Sonunda az olan 8 harfli 33 kelime var. AZ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde az olan kelimeler listesine ya da başında az olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CİLVEBAZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Cilveli
- "Hiç ister miyim ben eli nimetli efendiciğimi kaptırayım o cilvebazlara?" (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Cilveli
- METASTAZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yayılma
-
[isim]
Yayılma
- SIKILMAZ
-
-
[sıfat]
Sıkılması olmayan, utanmaz, yüzsüz
-
[sıfat]
Sıkılması olmayan, utanmaz, yüzsüz
- ARLANMAZ
-
-
[sıfat]
Utanmaz, sıkılmaz
-
[sıfat]
Utanmaz, sıkılmaz
- BAŞPAPAZ
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Bazı kiliselerin papazlarına, öteki papazlara göre bir üstünlük veren unvan
-
[isim]
Bazı kiliselerin papazlarına, öteki papazlara göre bir üstünlük veren unvan
- UZLAŞMAZ
-
-
[sıfat]
Uzlaşmayan, uzlaşma yanlısı olmayan
- "Uzlaşmaz bir tutum."
-
[sıfat]
Uzlaşmayan, uzlaşma yanlısı olmayan
- BOŞBOĞAZ
-
-
[sıfat]
Saklanması gereken şeyleri söyleyiveren, sır saklayamayan, geveze
- "O kadar boşboğaz çocuk arasında da vakayı bir sır olarak saklamak güçtü." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Yerli yersiz konuşan kimse
-
[sıfat]
Saklanması gereken şeyleri söyleyiveren, sır saklayamayan, geveze
- HAYALBAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hayalci, hayalî
- "Bazı meddahlar da Karagöz oynatmış, şahbaz, hayalbaz veya hayalî isimleriyle yaşadıktan sonra temaşa hayatımızdan el etek çekmişlerdir." (Samiha Ayverdi)
-
[isim]
Hayalci, hayalî
- DÜZENBAZ
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[sıfat]
Hile yoluyla aldatan, hile yapan
-
[sıfat]
Hile yoluyla aldatan, hile yapan
- SIKBOĞAZ
-
-
[isim]
Bir şey yaptırmak için "birini zorlamak, baskı yapmak" anlamlarına gelen sıkboğaz etmek deyiminde geçer
- "Sen bizi sıkboğaz ediyorsun diyorum yani bu işi yarına bıraksak ha..." (Muammer İzgü)
-
[isim]
Bir şey yaptırmak için "birini zorlamak, baskı yapmak" anlamlarına gelen sıkboğaz etmek deyiminde geçer
- TAŞINMAZ
-
-
Taşınamayan
-
[isim]
Ev, tarla vb. taşınamayan mülk, gayrimenkul
-
Taşınamayan
- FRAMBUAZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ahududu
-
[isim]
Ahududu
- DARBOĞAZ
-
-
[isim]
Piyasalarda üretimin, kredilerin, döviz imkânlarının, sürümün, ham madde arzının ve malzeme stoklarının gereksinim düzeyi altına düştüğü sıkıntılı durum
-
Toplumun, çözümlenmesinde güçlüklerle karşılaştığı bunalımlı durum
-
[isim]
Piyasalarda üretimin, kredilerin, döviz imkânlarının, sürümün, ham madde arzının ve malzeme stoklarının gereksinim düzeyi altına düştüğü sıkıntılı durum
- SİHİRBAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyücü
-
[isim]
Büyücü
- DİYAKLAZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çatlak
-
[isim]
Çatlak
- İSTİKRAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ödünç alma, borçlanma
-
[isim]
Ödünç alma, borçlanma
- KATAKLAZ
- ...
- ORTOKLAZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dik açı biçiminde ayrıtları olan, billurları parça hâlinde dilinen bir çeşit potasyum feldspat, ortoz
-
[isim]
Dik açı biçiminde ayrıtları olan, billurları parça hâlinde dilinen bir çeşit potasyum feldspat, ortoz
- MADRABAZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Hayvan, balık, sebze, meyve vb. yiyecekleri yerinden getirerek toptan satan kimse
-
[sıfat]
Hile yapan, hileci
- "... bunlar kusurlu, adi camlardır, köy evi camları! Madrabazlar böylelerini köylere satarlar." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Hayvan, balık, sebze, meyve vb. yiyecekleri yerinden getirerek toptan satan kimse
- TİRENDAZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Ok atan
-
Becerikli, elinden iş gelir
- "Tirendaz bir ev hanımı."
-
Temiz ve zarif giyinmiş
-
[sıfat]
Ok atan