Sonunda adi olan 17 kelime var. ADİ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde adi olan kelimeler listesine ya da başında adi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
GAYRİİRADİ
İKTİSADİ, MÜTEMADİ
BAĞDADİ, ŞEDDADİ
MİLADİ, MÜNADİ, PARADİ, TEMADİ, VİLADİ
ABADİ, İDADİ, İRADİ
BADİ, HADİ, VADİ
ADİ
A D İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ADİ
2 Harfli Kelimeler
AD, İD
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GAYRİİRADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İstençsiz
-
[sıfat]
İstençsiz
- MÜTEMADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Sürekli, aralıksız
- "Karadeniz limanlarından Ankara'ya doğru mütemadi bir akın var." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Sürekli, aralıksız
- İKTİSADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Ekonomik
- "İktisadi düşünceler hâlâ devlet adamlarımızın resmî beyanlarında yer bulmaktadır." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Ekonomik
- BAĞDADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Ağaç direkler üzerine çakılmış çıtalara sıva vurularak yapılan (duvar veya tavan)
- "Eski bir deponun ön tarafında, depodan bağdadi bölmelerle ayrılmış harap bir odaydı, işe başladığım zaman yazıhanem." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Yapılarda kullanılan çıta
-
[isim]
0,0501 g olan ağırlık ölçü birimi
-
[sıfat]
Ağaç direkler üzerine çakılmış çıtalara sıva vurularak yapılan (duvar veya tavan)
- ŞEDDADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çok büyük ve sağlam (yapı)
- "İşte dedi, şeddadi bir bina örneği." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Çok büyük ve sağlam (yapı)
- PARADİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir tiyatroda en üst balkon
-
[isim]
Bir tiyatroda en üst balkon
- MÜNADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kamuya duyurulmak istenilen şeyleri yüksek sesle haber vermeyi iş edinmiş olan kimse
-
[isim]
Kamuya duyurulmak istenilen şeyleri yüksek sesle haber vermeyi iş edinmiş olan kimse
- MİLADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Milada dayanan, milatla ilgili olan
-
[sıfat]
Milada dayanan, milatla ilgili olan
- VİLADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Doğuştan (olan)
-
[sıfat]
Doğuştan (olan)
- TEMADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sürme, sürüp gitme, uzama
- "Bir zevk, bir lezzet temadi ederse artık fark olunmamaya başlar." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Sürme, sürüp gitme, uzama
- İRADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
İstençli
-
İstençli
- ABADİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Açık saman renginde, ipekten yapılan, yarı mat, kalınca bir tür yazı kâğıdı
-
[isim]
Açık saman renginde, ipekten yapılan, yarı mat, kalınca bir tür yazı kâğıdı
- İDADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Lise derecesindeki okul
-
[isim]
Lise derecesindeki okul
- VADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İki dağ arasındaki çukurca arazi veya geçit, koyak
- "Vadinin hemen kıyı başında idi ve çevresinde beş karaltı vardı." (Tarık Buğra)
- "Musahabe bu vadiye dökülünce tekrar karışmak ihtiyacını duydum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Alan, yol, tarz
- "... münakaşa kızışınca lakırtıyı hemen meslek bakımından çok zararlı bir vadiye yani şahsiyata sürüklediklerini hatırlarız." (Burhan Felek)
-
[isim]
İki dağ arasındaki çukurca arazi veya geçit, koyak
- HADİ
-
-
[ünlem]
Haydi
-
[ünlem]
Haydi
- BADİ
-
-
[isim]
Ördek
- "Hani biz bir çayırda arabayla geçerken bir boğa çıkageldi, köylü korkudan nasıl badi badi koşmaya başlamıştı?" (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Ördek
- ADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Değersiz, kötü, sıradan, hiçbir özelliği olmayan
- "Sonra redingot devri geldi ve redingot içinden yarı uşak, yarı kapı kulu, riyakâr, adi bir nesil türedi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Aşağılık, bayağı, alçak
- "Bunlar çok adi ve fena insanlardı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Değersiz, kötü, sıradan, hiçbir özelliği olmayan