Sonunda eç olan 5 harfli 25 kelime var. EÇ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde eç olan kelimeler listesine ya da başında eç olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ÇE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÜFLEÇ
-
-
[isim]
Kaynak yapımında, metalleri kesme ve eritme işlemlerinde kullanılan, alev püskürten araç, hamlaç
-
Laboratuvarlarda yüksek ısı elde edilen araç, hamlaç
-
[isim]
Kaynak yapımında, metalleri kesme ve eritme işlemlerinde kullanılan, alev püskürten araç, hamlaç
- STREÇ
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[sıfat]
Esnek
-
[isim]
Çeşitli maddelerin havayla etkileşimini ortadan kaldırmak amacıyla sarıldığı şeffaf paketleme malzemesi
-
[sıfat]
Esnek
- ERKEÇ
-
-
[isim]
İğdiş edilmiş, üç yaşından büyük erkek keçi
-
[isim]
İğdiş edilmiş, üç yaşından büyük erkek keçi
- GÜNEÇ
-
-
[isim]
Çok güneş alan yer
-
[isim]
Çok güneş alan yer
- DÜZEÇ
-
-
[isim]
Bir yüzeyin eğiklik derecesini anlamaya yarayan araç, tesviye aleti
-
[isim]
Bir yüzeyin eğiklik derecesini anlamaya yarayan araç, tesviye aleti
- DÖNEÇ
-
-
[isim]
Dalgalı akımlı elektrik motor veya dinamolarında hareketli bölüm, rotor
-
[isim]
Dalgalı akımlı elektrik motor veya dinamolarında hareketli bölüm, rotor
- EĞMEÇ
-
-
[isim]
Kavis
-
Çay ve ırmağın dönemeç yeri
-
[isim]
Kavis
- İMLEÇ
-
-
[isim]
Fiziksel bir olayı kendiliğinden tespit edip çizen araç, kaydedici
-
Konumu genellikle klavye veya fare ile denetlenen, ulaşılacak verinin yerini, yazılacak veya düzeltilecek bölümleri gösteren işaretçi
-
[isim]
Fiziksel bir olayı kendiliğinden tespit edip çizen araç, kaydedici
- KİREÇ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Mermer, tebeşir, kireç taşı, alçı taşı gibi birçok taşın özünü oluşturan kalsiyum oksit, (CaO)
- "Duvarlar kireç badanalı idi." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Genç kadının yüzü kireç gibi ağarmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Kalsiyum hidroksit, Ca(OH)
-
[isim]
Mermer, tebeşir, kireç taşı, alçı taşı gibi birçok taşın özünü oluşturan kalsiyum oksit, (CaO)
- İSVEÇ
- ...
- GEREÇ
-
-
[isim]
Belirli bir işi yapmak için kullanılması gereken maddeler, malzeme, materyal
- "Bu sarayların bütün gereci Londra'dan taşınmıştır." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Belirli bir işi yapmak için kullanılması gereken maddeler, malzeme, materyal
- GÖMEÇ
- ...
- DİKEÇ
-
-
[isim]
Bağ çubuğu dikmek için delik açmaya yarayan demir
-
Kazık, sırık, ağaç çubuk
-
[isim]
Bağ çubuğu dikmek için delik açmaya yarayan demir
- GÜLEÇ
-
-
[sıfat]
Her zaman gülümseyen, mütebessim
- "Biraz sonra geceki güleç memur, hafif kapalı gözleriyle göründü." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Her zaman gülümseyen, mütebessim
- GÜMEÇ
-
-
[isim]
Bal peteğini oluşturan altı köşeli gözeneklerden her biri
-
[isim]
Bal peteğini oluşturan altı köşeli gözeneklerden her biri
- EMMEÇ
-
-
[isim]
Aspiratör
-
[isim]
Aspiratör
- DEĞEÇ
-
-
[isim]
Değişik elektrik çevrimi veya araçları arasında bağlantı kurmaya yarayan ve bir elektromıknatısla uzaktan kumanda edilen çevrim kesici
-
[isim]
Değişik elektrik çevrimi veya araçları arasında bağlantı kurmaya yarayan ve bir elektromıknatısla uzaktan kumanda edilen çevrim kesici
- İLGEÇ
-
-
[isim]
Edat
-
[isim]
Edat
- GÜVEÇ
-
-
[isim]
İçinde yemek pişirilen toprak kap
- "Taş ocağın üstünde, ateşe vurduğu güveçten, kaynayan etin kokusu geliyordu." (Necati Cumalı)
-
Bu kapta pişirilen yemek
- "Güveçten sonra bir koca sini mantı gelmiş." (Çetin Altan)
-
[isim]
İçinde yemek pişirilen toprak kap
- YELEÇ
-
-
[sıfat]
Havadar
-
[sıfat]
Havadar