Başında buy olan 25 kelime var. Buy ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde buy olan kelimeler listesine ya da sonu buy ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında buy bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BUYURGANLAŞMAK
BUYURGANLAŞMA
BUYURABİLMEK
BUYRUKÇULUK, BUYURABİLME, BUYURGANLIK, BUYURUCULUK
BUYURGANCA
BUYDURMAK, BUYRULMAK
BUYDURMA, BUYRUKÇU, BUYRULMA, BUYRULTU, BUYURGAN, BUYURMAK, BUYURUCU
BUYURMA, BUYURUŞ
BUYMAK, BUYRUK, BUYURU
BUYMA, BUYOT, BUYUR
B U Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
BU, UY
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BUYURGANLAŞMAK
-
-
[nsz]
Buyurgan duruma gelmek
-
[nsz]
Buyurgan duruma gelmek
- BUYURGANLAŞMA
-
-
[isim]
Buyurganlaşmak işi
-
[isim]
Buyurganlaşmak işi
- BUYURABİLMEK
-
-
[nsz]
Buyurma imkânı veya olasılığı bulunmak
-
[nsz]
Buyurma imkânı veya olasılığı bulunmak
- BUYRUKÇULUK
-
-
[isim]
Buyrukçu olma durumu
-
[isim]
Buyrukçu olma durumu
- BUYURUCULUK
-
-
[isim]
Buyurucu olma durumu
-
[isim]
Buyurucu olma durumu
- BUYURABİLME
-
-
[isim]
Buyurabilmek işi
-
[isim]
Buyurabilmek işi
- BUYURGANLIK
-
-
[isim]
Buyurgan olma durumu
-
[isim]
Buyurgan olma durumu
- BUYURGANCA
-
-
[zarf]
Buyurgana yakışır bir biçimde
-
[zarf]
Buyurgana yakışır bir biçimde
- BUYDURMAK
-
-
[-i]
Dondurmak, çok üşütmek
- "Diz boyu çamur, ince çadır, yüreği buyduran soğuk, keyfe yetmez." (Ayla Kutlu)
-
[-i]
Dondurmak, çok üşütmek
- BUYRULMAK
-
-
[nsz]
Buyurma işi yapılmak
-
[nsz]
Buyurma işi yapılmak
- BUYRULTU
-
-
[isim]
Sadrazam, vezir, beylerbeyi vb. yüksek devlet görevlileri tarafından yazılan buyruk
-
[isim]
Sadrazam, vezir, beylerbeyi vb. yüksek devlet görevlileri tarafından yazılan buyruk
- BUYURUCU
-
-
[isim]
Buyruk, emir veren kimse
-
[isim]
Buyruk, emir veren kimse
- BUYURMAK
-
-
[-i]
Bir şeyin yapılmasını veya yapılmamasını kesin olarak söylemek, emretmek
- "Ahlak sadece kötülük etmekten çekinmek değildir, başkalarının edecekleri kötülükleri de önlemeye çalışmayı buyurur." (Nurullah ataç)
- "Soldaki bahçeli kahveye buyur ettim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Söylemek, demek, düşüncesini bildirmek
- "Bir şey mi buyurdunuz?"
- "Çok doğru buyuruyorsunuz." (Falih Rıfkı Atay)
-
[-e]
Gelmek, gitmek, geçmek, girmek
- "Salona buyurmaz mısınız?" (Mithat Cemal Kuntay)
-
[-i]
Almak
- "Buyurunuz kahvenizi!" (Mehmet Emin Yurdakul)
-
[yardımcı fiil]
Etmek, eylemek
- "Size karşı derin hürmeti vardı, lütuf buyurur sorarsanız yalnızlığını hissetmez." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Bir şeyin yapılmasını veya yapılmamasını kesin olarak söylemek, emretmek
- BUYRUKÇU
-
-
Buyuran, emreden kimse
-
Buyuran, emreden kimse
- BUYURGAN
-
-
[sıfat]
Sık sık buyruk veren, buyruk verir gibi konuşan
- "Karısının buyurgan bilgiçliğine, yukardan ilgisine katlanabilmesi, artık son derece güç." (Atilla İlhan)
-
Kesin hüküm bildiren
- "Tümceyi sonlandıran buyurgan nokta yerine, sorulara açık, bitimsiz üç noktayı yeğlediklerini belirtmişti." (Tomris Uyar)
-
[sıfat]
Sık sık buyruk veren, buyruk verir gibi konuşan
- BUYRULMA
-
-
[isim]
Buyrulmak işi
-
[isim]
Buyrulmak işi
- BUYDURMA
-
-
[isim]
Buydurmak işi
-
[isim]
Buydurmak işi
- BUYURUŞ
- ...
- BUYURMA
-
-
[isim]
Buyurmak işi
-
[isim]
Buyurmak işi
- BUYMAK
-
-
[nsz]
Çok üşümek
-
Soğuktan donarak ölmek
-
[nsz]
Çok üşümek