Başında b olan 4 harfli 111 kelime var. B harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde b harfi olan kelimeler listesine ya da sonu b harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında b bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BİŞİ

  1. [isim] Çörek, tatlı bir ekmek türü

BEİS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Engel, uymazlık
    • "Seyyit Ali, Yani'ye planlarını üstünkörü anlatmakta beis görmedi." (Ömer Seyfettin)
  2. Kötülük, zarar

BLÖF

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İskambil oyunlarında elindeki kâğıtları olduğundan başka gösterme davranışı
    • "Pokerde blöf yakalama meraklısı idi." (Tarık Buğra)
    • "Komplo tertip edenlerin, meclise ve efkârıumumiyeye karşı, ordu ile yapmak istedikleri blöf meydana çıkarıldı." (Atatürk)
  2. Karşısında kişiyi yanıltarak veya yıldırarak bir işten caydırmak için söylenen asılsız söz veya takınılan aldatıcı tavır, kurusıkı
    • "Bu, bana bir blöften ziyade bir şantaj gibi görünüyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

BUĞU

  1. [isim] Su buharı
    • "İçimde buz gibi bir buğu, gittikçe yayılarak beni ürperte ürperte öldürmeye çalışıyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Soğuk bir cisim üzerinde ince bir tabaka durumunda yoğunlaşmış sıvı
    • "Biz bile kendimizi en sadık bir aynada görmek istesek nefesimizin buğusu aynamızı bulandırır." (Abdülhak Şinasi Hisar)

BANT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yapılış özelliğine göre sarma, yapıştırma vb. işlerde kullanılan düz, ensiz, yassı bağ, şerit, izole bant
  2. Yara üzerine yapıştırılan özel olarak hazırlanmış ilaçlı küçük şerit
  3. Ses alma aygıtlarında seslerin kaydı için kullanılan manyetik oksitli plastik veya selüloz şerit

BURU

  1. [isim] Sancı, buruntu

BALO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Danslı ve özel giysili gece eğlencesi
    • "O zaman nişan balosu falan yoktu, olsa da şoförün balosu mu olur?" (Aka Gündüz)
    • "İki ay sonra sahici bir balo vereceğiz." (Halide Edip Adıvar)

BEKA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kalıcılık, ölmezlik
    • "Memleketin, devletin bekası senin elinde..." (Ömer Seyfettin)

BİRİ

  1. [zamir] Bir tanesi
    • "Vagonun birine binip bölmelerden birine yerleşti." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Bilinmeyen bir kimse
    • "İhtimal hırsız Eşref'in hayranlarından biriydi." (Orhan Seyfi Orhon)
  3. Yüklem durumunda olan bir ad tamlamasının belirtileni olarak kullanıldığında belirtenin hor görüldüğünü anlatan bir söz
    • "Kendisi vaktiyle arabacının biri idi."

BLUZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Vücudun üst bölümüne giyilen, genellikle ince kumaştan yapılan veya iplikten örülen kadın giysisi
    • "Sarı renkte incecik bir örme bluz giymiş." (Refik Halit Karay)

BANİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kurucu (kimse)
  2. Yapan, kuran (kimse)
    • "Köprünün banisi, her geçen yolcudan bir baç alırmış." (Ömer Seyfettin)

BOYA

  1. [isim] Renk vermek, dış etkilerden korumak için eşyanın üzerine sürülen veya içine katılan renkli madde
    • "Tırnaklarının boyasını beğenmiyorum." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Hiç boya kullanmaz, az pudra sürerdi." (Peyami Safa)
    • "Kimi kirpiklerine boya sürüyordu." (Refik Halit Karay)
    • "Kıpkızıl bir boya çektin odanın her yerine." (Mehmet Akif Ersoy)
  2. Resim yapmak için kullanılan kuru, sulu veya yağlı boya
  3. Aldatıcı görünüş
  4. Yazmak için kullanılan mürekkep

BİNİ

  1. [isim] Binme işi
    • "Bu hayvan biniye gelmez."
  2. Kapı, dolap vb. şeylerin, kanatları kapandığında kalan aralığı örtebilmek için bu kanatların kenarına çakılan çıta

BANA

  1. [zarf] Ben zamirinin yönelme durumu ekli biçimi
    • "Bana bak, karışmam sonra!"
    • "Bu yaptığını babana söylemezsem bana da adam demesinler."
    • "Daha nice manevi trenlerimizi yıllar yılı taşlayanlar var da bana mısın demiyoruz." (Haldun Taner)

BİNA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yapı
    • "Yalı, çok pencereli, iki katlı, yayvan bir binadır." (Burhan Felek)
  2. Arapça fiil çatısını konu edinen bilim ve kitap
    • "Benim oğlum bina okur, döner döner yine okur."
    • "Düşüncelerini ne üzerine bina ediyorsun."
  3. Çatı

BEZE

  1. [isim] Yara veya çıban sebebiyle vücudun herhangi bir yerinde oluşan şişkinlik, gudde

BOZA

  1. [isim] Arpa, darı, mısır, buğday vb. tahılların hamurunun ekşitilmesiyle yapılan koyuca, tatlı veya mayhoş içecek

BARK

  1. [isim] "Ev, mülk, aile, çoluk çocuk" anlamlarındaki ev bark birleşik sözünde geçen bir söz

BATI

  1. [isim] Yeryüzündeki başlıca dört yönden güneşin battığı yön, günindi, garp, doğu karşıtı
    • "En batıda sarı, iki yüksek tepeli bir dağ." (Halide Edip Adıvar)
  2. Bulunulan yere göre güneşin battığı yönde olan bölge, garp
  3. Güneşin 22 Martta ve 23 Eylülde battığı nokta

BAKS

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Gemiye hayvan yüklerken kullanılan sandık

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü