Sonunda damak olan 87 kelime var. DAMAK ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde damak olan kelimeler listesine ya da başında damak olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BANGIRDAMAK, BINGILDAMAK, ÇANGIRDAMAK, ÇINGIRDAMAK, CUMBULDAMAK, CUMBURDAMAK, DANGIRDAMAK, ŞANGIRDAMAK, ŞINGIRDAMAK, TANGIRDAMAK, TINGILDAMAK, TINGIRDAMAK, ZANGIRDAMAK, ZINGILDAMAK, ZINGIRDAMAK
BABILDAMAK, ÇAĞILDAMAK, ÇAKILDAMAK, ÇATILDAMAK, ÇATIRDAMAK, CAYIRDAMAK, CAZIRDAMAK, CIRILDAMAK, ÇITIRDAMAK, CIVILDAMAK, CIYIRDAMAK, CIZILDAMAK, CIZIRDAMAK, COZURDAMAK, FIKIRDAMAK, FISILDAMAK, FIŞILDAMAK, FIŞIRDAMAK, FOKURDAMAK, FOSURDAMAK, FOŞURDAMAK, GACIRDAMAK, GICIRDAMAK, GIĞILDAMAK, GUCURDAMAK, GURULDAMAK, HARILDAMAK, HAŞIRDAMAK, HIRILDAMAK, HIŞILDAMAK, HIŞIRDAMAK, HOMURDAMAK, HORULDAMAK, KAKIRDAMAK, KIKIRDAMAK, KIMILDAMAK, KIPIRDAMAK, KITIRDAMAK, KUĞURDAMAK, LIKIRDAMAK Devamını Görüntüle
IŞILDAMAK, UĞULDAMAK
BAĞDAMAK, HAYDAMAK, YORDAMAK
BUDAMAK
ADAMAK
DAMAK
A A D K M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
DAMAK
4 Harfli Kelimeler
ADAK, ADAM, AKAD, AKMA, DAMA, KAMA
3 Harfli Kelimeler
ADA, AKA, AMA, DAM, KAM
2 Harfli Kelimeler
AD, AK, AM, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ZANGIRDAMAK
-
-
[nsz]
Güçlü bir ses çıkararak titremek veya sallanmak
- "Gevşemiş çerçeveler, dışarıdan yumrukla vuruluyormuş gibi zangırdar." (Peyami Safa)
-
[nsz]
Güçlü bir ses çıkararak titremek veya sallanmak
- ÇINGIRDAMAK
-
-
[nsz]
Çıngırak sesi çıkarmak
- "Caz alabildiğine çıngırdıyor, gümbürdüyor, garsonlar sağa sola seğiriyor." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Çıngırak sesi çıkarmak
- ZINGIRDAMAK
-
-
[nsz]
Zangırdamak
-
[nsz]
Zangırdamak
- BINGILDAMAK
-
-
[nsz]
Et ve sıvı yumuşaklık veya şişmanlık sebebiyle oynamak, titremek
-
[nsz]
Et ve sıvı yumuşaklık veya şişmanlık sebebiyle oynamak, titremek
- ŞINGIRDAMAK
-
-
[nsz]
Küçük şeyler bir yere çarpıp düşerken veya birbirine değerken çınlama sesi çıkarmak
- "Arabayı koştururken boyunlarındaki ziller güzel şıngırdıyordu atların." (Reşat Enis)
-
[nsz]
Küçük şeyler bir yere çarpıp düşerken veya birbirine değerken çınlama sesi çıkarmak
- CUMBURDAMAK
-
-
[nsz]
"Cumburtu" sesi çıkarmak
-
[nsz]
"Cumburtu" sesi çıkarmak
- CUMBULDAMAK
-
-
[nsz]
Bir kabın içinde çalkalanıp ses çıkarmak
-
[nsz]
Bir kabın içinde çalkalanıp ses çıkarmak
- TINGIRDAMAK
-
-
[nsz]
Metal nesneler kuru bir ses çıkarmak
-
[nsz]
Metal nesneler kuru bir ses çıkarmak
- TANGIRDAMAK
-
-
[nsz]
Madenî şeyler kuru ve gürültülü ses çıkarmak
-
[nsz]
Madenî şeyler kuru ve gürültülü ses çıkarmak
- ÇANGIRDAMAK
-
-
[nsz]
Düşerek veya birbirine çarparak gürültü çıkarmak
-
[nsz]
Düşerek veya birbirine çarparak gürültü çıkarmak
- BANGIRDAMAK
-
-
[nsz]
Öfkelenerek yüksek sesle bağırıp çağırmak, bangır bangır bağırmak
-
[nsz]
Öfkelenerek yüksek sesle bağırıp çağırmak, bangır bangır bağırmak
- ŞANGIRDAMAK
-
-
[nsz]
Tabak, bardak vb. bir yere veya birbirine çarparken, kırılırken gürültülü ve çınlayıcı ses çıkarmak
-
[nsz]
Tabak, bardak vb. bir yere veya birbirine çarparken, kırılırken gürültülü ve çınlayıcı ses çıkarmak
- TINGILDAMAK
-
-
[nsz]
Tıngırdamak
-
[nsz]
Tıngırdamak
- DANGIRDAMAK
-
-
[nsz]
Yüksek sesle, bağıra bağıra konuşmak
- "Dağ deyip dangırdama, dağın sahibi vardır."
-
[nsz]
Yüksek sesle, bağıra bağıra konuşmak
- ZINGILDAMAK
-
-
[nsz]
Zangırdamak
-
[nsz]
Zangırdamak
- FISILDAMAK
-
-
[-i]
Başkalarının duyamayacağı kadar alçak sesle konuşmak, fıslamak
- "Savcı, kumandanın kulağına birkaç kelime fısıldadı." (Aka Gündüz)
-
[-i]
Başkalarının duyamayacağı kadar alçak sesle konuşmak, fıslamak
- HIŞIRDAMAK
-
-
[nsz]
Kâğıt, kumaş, kuru yaprak vb. nesneler birbirlerine sürtünürken, buruşturulurken "hışır" diye ses çıkarmak
- "Tepemizdeki çınarın yaprakları ılık bir rüzgârla tatlı tatlı hışırdıyordu." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Kâğıt, kumaş, kuru yaprak vb. nesneler birbirlerine sürtünürken, buruşturulurken "hışır" diye ses çıkarmak
- VIZILDAMAK
-
-
[nsz]
"Vız" diye ses çıkarmak
-
Hafif sesle ve bezdirici biçimde yakınmak, sızlanmak
- "Beni gönderecektin değil mi büyük hanım? diye vızıldadığı zaman ümidini kıracak bir şey söylemiyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[nsz]
"Vız" diye ses çıkarmak
- FOKURDAMAK
-
-
[nsz]
Fokur fokur ses çıkararak kaynamak
-
[nsz]
Fokur fokur ses çıkararak kaynamak
- KITIRDAMAK
-
-
[nsz]
"Kıtır" diye ses çıkmak
- "Şoför doğruldu, gerindi, kemikleri kıtırdadı." (Aka Gündüz)
-
[nsz]
"Kıtır" diye ses çıkmak