Başında fe olan 7 harfli 35 kelime var. Fe ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde fe olan kelimeler listesine ya da sonu fe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında fe bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FERİŞTE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Melek
-
[isim]
Melek
- FETTANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Cilveli, gönül alıcı (kadın)
- "O öyle bir fettanedir ki pisliği, rüküşlüğü bile yakışır haspaya ... güzelliğine, inceliğine halel getirmez." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Cilveli, gönül alıcı (kadın)
- FENALIK
-
-
[isim]
Kötülük, şer
- "Bu alçaklar sana her fenalığı yapabilirler." (Aka Gündüz)
- "Bilmeyerek sütnineciğime ve kendime büyük bir fenalık etmiştim." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Ben biraz fenalık geçirdim de eczaneden rica ettik." (Burhan Felek)
-
Rahatsızlık veren şey
- "Fenalık iki tarafın ağaçlık, sık orman oluşu..." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Kötülük, şer
- FERAHLI
- ...
- FENERCİ
-
-
[isim]
Fener yapan veya satan kimse
-
Deniz feneri bekçisi
-
Sokak fenerlerini yakan kimse
-
[isim]
Fener yapan veya satan kimse
- FERASET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anlayış, seziş, sezgi
- "Diplomatça bir ferasetle söylemek istediğini anlayıveriyordum." (Aka Gündüz)
-
Zekâ
-
[isim]
Anlayış, seziş, sezgi
- FETHİYE
- ...
- FENOMEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Olay
- "Güneşin batıdan doğması gibi olağanüstü bir fenomen sayılmalıdır bu." (Haldun Taner)
-
Görüngü
-
[isim]
Olay
- FERMUAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Giysi, çanta vb. yerlerde kullanılan, karşılıklı dişler ve bunların üzerinde yürüyen kapatıcıdan oluşan düzenek, cırcır, carcur
-
[isim]
Giysi, çanta vb. yerlerde kullanılan, karşılıklı dişler ve bunların üzerinde yürüyen kapatıcıdan oluşan düzenek, cırcır, carcur
- FERSUDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Eskimiş, yıpranmış, aşınmış
-
[sıfat]
Eskimiş, yıpranmış, aşınmış
- FELSEFE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Varlığın ve bilginin bilimsel olarak araştırılması
- "Felsefe diliyle söylersek her ozan bir fenomendir yani olgudur." (Necati Cumalı)
- "Sana su şehirlerinin felsefesini yaptım." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Bir bilimin veya bilgi alanının temelini oluşturan ilkeler bütünü
- "Tarih felsefesi. Hukuk felsefesi."
- "Saldırmak onun içgüdülerinden biridir ve yöntemi çekiçle felsefe yapmaktır." (Salâh Birsel)
-
Bir filozofun, bir felsefe okulunun, bir çağın öğretisi
- "Sokrates felsefesi."
-
Dünya görüşü
- "Yargılarınızı, felsefenizi kendinize saklayıp oyununuza tek özdeyiş katmayacaksınız." (Haldun Taner)
-
Bir konuda soyut düşünüş
- "Uzun felsefelerden sonra Mediha'yı benden çok sevdiğini anlatıyor." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Varlığın ve bilginin bilimsel olarak araştırılması
- FENERLİ
-
-
[sıfat]
Feneri olan
- "Kapısı kırmızı fenerli bir evin önünde durmuşlardı." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Feneri olan
- FEMİNEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Kadınsı
-
[sıfat]
Kadınsı
- FERİBOT
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Arabalı vapur
-
[isim]
Arabalı vapur
- FEDAKAR
- ...
- FERMENT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Maya (I)
-
[isim]
Maya (I)
- FEVVARE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Fıskiye
-
[isim]
Fıskiye
- FEHAMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyüklük, ululuk
-
Değer
-
[isim]
Büyüklük, ululuk
- FEVERAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Fışkırma, kaynama
- "Beni dinlemeden öyle feveran etme ... hiddetlenme!" (Ercüment Ekrem Talu)
-
Birdenbire öfkelenme, köpürme, parlama
- "Sabırlı olmak, parlamamak, duygusal feveranlardan uzak kalmak hassası da bizde çok eksik." (Haldun Taner)
-
[isim]
Fışkırma, kaynama
- FESAHAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anlatışta düzgünlük ve açıklıkla birlikte amaca uygunluk
- "Edebî lisanı o zamanki fesahatine ve tabiatına göre güzelleştirdiler." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Anlatışta düzgünlük ve açıklıkla birlikte amaca uygunluk