Başında ak olan 6 harfli 42 kelime var. Ak ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ak olan kelimeler listesine ya da sonu ak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ak bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

AKITIŞ

  1. [isim] Akıtma işi veya biçimi

AKÇELİ

  1. [sıfat] Paraya bağlı, parayla ilgili, mali
    • "Akçeli haklar."

AKSATA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Alışveriş, ahzüita
    • "Şarap satacağım, ben aksatama bakarım." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

AKSONA

  1. [isim] Vurgun hastalığına karşı uygulanan emniyet durakları

AKTRİS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kadın oyuncu
    • "Matmazel, sizin mükemmel bir aktris olduğunuzu işitiyorum." (Peyami Safa)

AKIMCI

  1. [isim] Belli bir akıma bağlı kişi
    • "Akımcı ve kuramcılar."

AKSEKİ
...
AKASYA

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Baklagillerden, sıcak iklimlerde birçok çeşidi yetişen ve tanen, zamk, boya vb. maddelerin yapımında kullanılan bir ağaç (Acacia)
  2. Baklagillerden, yurdumuzda yetişen bir süs ve gölge ağacı, salkım ağacı, yalancı akasya (Robinia pseudoacacia)

AKITMA

  1. [isim] Akıtmak işi
  2. Hayvanların, özellikle atların alınlarında bulunan ve burunlarına doğru uzanan beyaz leke
  3. Un, süt, yağ, yumurta, şeker veya pekmezle yoğrularak cıvık bir duruma getirilen hamurun kızgın sac üzerinde pişirilmesiyle yapılan bir çeşit tatlı
  4. Enli bilezik

AKDARI

  1. [isim] Darı

AKINTI

  1. [isim] Akma işi
    • "Musluğun akıntısı bir türlü kesilemedi."
    • "Ancak bugün anlıyoruz ki Mithat Paşa'dan beri o kırkyıllık davada beyhude akıntıya kürek çekmişiz." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Havanın veya suyun herhangi bir yöne doğru yer değiştirmesi, akım, cereyan
    • "Bataklıklardan kurtulduktan sonra, akıntıyı takip ederek bir köye giriyordum." (Ömer Seyfettin)
  3. Eğiklik, eğim, meyil
    • "Bu damın akıntısı az gelmiş."
  4. Çam türü ağaçlarda bulunan reçinenin eriyerek akması olayı
  5. Sıvı yapıştırıcıların ağaç yüzeylerine gereğinden çok sürülmesi ile oluşan durum
  6. Hastalık sebebiyle vücudun herhangi bir yerinden sulu madde akması
    • "Ertesi sabah, sol kulağımda ağrı ile beraber akıntı başladı." (Reşat Nuri Güntekin)

AKSAMA

  1. [isim] Aksamak işi
    • "Aradan yedi sekiz ay geçmiş, hiç aksama olmamıştı ödemelerde." (Yusuf Ziya Ortaç)

AKARSU

  1. [isim] Yeryüzünde, yer altında belirli bir yatak içinde, eğim boyunca sürekli veya zaman zaman akan su
    • "Cevapları pek açık ve akarsu gibi idi." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Tek sıra elmastan gerdanlık

AKTÜER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İstatistiklere dayanarak sigorta primlerini, risklerini hesaplayan kimse

AKTÜEL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Güncel
  2. Edimsel

AKIŞLI

  1. [sıfat] Akışı olan

AKIŞMA

  1. [isim] Akışmak işi
  2. Kulağa hoş gelen veya kolayca söylenen seslerin özelliği

AKRABA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kan veya evlilik yoluyla birbirine bağlı olan kimseler, hısım
    • "Geceleyin, babam, amcam, akrabamız, hepsi istasyonda idiler." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Oluşma yönünden aynı kaynağa dayanan şeyler
    • "Akraba diller."
  3. Biri, diğerinin doğurduğu sonuç veya olgular
    • "Zulüm zorbalıkla akrabadır."

AKITAÇ
...
AKIBET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir iş veya durumun sonu, sonuç
    • "Sen akıbetini pek hak etmemişe benziyorsun." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Ben Kristof Kolomb'un akıbetine uğramak istemiyorum." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [zarf] Sonunda, önünde sonunda
    • "Akıbet, iş düzelecek."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü