Sonunda at olan 7 harfli 132 kelime var. AT ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde at olan kelimeler listesine ya da başında at olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- APARKAT
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Boksta bükük kolla aşağıdan yukarıya doğru çeneye atılan yumruk
-
[isim]
Boksta bükük kolla aşağıdan yukarıya doğru çeneye atılan yumruk
- TESİSAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Belli bir işin sağlanmasına yardım eden araçların uygun yerlere döşenmesi veya döşenen bu araçların tümü, döşem
- "Kalorifer tesisatı."
-
[isim]
Belli bir işin sağlanmasına yardım eden araçların uygun yerlere döşenmesi veya döşenen bu araçların tümü, döşem
- SAFAHAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Evreler, safhalar
-
[isim]
Evreler, safhalar
- İKTİSAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ekonomi
- "Biraz iktisat yapmaya mecburum." (Refik Halit Karay)
-
Tutum
-
[isim]
Ekonomi
- ZUHURAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gerçekleşeceği düşünülmeyen, hesapta olmayan, umulmadık, olağan dışı olgular
- "Benim oraya gitmem zuhurata bağlıdır."
-
[isim]
Gerçekleşeceği düşünülmeyen, hesapta olmayan, umulmadık, olağan dışı olgular
- HAREKAT
- ...
- HATIRAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anılar, andaç
-
[isim]
Anılar, andaç
- SİLİKAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yapı malzemesi olarak kullanılan cam, çimento, tuğla vb. maddelerin birleşiminde bulunan, silisik asidin bazlarla birleşerek oluşturduğu tuz
-
[isim]
Yapı malzemesi olarak kullanılan cam, çimento, tuğla vb. maddelerin birleşiminde bulunan, silisik asidin bazlarla birleşerek oluşturduğu tuz
- ZİHAYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Canlı, neşeli, dinç
- "Fakat ben, bilakis o kadar zihayat, o kadar zinde ve faal idim ki..." (Ömer Seyfettin)
-
Canlı, neşeli, dinç
- KALAFAT
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Geminin kaplama tahtaları arasını üstüpü ile doldurup ziftleyerek su geçirmez duruma getirme işi
- "Kalafatın tokmak gürültüsü ve denize uzayan zift kokusu arasından yol aldım ve tenha yollara saptım." (Halikarnas Balıkçısı)
-
Aşağısı dar, yukarısı geniş bir çeşit yeniçeri başlığı
-
Osmanlı İmparatorluğu'nda vezir veya yüksek mevkide devlet adamlarının giydikleri bir başlık
-
Onarma, tamir etme
-
[isim]
Geminin kaplama tahtaları arasını üstüpü ile doldurup ziftleyerek su geçirmez duruma getirme işi
- VARİDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Gelirler
- "Bayraktar Çiftliğinden ayda beş bin lira geçiyor eline! Han hamam varidatı ayrı." (Atilla İlhan)
-
Gelirler
- ITTIRAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birbirini izleme, birbiri arkasından gelme, düzenli sıralanma
-
[isim]
Birbirini izleme, birbiri arkasından gelme, düzenli sıralanma
- HAMAKAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ahmaklık
- "... misafirperverliğinizi fazlasıyla suistimal etmiş hâldeyim, bendeki kafa kafa mı, hamakat kutusu..." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Ahmaklık
- MÜSAVAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Eşitlik, denklik
- "Hürriyet, müsavat diye herkesin ağzına bir parmak bal çaldılar." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Eşitlik, denklik
- MASNUAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sanatla yapılmış şeyler, sanat eserleri
-
Aslı olmayan şeyler, yapma ve düzme şeyler
-
[isim]
Sanatla yapılmış şeyler, sanat eserleri
- FERAGAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hakkından kendi isteğiyle vazgeçme
- "Beni çıkardığı tahtımdan arzumla feragat edeceğim." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Hakkından kendi isteğiyle vazgeçme
- İRTİDAT
- ...
- RUHİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ruh bilimi, psikoloji
- "Ben Avrupa'nın püriten papazlarıyla rekabet eden ruhiyat büyücülerinden değilim." (Peyami Safa)
-
[isim]
Ruh bilimi, psikoloji
- TEOKRAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Teokrasiye dayanan iktidar sahibi kimse
-
[isim]
Teokrasiye dayanan iktidar sahibi kimse
- İFRAZAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vücuttan çıkan kan, irin, ter vb. şeyler, salgılar
-
[isim]
Vücuttan çıkan kan, irin, ter vb. şeyler, salgılar