Başında du olan 7 harfli 31 kelime var. Du ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde du olan kelimeler listesine ya da sonu du ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında du bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DURADUR
- ...
- DUYGUCA
-
-
[zarf]
Duygu bakımından
-
[zarf]
Duygu bakımından
- DUDAKLI
-
-
[sıfat]
Dudağı olan
-
[sıfat]
Dudağı olan
- DURUŞMA
-
-
[isim]
Davacı ile davalının yargıç karşısında hazır bulundukları yargılama evresi, mahkeme, murafaa
- "Ortada zaptiyesiyle, hapishanesiyle, hâkimleri, duruşmaları ile devlet kuvveti vardı, karşı durulamazdı." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Davacı ile davalının yargıç karşısında hazır bulundukları yargılama evresi, mahkeme, murafaa
- DUYARGA
-
-
[isim]
Eklem bacaklılardan başın ön bölümünde bulunan, eklemlerden oluşmuş hareketli duyu alma organı, lamise, anten
- "Balık pazarında duyargaları henüz oynar karidesler mi istersiniz, midye dolmaları mı?" (Atilla İlhan)
-
[isim]
Eklem bacaklılardan başın ön bölümünde bulunan, eklemlerden oluşmuş hareketli duyu alma organı, lamise, anten
- DUVAKÇI
-
-
[isim]
Duvak yapan veya satan kimse
-
[isim]
Duvak yapan veya satan kimse
- DUMANLI
-
-
[sıfat]
Dumanı olan, duman çıkaran
- "Dumanlı barut."
-
Sisli, sisle örtülü
-
Sıkıntılı, bulanık
- "Karışık rüyalarda görülen manzaralar gibi dumanlı bir sahne." (Aka Gündüz)
-
Esrik, sarhoş
-
[sıfat]
Dumanı olan, duman çıkaran
- DUYURUŞ
- ...
- DUMPİNG
- ...
- DUVAKLI
-
-
[sıfat]
Başı ve yüzü duvakla örtülü
-
Doğduğunda başında zar olan (bebek), perdeli
-
[sıfat]
Başı ve yüzü duvakla örtülü
- DUYULMA
-
-
[isim]
Duyulmak durumu
-
[isim]
Duyulmak durumu
- DURAĞAN
-
-
[sıfat]
Yerini değiştirmeyen, yerli, hareketsiz, sabit
- "Sessizce gezinecek çevresinde, durağan bir yıldız gibi gökle birlikte dönecek o." (Turan Oflazoğlu)
-
Etkin olmayan, gelişmemiş
-
Akışmaz
-
[sıfat]
Yerini değiştirmeyen, yerli, hareketsiz, sabit
- DUVARCI
-
-
[isim]
Duvar ören nitelikli işçi
-
[isim]
Duvar ören nitelikli işçi
- DURULUK
-
-
[isim]
Duru olma durumu
-
Dil veya üslubun karışık olmama durumu
- "Mustafa Kemal Paşa bizim söylediklerimizi kendine mahsus bir durulukta özetledi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Açıklık
-
[isim]
Duru olma durumu
- DUYULTU
-
-
[isim]
Şayia
-
[isim]
Şayia
- DUYULUŞ
- ...
- DUYURUM
-
-
[isim]
Duyurma işi
-
[isim]
Duyurma işi
- DUYURMA
-
-
[isim]
Duyurmak işi
-
[isim]
Duyurmak işi
- DUYUMCU
-
-
[isim]
Duyumculuk yanlısı
-
[isim]
Duyumculuk yanlısı
- DULDALI
-
-
[sıfat]
Duldası olan
-
[sıfat]
Duldası olan