Başında es olan 6 harfli 24 kelime var. Es ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde es olan kelimeler listesine ya da sonu es ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında es bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ES, SE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ESASLI
-
-
[sıfat]
Köklü, geniş ölçüde etkili, güzel, doğru
- "... gövdesini kuş tüyü yastıkların içine daha esaslı bir tarzda yerleştirdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[zarf]
Köklü, etkili, güzel bir biçimde, doğru olarak
- "Konuyu esaslı öğrendi mi?"
-
[sıfat]
Köklü, geniş ölçüde etkili, güzel, doğru
- ESTOMP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kara kalem resimde çizgiyi veya pastel boyasını yaymak için kullanılan, kendi üzerine sarılmış kâğıt veya deri
-
[isim]
Kara kalem resimde çizgiyi veya pastel boyasını yaymak için kullanılan, kendi üzerine sarılmış kâğıt veya deri
- ESARET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kölelik, tutsaklık, esirlik
- "Esaretimin geri kalan müddetini bu ümitle geçirmeye başladım." (Ahmet Mithat)
-
Boyunduruk
-
Hâkimiyet altında bulunma
-
[isim]
Kölelik, tutsaklık, esirlik
- ESLEME
-
-
[isim]
Eslemek işi veya durumu
-
[isim]
Eslemek işi veya durumu
- ESİRCİ
-
-
[isim]
Köle ve cariye alışverişi yapan kimse
-
[isim]
Köle ve cariye alışverişi yapan kimse
- ESASEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Başından, temelinden, kökeninden
-
Zaten
- "Esasen bende kabahat ki sizin gibi dönek insanlarla yola çıkmışım." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Nasıl olsa, gene
- "Esasen, Mediha Hanım gelmese şimdi de hastayı yalnız bırakamayacaktım." (Halide Edip Adıvar)
-
Aslında
-
[zarf]
Başından, temelinden, kökeninden
- ESKRİM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dürtücü kılıç, kesici kılıç ve delici kılıç adı verilen silahlarla yapılan spor, kılıç oyunu
-
[isim]
Dürtücü kılıç, kesici kılıç ve delici kılıç adı verilen silahlarla yapılan spor, kılıç oyunu
- ESEFLİ
-
-
[sıfat]
Üzüntülü, tasalı, kaygılı
- "Cevat'ın yüreğinde esefli bir duygu başkaldırıyordu." (Cahit Uçuk)
-
[sıfat]
Üzüntülü, tasalı, kaygılı
- ESRİME
-
-
[isim]
Sarhoş olma işi
-
[isim]
Sarhoş olma işi
- ESİRME
-
-
[isim]
Esirmek işi
-
[isim]
Esirmek işi
- ESASTA
- ...
- ESKİCE
-
-
Biraz eski, çok yeni olmayan
- "Biraz eskicelerinden seçilmiş olmakla beraber bana yakıştığını küçük kızı bile itiraf etti." (Memduh Şevket Esendal)
-
Biraz eski, çok yeni olmayan
- ESPERİ
-
-
[isim]
Ava alıştırılamayan bir tür doğan
-
[isim]
Ava alıştırılamayan bir tür doğan
- ESPİYE
- ...
- ESKORT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Koruma aracı
-
[isim]
Koruma aracı
- ESERME
-
-
[isim]
Esermek işi veya durumu
-
[isim]
Esermek işi veya durumu
- ESKİMO
- ...
- ESNEME
-
-
[isim]
Esnemek işi
- "Mahmur, esnemelerle dolu bir sesle, tanıdık adları sıraladı." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Esnemek işi
- ESKİCİ
-
-
[isim]
Her türlü eski eşya alım satımıyla uğraşan kimse
-
Eskimiş ayakkabıları onaran kimse
-
[isim]
Her türlü eski eşya alım satımıyla uğraşan kimse
- ESEFLE
-
-
[zarf]
Üzülerek, acınarak
- "Gencecik karısı varken ... diye esefle başını salladı." (Nezihe Araz)
-
[zarf]
Üzülerek, acınarak