETKAR
- ...
- FAZİLETLİ
-
-
[sıfat]
Erdemli
- "Köyün öbür erkekleri gibi Şaban da Zeyno'nun faziletli bir kadın olduğunu sezmişti." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Erdemli
- FAZLADAN
-
-
[zarf]
Alışılana ek olarak, alışılandan çok, bol bol, çok çok
-
[zarf]
Alışılana ek olarak, alışılandan çok, bol bol, çok çok
- FAZLALIK
-
-
[isim]
Çokluk, gereğinden artık olma durumu
- "Fakat tuhaf ki kadın teessürde, korkuda hiçbir fazlalık göstermedi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Çokluk, gereğinden artık olma durumu
- FAZLACA
-
-
[zarf]
Gereğinden biraz daha çok olarak, bir hayli
- "Tuzak olsun diye bu şaşkın beye fazlaca sokuluyorlar." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Gereğinden biraz daha çok olarak, bir hayli
- FAZİLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Erdem
- "Onun iyiliğini, faziletini, şan ve şerefini görmek benim saadetimdir." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Erdem
- FAZILA
- ...
- FAZLA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Gereğinden, alışılmıştan çok, aşırı olan, ziyade
- "Yaşamak için çok zorluk çekiyordu. Fazla olarak hastaydı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Daha çok, aşkın
- "Biz ancak Cumhuriyet devrinde elli yıldan fazla bir barış devri geçirmişiz." (Burhan Felek)
-
Artmış olan
- "Fazla ekmeğiniz var mı?"
-
[zarf]
Gereksiz, yersiz bir biçimde
- "Fazla konuşma yeter."
-
[zarf]
Gereğinden, alışılmıştan çok olarak
-
Gereğinden, alışılmıştan çok, aşırı olan, ziyade
- FAZIL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Faziletli, erdemli (kimse)
-
[sıfat]
Faziletli, erdemli (kimse)
- FAZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Elektrik geriliminde evre
-
[isim]
Elektrik geriliminde evre