Başında da olan 6 harfli 48 kelime var. Da ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde da olan kelimeler listesine ya da sonu da ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında da bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A D Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AD
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DALGIR
-
-
[isim]
Bir yüzeyde renk dalgalanması sonucu görülen parlaklık, meneviş, hare
-
[isim]
Bir yüzeyde renk dalgalanması sonucu görülen parlaklık, meneviş, hare
- DAYANÇ
-
-
[isim]
Sabır
-
Dayanak
- "Ülkemizin ve geleceğimizin dayancı olan gençlik..."
-
[isim]
Sabır
- DAMSIZ
-
-
[sıfat]
Damı olmayan
- "Taş yığınlarının yanında damsız birkaç ev kümesi etrafında bir gölge kırık bir tencereyi kaynatıyor." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Damı olmayan
- DAHASI
-
-
[isim]
Fazlası, ilavesi
- "Dahası var fakat dahasını siz merak edip arayın, bulun." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[isim]
Fazlası, ilavesi
- DAĞLIK
-
-
[sıfat]
Birçok dağın bulunduğu, dağlarla kaplı (bölge)
-
[sıfat]
Birçok dağın bulunduğu, dağlarla kaplı (bölge)
- DALGIN
-
-
[sıfat]
Çevresinde olup bitenleri fark edemeyecek kadar düşünceye dalan
- "Kendi kendine mırıldanır gibiydi, dalgındı." (Tarık Buğra)
-
Dikkatini belirli bir konu üstünde toplayamayan
-
[zarf]
Kendinden geçmiş bir durumda
- "Hasta dalgın uyuyor."
-
[sıfat]
Çevresinde olup bitenleri fark edemeyecek kadar düşünceye dalan
- DAMALI
-
-
[sıfat]
Üstünde kareler bulunan
- "Damalı bir eteklik, açık mavi kapalı bir yün kazak giymişti." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Üstünde kareler bulunan
- DANDİK
-
-
[sıfat]
Düşük nitelikli
-
Düzmece
-
[sıfat]
Düşük nitelikli
- DAHİLİ
- ...
- DALYAN
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Deniz, göl ve ırmakların kıyılara yakın yerlerinde ağ ve kazıklarla oluşturulan, büyük balık avlama yeri
- "Gidip de gelmeyen kocaları, yetişmiş dalyan gibi evlatları..." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[isim]
Deniz, göl ve ırmakların kıyılara yakın yerlerinde ağ ve kazıklarla oluşturulan, büyük balık avlama yeri
- DAMBIL
- ...
- DAMACI
-
-
[isim]
Dama oyuncusu
-
[isim]
Dama oyuncusu
- DALMAK
-
-
[-e]
Suyun içine bütün vücuduyla ve hızla girmek
- "Oğlanlar denize dalıp tekneyi sağdan soldan, arkadan önden itmeyi denediler." (Haldun Taner)
- "İlk geldiğimizde hava değiştirmekten olmalı, dalıp gidiyorduk." (Falih Rıfkı Atay)
-
[nsz]
Bir yerin içine girmek
- "İkisi uçar gibi kapısında koca bir telefon çanı asılı dükkândan içeri daldılar." (Haldun Taner)
- "Biz bir dalıp çıkacağız."
-
[nsz]
Kendini bilmez duruma gelmek, kendinden geçmek
- "Çocuk ateşi çıkınca daldı."
- "Nerede bulunduğu belli olmaz, her yere dalıp çıkar."
-
[nsz]
Uyumak
- "O serinlik içinde Tevfik dalmış. Uyandığı vakit güneş çoktan doğmuştu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Başka bir şeyle uğraşamayacak veya başka bir şeyi düşünemeyecek biçimde kendini bir şeye kaptırmak
- "Yemek hazır, kitaba çok dalmışsınız, buyurunuz." (Peyami Safa)
-
Güreşte rakibinin belden aşağı bir yerini aniden tutmak
-
[-e]
Suyun içine bütün vücuduyla ve hızla girmek
- DALINÇ
-
-
[isim]
Kendinden geçercesine sessiz bir coşkuya dalma, istiğrak, meditasyon
-
Günlük hayatın sıkıntılarından sıyrılmak amacıyla bağdaş kurarak sessiz ve hareketsiz bir biçimde düşüncelerden uzaklaşma, kendini dinleme, istiğrak, meditasyon
-
[isim]
Kendinden geçercesine sessiz bir coşkuya dalma, istiğrak, meditasyon
- DAVALI
-
-
[sıfat]
Dava edilen (kimse), müddeialeyh
-
Davası olan (kimse)
- "Mübaşir ilk duruşmanın davacı ve davalısını çağırıyordu." (Ayşe Kulin)
-
Dava konusu olan
- "Bu ev davalıdır."
-
[sıfat]
Dava edilen (kimse), müddeialeyh
- DAKSİL
- ...
- DAPDAR
-
-
[sıfat]
Çok dar
-
[sıfat]
Çok dar
- DAMPER
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Bir şasinin üzerine takılmış, inip kalkan kasası olan, kendinden hareketli, yükü boşaltan düzen
-
[isim]
Bir şasinin üzerine takılmış, inip kalkan kasası olan, kendinden hareketli, yükü boşaltan düzen
- DALSIZ
-
-
[sıfat]
Dalı olmayan
-
[sıfat]
Dalı olmayan
- DAHİCE
- ...