Başında f olan 8 harfli 199 kelime var. F harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde f harfi olan kelimeler listesine ya da sonu f harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında f bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

FALAKACI

  1. [isim] Sadrazamın, İstanbul kadısının, yeniçeri ağasının veya sekbanbaşının denetlemeler sırasında yanında bulunan ve suçlu bulunanları falakaya yatıran görevli

FARBASIZ
...
FİLDEKOZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İskoçya ipliği denilen ince ve sağlam pamuk ipliği
    • "Ayağında beyaz, yeni ütülü bir pantolon, üstünde bir fildekoz var." (Peyami Safa)

FİLİGRAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bazı kâğıtların dokusunda bulunan ancak aydınlığa tutulduğunda görülen çizgi, resim, yazı vb. biçimler, su yolu

FORMALIK

  1. [sıfat] Forma yapmak için ayrılmış, forma yapmaya uygun
    • "Formalık kumaş."
  2. Herhangi bir sayıda forması olan
    • "Kitap dediği tek formalık şeylerdi." (Necati Cumalı)

FENERSİZ

  1. [sıfat] Feneri olmayan

FİKRİYAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Düşünceler
    • "Beni tabii olarak Almanların sanatı, fikriyatı, felsefesi ilgilendiriyor." (Halide Edip Adıvar)

FAALİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çalışkanlık, çalışma, canlılık, hareket
    • "İstasyonda bir faaliyet vardı." (Aka Gündüz)
    • "Sendikalar siyasi amaç güdemezler, siyasi faaliyette bulunamazlar." (Anayasa)
  2. İşler durumda olma, etkinlik
    • "Casusların en çok faaliyet gösterdikleri liman da burasıydı." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
    • "Bir siyasi grup, başka cinsten bir faaliyete geçmiş görünüyordu." (Reşat Nuri Güntekin)

FALSOSUZ

  1. [sıfat] Hatasız, kusursuz
  2. Hatasız, kusursuz biçimde
    • "Halis bir şiiri okumak demek, ona şairinin verdiği musiki ayarıyla, fazla ve eksik bir ses ilave etmeksizin, musikiden anlayanların tabiriyle, falsosuz okumak demektir." (Yahya Kemal Beyatlı)

FERAHLIK

  1. [isim] Ferah olma durumu, genişlik, gönül açıklığı
    • "Bir başkasına acıyabilmenin üstünlüğünü duymuş olmanın ferahlığı ile uzaklaştı." (Haldun Taner)
    • "Kafasını iki yana sallar, denize bir daha bakar, bir ferahlık duyardı." (Sait Faik Abasıyanık)

FAHİŞLİK
...
FIRLAMAK

  1. [nsz] Hızla, birdenbire bulunduğu yerden çıkmak, ayrılmak
    • "Çöpçü beygiri, deli gibi rayın üzerine fırlamıştı." (Haldun Taner)
  2. Yerinden oynayıp ileriye doğru çıkıntı yapmak
    • "Gözleri yerinden fırlamış. Omuz kemiği fırlamış."
  3. Fiyatı birdenbire yükselmek
    • "Borsada altın fiyatları fırladı."

FIRTLAMA
...
FITRATEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Yaradılıştan
    • "Okuyup yazması da ötekilerden fazla, fıtraten de müsait." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

FELEMENK
...
FOTOSFER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Işık yuvarı

FİNANSAL

  1. [sıfat] Mali

FETTANCA

  1. [sıfat] Fettan gibi
  2. [zarf] Fettana uygun bir biçimde

FISLANMA

  1. [isim] Fıslanmak işi

FASİHLİK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü