Sonunda emek olan 8 harfli 97 kelime var. EMEK ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde emek olan kelimeler listesine ya da başında emek olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E E K M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

EKME, EMEK, KEME, MEKE

3 Harfli Kelimeler

EKE, KEM

2 Harfli Kelimeler

EK, EM, KE, ME

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GÖZLEMEK

  1. [-i] Bir şeyin olmasını veya bir kimsenin gelmesini beklemek, intizar etmek
  2. Dikkatle bakmak, tarassut etmek
    • "Hava değişikliklerini gözlemek havacılık için önemli bir iştir."
  3. İncelemek, araştırmak
  4. Gizlice bakmak, gözetlemek
  5. Korumak, kollamak

ÖTELEMEK

  1. [-i] Öteye götürmek
  2. Belli olmayan bir süre ertelemek

KİLLEMEK

  1. [-i] Kirli çamaşırları kil kullanarak tokaçla yıkamak

ÜTÜLEMEK

  1. [-i] Ütü ile buruşukluklarını gidermek
    • "Bir erkek, hizmetçisini sevse ondan daha iyi kimsenin çamaşır ütüleyemeyeceğine inanır." (Refik Halit Karay)
  2. Alevde tüylerini veya kabuğunu yakıp gidermek
    • "Çakmak kıvılcım çıkardı, çıkarmasıyla pof diye gaz parladı ve zaten seyrek olan kirpiklerimi ütüledi." (Burhan Felek)

BELLEMEK

  1. [nsz] Öğrenip akılda tutmak
    • "Kasım lodosla girdi mi kış yumuşak olur diye bellemiş atalarımız." (Haldun Taner)
  2. Sanmak
    • "Yumuşak, sabırlı, şefkatli bir insan bellemişsin." (Haldun Taner)

TEZLEMEK

  1. [-i] Bir şeyi çabuklaştırmak

DİNLEMEK

  1. [-i] İşitmek için kulak vermek
    • "Konağın hesabını sen söylersin, ben de dinlerim." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Birinin sözünü, öğüdünü kabul edip gereğince davranmak
    • "Beni dinlersen bu işten vazgeç."
  3. Kulakla veya dinleme aletiyle hastayı muayene etmek
    • "Doktor kalkar. Kulağını bu gösterilen yere dayar. Dinler." (Ömer Seyfettin)
  4. Uymak, baş eğmek, itaat etmek

YEMLEMEK

  1. [-i] Hayvana yem vermek, beslemek
  2. Yem takmak
    • "Paraketalarımızı yemledik, çekidüzen verdik..." (Halikarnas Balıkçısı)
  3. Bir kimseyi elde edecek, kandıracak biçimde davranmak
    • "Harcadığım zamana ve çabaya karşılık elime tek kuruş geçmediği gibi Kâmil Bey'i yemleyebilmek için bir yığın da masrafa girmiştim." (Sulhi Dölek)
  4. Toplara ağızotu koymak

ÇİTLEMEK

  1. [-i] Kabak çekirdeği, ayçiçeği, fıstık vb.nin kabuklarını çıkararak yemek
  2. Çitle çevirmek

YELSEMEK

  1. [nsz] Hava alarak bozulmak, bayatlamak

DEPREMEK
...
YÜKLEMEK

  1. [-i] Bir yere, taşınması için belli ağırlıkta eşya veya araç gereç koymak
  2. Bir bilgisayar, disket vb.ne gerekli bilgileri aktarmak
  3. Bir yükümlülük altına sokmak, sorumlu tutmak
    • "Çocuğun bakımını ona yüklediler."
  4. Bir suçu birinin üstüne atmak
    • "Ne yapalım, elimizden geleni yaptık ama olmadı der, kabahati kör talihe yükler geçersin." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. [-i] Bir cisme elektrik gücü vermek
    • "Fazla elektrik yüklemek akünün bozulmasına yol açar."

KİŞNEMEK

  1. [nsz] At, bağırır gibi yüksek ses çıkarmak
    • "Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı / Bir dakika araba yerinde durakladı." (Faruk Nafiz Çamlıbel)

KÜTLEMEK

  1. [nsz] Bir yere çarpıp "küt" diye ses çıkarmak

LİFLEMEK

  1. [-i] Vücudu lifle sabunlamak

EVELEMEK
...
DEFLEMEK

  1. [-i] Defetmek

BAŞYEMEK

  1. [isim] Geleneksel Türk mutfağında çorbadan sonra gelen en önemli yemek

PEYLEMEK

  1. [nsz] Bir şeyi önceden kendine ayırtmak
    • "Ta uçta kendime bir yer peyleyip sineyim derken Gazi seslendi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Temin etmek, sağlamak
  3. Ismarlamak
    • "Günlerce uzak köylerden jandarmalar, şöhretli zağarlar getiriyorlar, kış için tavşan avına tazılar peyliyorlardı." (Refik Halit Karay)

KÜLLEMEK

  1. [-i] Genellikle ateşin üzerini külle örtmek
  2. Bir acıyı, bir sıkıntıyı unutturmak

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü