Başında ak olan 5 harfli 36 kelime var. Ak ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ak olan kelimeler listesine ya da sonu ak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ak bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

AKÇIL

  1. [sıfat] Rengini atmış, ağarmış, içinde ak renk bulunan
    • "Buruşuk, akçıl donlu bir bedevi." (Refik Halit Karay)

AKONT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir borca karşılık, hesabı daha sonra görülmek üzere yapılan kısmi ödeme

AKTAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Baharat veya güzel kokular satan kimse veya dükkân
  2. İğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt, tütün vb. satılan dükkân

AKŞIN

  1. [sıfat] Kıllarında ve gözlerinde, bazen de derisinde doğuştan boya maddesi bulunmadığı için her yanı ak olan (hayvan veya insan), çapar, albinos

AKEMİ

  1. [isim] İki elemanlı mermer yapıştırıcısı

AKTAŞ

  1. [isim] Lüle taşı

AKSON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sinir uyarmalarını sinir hücresinden ileriye uzatmaya yarayan, sinir hücrelerinin uzantılarından en belirli ve uzun olanı

AKRAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yaş, meslek, toplumsal durum vb. bakımından birbirine eşit olanlardan her biri, boydaş, taydaş, öğür
    • "Babası silik, adsız bir berberken çocuk bütün akranlarını çekerek dükkânını canlandırdı." (Necati Cumalı)

AKSAK

  1. [sıfat] Aksayan, hafifçe topallayan
  2. İyi gitmeyen, iyi işlemeyen
    • "İşin aksak yönü."
  3. [isim] Türk müziğinde kıvrak bir usul
  4. [isim] Eski Yunan ve Latin şiir ölçüsünde, sondan bir önceki hecesi kısa olacak yerde uzun olan dize

AKORT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir çalgıda doğru ses vermesi için yapılan ayar, düzen
  2. Armoniyi sağlayan seslerin birleşmesi
  3. Uyum

AKİLE
...
AKBAŞ

  1. [isim] Yazın kutup bölgelerinde yaşayan, kışın ılık kıyılara göçen, kısa ve ince gagalı, siyah bacaklı bir tür yabani kuş, deniz kazı (Bemicla)

AKTÖR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Erkek oyuncu
    • "Bir tiyatro kumpanyasında aktör oldum." (Halide Edip Adıvar)
  2. Olduğundan başka türlü görünen kimse

AKDUT

  1. [isim] Beyaz renkte olan dut

AKVAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kavimler

AKSAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kısımlar

AKKÖY
...
AKLIK

  1. [isim] Ak olma durumu
    • "Ocaktan aklığını yitirmiş bir bezle döndü, yeni gelenin masasını sildi." (Rıfat Ilgaz)
  2. Kadınların makyaj için yüzlerine sürdükleri beyaz bir sıvı, düzgün

AKMAK

  1. [-den] Sıvı maddeler veya çok ince taneli katı maddeler bir yerden başka bir yere doğru gitmek
    • "Eskiden Sakarya, bu köprünün altından akarmış." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "İçeriğin nasıl aktarılacağına dikkat etmiş, dilin olanaklarını akarına bırakmıştır." (Selim İleri)
    • "Ebediyete akıp giden her on senede..." (Atatürk)
  2. Bu gibi maddeler aşağıya, yere düşmek
    • "Üstünden sular akıyor."
  3. Sıvı bir madde bir yerden çıkmak
  4. [nsz] Bir kap veya bir yer, içindeki veya üstündeki sıvıyı sızdırmak
    • "Kova akıyor. Dam akıyor."
  5. [-e] Art arda ve toplu olarak gitmek
    • "Öfkeli insanlar, el ele, omuz omuza Taksim'e doğru akıyorlardı." (Yusuf Ziya Ortaç)
  6. [nsz] Kumaş yıpranıp iplikleri erimeye başlamak
    • "... çarşafın kumaşı da yer yer akmış, buruşmuştu." (Refik Halit Karay)
  7. [nsz] Boya birbirine karışmak
  8. [-le] Sürüp gitmek
    • "Nedim divanında bir kaside vardır, müjgân üstüne, hicran üstüne, umman üstüne kafiyeleri ve redifleriyle akar." (Yahya Kemal Beyatlı)
  9. [nsz] Zaman çabuk geçmek
  10. [nsz] Karışmak, katılmak
  11. [nsz] Çabucak savuşmak, ortadan kaybolmak

AKPAS

  1. [isim] Lahana, turp, şalgam, karnabahar vb. bitkilerin kök dışındaki bütün bölgelerine yerleşebilen, özellikle semizotugillerde karşılaşılan yosunumsu mantar (Albugo candida)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü