Başında ci olan 5 harfli 30 kelime var. Ci ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ci olan kelimeler listesine ya da sonu ci ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ci bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

CİHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Din uğruna yapılan savaş

CİBRE

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Sıkılıp suyu alınan üzüm vb. meyvelerin posası

CİHAZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Aygıt, alet, takım
  2. Çeyiz

CİBİN

  1. [isim] Sinek

CİZRE
...
CİHAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Evren
    • "Yunus gibi yüzü kara, cihana gelmiş var mıdır?" (Yunus Emre)
  2. Dünya
    • "Yurtta sulh, cihanda sulh." (Atatürk)

CİNAS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çok anlamlı bir kelimeye, her defasında başka bir anlam yükleyerek birbirine yakın birkaç yerde kullanma
    • "En çok beğendiği manzumeler hep cinas, telmih, nükte gibi söz sanatları ve oyunlarıyla dolu olanlardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Çok anlamı olan bir kelimenin iyi anlamını kullanır görünerek kötüsünü öne çıkarma

CİLVE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Hoşa gitmek için yapılan davranış, kırıtma, naz
    • "Romantik devirlerde bu nevi cilvelere aşk mâni olurdu, şimdi de kültür." (Peyami Safa)
    • "Değil mi ki cilveler yapıyorsun, kalkıp da bize erdemlilikten söz etme!" (Atilla İlhan)
  2. Görünme, ortaya çıkma, tecelli
    • "Denizin çok cilvelerini tattık, diyordu." (Reşat Nuri Güntekin)

CİVAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yöre, yakın yer, havali, dolay
    • "Büsbütün aşka geldi. O civar halkınca pek sevilen bir başka şarkıya geçti." (Haldun Taner)

CİDDİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Şaka olmayan, gerçek
    • "Kısa zamanda yarı şaka, yarı ciddi tenkit edecek kadar yakınlaşmışlardı." (Tarık Buğra)
    • "Halkımız sanatçıyı baştan beri pek ciddiye almaz, ona bir delişmen gözüyle bakar." (Tomris Uyar)
  2. Ağırbaşlı
    • "Ben onu pek ciddi bir genç olarak tanırım." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  3. Titizlik gösterilen, önem verilen
    • "Bu dönemde yazara konu üzerinde vukuf, ciddi incelemeler şart koşulur." (Haldun Taner)
  4. Tehlikeli, endişe veren, ağır, vahim, kritik
    • "Hastalığımızın oldukça ciddi olduğuna işaret etmekten kendimizi alamadık." (Burhan Felek)
  5. Eğlendirme amacı gütmeyen
  6. Gülmeyen
    • "O ciddi bir tavırla mühim bir şey anlatmaya hazırlanmış gibiydi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  7. Güvenilir, sağlam, önemli
    • "Ciddi bir gazetede genç bir muharririn şu sözleri beni hâlâ düşündürüyor." (Orhan Seyfi Orhon)
  8. [zarf] Önem vererek, gerçek olarak
    • "Size bunu ciddi söylüyorum, yalan değil!"
  9. [zarf] Güvenilir biçimde
    • "Ciddi görünerek göze girmeye çalışıyormuş." (Refik Halit Karay)

CİCİM

  1. bir sevgi sözü
    • "Ümit! Ah benim cici kardeşim." (Atilla İlhan)
  2. bir seslenme sözü
    • "Cicim! Sen ne kadar dışarlıklı olmuşsun." (Reşat Nuri Güntekin)

CİRİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hacim
    • "Ateş olsa cirmi kadar yer yakar."
  2. Miktar, tutar, bölüm
    • "Şunun şurasında alacağımız bir lira. Adam başına ne düşer ki? Hiç vermese ne olur yani? Aramızda cirmini paylaşırız gider." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)

CİSİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Katı maddenin biçim almış durumu
  2. Gövde, beden, vücut
    • "Yataktaki örtülü cisim dertop olmuş şeklini, hareketsizliğini muhafaza ediyor." (Refik Halit Karay)

CİNLİ

  1. [sıfat] İçinde cinlerin olduğuna inanılan
    • "Annem bu apartmana cinli, perili diye ayak basmaz." (Halide Edip Adıvar)
  2. Öfkeli, sinirli (kimse)

CİHET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yön, yan, taraf
    • "Pencereden gelen bu şehir seslerinin cihetini bile tayin edemiyordu." (Peyami Safa)

CİHAR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Tavla oyununda dört sayısı

CİMRİ

  1. [sıfat] Elindeki parayı harcamaya kıyamayan, bitli, eli sıkı, ekti, hasis, kısmık, kibritçi, mıhsıçtı, nekes, pinti, sıkı, varyemez

CİĞER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Akciğerlerle karaciğerin ortak adı
    • "Oturmuş kumar oynar / Ah ciğerimin köşesi." (Halk türküsü)
    • "Mademki ... her baktığı insanın ciğerini dahi okuyordu, nasıl olup da etrafını saran mideci dalkavukların ikiyüzlülüğünü anlayamıyordu?" (Haldun Taner)
    • "Ben böylelerinin ciğerinin içini bilirim, dedi. Bu kız hanım ölürse belki beni alır diye ümitlendi." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Hayvanlarda akciğer, yürek ve karaciğerin oluşturduğu takım
  3. Yürek, iç

CİDAL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Savaşma, cenk
  2. Ağız kavgası, çekişme

CİDAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Duvar
  2. Zar

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü