Başında dok olan 7 harfli 14 kelime var. Dok ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde dok olan kelimeler listesine ya da sonu dok ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında dok bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
D K O Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
DOK, KOD
2 Harfli Kelimeler
DO, OD, OK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DOKUNAÇ
-
-
[isim]
Birçok omurgasız hayvanın başında bulunan, dokunmaya, tutmaya yarayan hareketli uzantı
-
[isim]
Birçok omurgasız hayvanın başında bulunan, dokunmaya, tutmaya yarayan hareketli uzantı
- DOKÜMAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Belge, vesika
- "Dostumun dokümanlarından çok güzel bilgiler edinmiştim." (Aydın Boysan)
-
[isim]
Belge, vesika
- DOKUZAR
-
-
[sıfat]
Dokuz sayısının üleştirme biçimi, her birine dokuz, her defasında dokuzu bir arada olan
-
[sıfat]
Dokuz sayısının üleştirme biçimi, her birine dokuz, her defasında dokuzu bir arada olan
- DOKUYUŞ
-
-
[isim]
Dokuma işi veya biçimi
-
[isim]
Dokuma işi veya biçimi
- DOKUNMA
-
-
[isim]
Dokunmak (I) işi, temas
-
[isim]
Dokunmak (I) işi, temas
- DOKUTMA
-
-
[isim]
Dokutmak işi
-
[isim]
Dokutmak işi
- DOKUNCA
-
-
[isim]
Kötülüğe yol açan, sağlığı bozan şey
- "Yangın çıkıp da okul büyük ölçüde dokunca görünce Galatasaray Lisesi buraya taşınmıştır." (Salâh Birsel)
-
Zarar
-
[isim]
Kötülüğe yol açan, sağlığı bozan şey
- DOKUZLU
-
-
[sıfat]
Dokuz parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden dokuz tane bulunan
-
[isim]
İskambil, domino vb. oyunlarda dokuz işaretini taşıyan kâğıt veya pul
- "Resimli kâğıtlardan sonra ilk ağızda, onlularla dokuzlular gelir." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Dokuz parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden dokuz tane bulunan
- DOKUNUM
-
-
[isim]
Çevremizdeki nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derimiz aracılığıyla bildiren duyarlık yeteneği, lamise
-
[isim]
Çevremizdeki nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derimiz aracılığıyla bildiren duyarlık yeteneği, lamise
- DOKUNUŞ
-
-
[isim]
Dokunma (I) işi veya biçimi, temas
- "Yolda, bir aralık Lami dizlerinde sıcak bir dokunuş duydu." (Peyami Safa)
-
[isim]
Dokunma (I) işi veya biçimi, temas
- DOKUSUZ
-
-
[sıfat]
Dokusu olmayan
-
[sıfat]
Dokusu olmayan
- DOKTRİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Öğreti
-
[isim]
Öğreti
- DOKUMAK
-
-
[-i]
Tezgâhta ipliği, çözgü ve atkı durumunda kullanarak kumaş yapmak
- "Bir tezgâhta tülbent dokuyan narin bir kıza âşık oldum." (Sait Faik Abasıyanık)
-
En ince noktalarına kadar özen göstererek, emek vererek ortaya çıkarmak
-
Ağacın yemişlerini sırıkla vurarak indirmek
-
[-i]
Tezgâhta ipliği, çözgü ve atkı durumunda kullanarak kumaş yapmak
- DOKTORA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir fakülte veya yüksekokulu bitirdikten sonra o bilim dalında sınav ve bilimsel bir eserle erişilen derece, basamak
- "Avrupa'da doktora yapmış bu doçent beye ne buyrulur?" (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir fakülte veya yüksekokulu bitirdikten sonra o bilim dalında sınav ve bilimsel bir eserle erişilen derece, basamak