Başında delik olan 11 kelime var. Delik ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde delik olan kelimeler listesine ya da sonu delik ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında delik bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
DELİKANLILAŞMAK
DELİKANLILAŞMA
DELİKANLILIK
DELİKANLICA, DELİKLEŞMEK
DELİKLEŞME, DELİKLİLER
DELİKANLI
DELİKSİZ
DELİKLİ
DELİK
D E K L İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
DELİK, DİKEL, DİLEK
4 Harfli Kelimeler
DELİ, DELK, EDİK, EKLİ, ELİK, İLEK, İLKE, KEDİ, KİLE
3 Harfli Kelimeler
DEK, DİK, DİL, EDİ, ELK, İDE, İLE, İLK, KEL, KİL, LED
2 Harfli Kelimeler
DE, EK, EL, İD, İL, KE, Kİ, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DELİKANLILAŞMAK
-
-
[nsz]
Delikanlı olmak
-
Delikanlı gibi davranmak
-
[nsz]
Delikanlı olmak
- DELİKANLILAŞMA
-
-
[isim]
Delikanlılaşmak işi
-
[isim]
Delikanlılaşmak işi
- DELİKANLILIK
-
-
[isim]
Delikanlı olma durumu
- "Hangi tür davranışın delikanlılığa daha uygun olduğu konusunda bir türlü karara varamazlardı." (Çetin Altan)
-
[isim]
Delikanlı olma durumu
- DELİKANLICA
-
-
[sıfat]
Delikanlıya yakışır
-
[zarf]
Delikanlıya yakışır bir biçimde
-
[sıfat]
Delikanlıya yakışır
- DELİKLEŞMEK
-
-
[nsz]
Delikler, girintiler oluşmak
- "O merdivenlerin taşları ... basa basa çukur kavislerle âdeta esneyen bir tahta gibi eğilmiş, sünger gibi delikleşmişlerdi." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[nsz]
Delikler, girintiler oluşmak
- DELİKLEŞME
-
-
[isim]
Delikleşmek işi
-
[isim]
Delikleşmek işi
- DELİKLİLER
-
-
[isim]
Delikli ve sert bir kabukla kaplı bir hücreli hayvanlar takımı
-
[isim]
Delikli ve sert bir kabukla kaplı bir hücreli hayvanlar takımı
- DELİKANLI
-
-
[isim]
Çocukluk çağından çıkmış genç erkek
- "Delikanlı çağımızdaki cevher / Yalvarmak, yakarmak nafile bugün." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[sıfat]
Sözünün eri, dürüst, namuslu (kimse)
-
[ünlem]
Gençlere bir seslenme sözü
- "Delikanlı! Buraya gel."
-
[isim]
Çocukluk çağından çıkmış genç erkek
- DELİKSİZ
-
-
[sıfat]
Deliği olmayan
-
[sıfat]
Deliği olmayan
- DELİKLİ
-
-
[sıfat]
Deliği veya delikleri olan
- "Sokaklarda delikli Mihaliç peynirinden nane suyuna kadar ne görse alıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir tür olta iğnesi
-
[isim]
Kevgir
-
[isim]
Deliklerle kaplı esnek doku şeridi
-
[sıfat]
Deliği veya delikleri olan
- DELİK
-
-
[isim]
Dar, küçük açıklık
- "İğne deliği. Burun deliği."
- "O nasıl yarmıştı benim kafacığımı, şimdi de yakalasınlar kuyruğundan onu da tıksınlar deliğe." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Dar, küçük çukur
- "Küçük çocuk, kulübenin kenarına yığılmış taşlardan yukarıda bir deliğe sıkışmıştı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Küçük hayvan yuvası
- "Fare deliği."
-
[sıfat]
Delinmiş olan
- "Hangi evden istedilerse gittim, dama çıktım, akan delik kiremidi buldum, yerine sağlam kiremit koydum." (Hamdullah Suphi Tanrıöver)
-
Cezaevi
-
[isim]
Dar, küçük açıklık