Sonunda est olan 19 kelime var. EST ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde est olan kelimeler listesine ya da başında est olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

13 Harfli Kelimeler

MENFAATPEREST

12 Harfli Kelimeler

MACERAPEREST, ŞEHVETPEREST

11 Harfli Kelimeler

HAYALPEREST, ŞEKİLPEREST

10 Harfli Kelimeler

ATEŞPEREST

9 Harfli Kelimeler

HAKPEREST, PUTPEREST

7 Harfli Kelimeler

DERDEST, SERBEST, SERMEST

6 Harfli Kelimeler

ABDEST, ASBEST, ENSEST

4 Harfli Kelimeler

JEST, MEST, PEST, REST, TEST


Kelime bulma makinesi

E S T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

SET

2 Harfli Kelimeler

ES, ET, SE, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MENFAATPEREST

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çıkarcı

ŞEHVETPEREST

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Şehvete, cinsel isteklerine aşırı derecede düşkün olan

MACERAPEREST

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Serüvenci, maceracı, macera düşkünü (kimse)

ŞEKİLPEREST

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Biçimciliğe aşırı önem veren, biçimci kimse, formaliteci

HAYALPEREST

Kelime Kökeni : Arapça

  1. Sürekli hayal kuran, hep hayal peşinde koşan (kimse), düşçü, hayalperver
    • "Hiç tecrübesi olmayan, yaşı küçük, fazla hayalperest bir çocuğa bunlar nasıl anlatılabilir?." (Peyami Safa)

ATEŞPEREST

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Ateşe tapan

HAKPEREST

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Haksever

PUTPEREST

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Puta tapan
    • "Bu mabet de bir putperest mabedi değilse bile herhâlde ilk kiliselerden biriymiş." (Yahya Kemal Beyatlı)

SERMEST

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Sarhoş
    • "O okurdu, ben dinlerdim; o muharebe hikâyeleriyle sermest olurdum." (Yahya Kemal Beyatlı)

SERBEST

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Hiçbir şarta bağlı olmayan, istediği gibi davranabilen, erkin
    • "Elde hiçbir delil olmadığı için serbest bıraktık."
  2. Tutuklu veya bağımlı olmayan, özgür, hür
    • "Akli muvazenesi pek sağlam bulunmadığı için serbest bırakıldı." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Zamanını istediği gibi kullanabilen, yapacak bir işi olmayan
    • "Öğleyin serbestim, gelebilirsin."
  4. Bazı kurallara bağlı olmayan
    • "Serbest ticaret. Serbest nazım."
  5. Sıkılmadan, şaşırmadan konuşan ve davranan
  6. Ağırbaşlı olmayan, hoppa (kadın)
  7. Hareketi herhangi bir biçimde engellenmeyen
    • "Geçiş serbest."
  8. [zarf] Rahat, özgür, bağımsız bir biçimde
    • "Ötekilere de pek serbest davranır isem de onlar benden utanırlar." (Memduh Şevket Esendal)

DERDEST

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yakalama, tutma, ele geçirme
    • "Bu iddiayla yola çıktılar mı Millî Kongre'yi basarlar, Esat Paşa'yı derdest ederler." (Atilla İlhan)
  2. [sıfat] Görülmekte olan
    • "Derdest dava."

ABDEST

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Müslümanların, belli ibadetleri yapabilmek için bir düzen içerisinde bazı organları yıkayıp bazılarını mesh etme yoluyla yaptıkları arınma
  2. İdrar ve dışkı yapma
    • "Küçük abdest. Büyük abdest."

ASBEST

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Tremolitin bozulmasından oluşan, lifli, kırılmadan bükülebilen ve ateşte niteliği değişmeyen bir mineral, taş pamuğu, kaya lifi

ENSEST

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Aile içi yasak ilişki

MEST

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Sarhoş
    • "Kendisini mest eden, krallaştıran kuvvet, artık kendi başını yiyecek kadar büyümüştü." (Tarık Buğra)

REST

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Pokerde, bir oyuncunun önündeki paranın tümü
  2. Karşı çıkış

TEST

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Bir kimsenin, bir topluluğun doğal veya sonradan kazanılmış yeteneklerini, bilgi ve becerilerini ölçmeye ve anlamaya yarayan sınama
  2. Doğru cevabın seçenekler arasından bulunmasına dayanan bir sınav türü
    • "O gün üniversite test sınavında kazanamadığını öğrenmiştir." (Haldun Taner)
  3. Biyolojik bir işlevi veya değişmez bir niteliği incelenen bireyin tepkisini, örnek olarak alınan normal bireyinkiyle karşılaştırarak ölçmeye ve değerlendirmeye yarayan yoklama
    • "Bilimsel testler karganın attan daha zeki olduğunu saptayalı hanidir." (Haldun Taner)
  4. Bir hastalığın varlığını ve niteliğini anlamak için yapılan laboratuvar araştırması

JEST

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Herhangi bir şeyi açıklamak için genellikle el, kol ve baş ile yapılan içgüdüsel veya iradeli hareket
    • "Jestleri daha serbest, çoğu güzel sesli, güzel güzel insanlardı." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Son derece heyecanla konuşuyor, elini kolunu sallayarak birçok jestler yapıyordu." (Ali Naci Karacan)
  2. Beklenmedik iyi davranış

PEST

  1. [sıfat] Pes (II)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü