Sonunda este olan 11 kelime var. ESTE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde este olan kelimeler listesine ya da başında este olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

8 Harfli Kelimeler

BERCESTE, GÜLDESTE

7 Harfli Kelimeler

KERESTE, MAJESTE, ŞAYESTE, ŞİKESTE, VABESTE, VARESTE

6 Harfli Kelimeler

AHESTE

5 Harfli Kelimeler

BESTE, DESTE


Kelime bulma makinesi

E E S T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

SET

2 Harfli Kelimeler

ES, ET, SE, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GÜLDESTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Seçki

BERCESTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Güzel, latif
  2. Seçilmiş, seçme
  3. [isim] Sanat değeri yüksek olan dize

VABESTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Bağlı
    • "Düşünmemek, biraz değil birçok içmeye vabeste idi." (Ömer Seyfettin)

MAJESTE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Devlet başkanları için kullanılan san
  2. esk. Hükümdarlara verilen san

KERESTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Tomrukların boyuna biçilmesiyle elde edilen ve marangozlukla inşaatta kullanılan nitelikli ağaç
    • "Dağdan kestim kereste / Kuş besledim kafeste." (Halk türküsü)
  2. Ayakkabı yapımında kullanılan gereç
  3. Kaba saba kimse, kalas
    • "Gözünü oyarım vallahi kereste!" (Sait Faik Abasıyanık)

ŞAYESTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Uygun, yakışır

ŞİKESTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Kırılmış, kırık
  2. Yenilmiş, yenik düşmüş
  3. Gücenmiş, kırgın, kederli

VARESTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Kurtulmuş
    • "Endişeden vareste."
    • "... Türkçeyi bilmek için aruza aşina olmaktan vareste kalamaz." (Yahya Kemal Beyatlı)

AHESTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Yavaş, ağır
  2. [zarf] Yavaş, ağır bir biçimde
    • "Aheste çek kürekleri mehtap uyanmasın." (Yahya Kemal Beyatlı)

DESTE

  1. [isim] Cinsleri aynı veya birbirine yakın olan şeylerin bir arada bağlanmışı, demet, bağlam
    • "Destenin en itibarlı kâğıtları, bilindiği gibi beyler yani aslar oluyor." (Haldun Taner)
  2. Kılıç, bıçak vb.nin elle tutulacak yeri, kabza
  3. Aynı cinsten onluk bir küme
  4. Yağlı güreşte pehlivanların ayrıldıkları derecelerden biri

BESTE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir müzik eserini oluşturan ezgilerin bütünü
    • "Belki hâlâ o besteler çalınır / Gemiler geçmeyen bir ummanda." (Yahya Kemal Beyatlı)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü