Sonunda at olan 5 harfli 99 kelime var. AT ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde at olan kelimeler listesine ya da başında at olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AT, TA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BADAT

  1. [isim] Birleşikgillerden, şekeri çok, bir tür yer elması

EFRAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bireyler, fertler
  2. Erler, erat

HİLAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kaftan

SUVAT

  1. [isim] Hayvan suvaracak yer

POMAT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yağlı ve kokulu merhem

SONAT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir veya iki çalgı için yazılmış, üç veya dört bölümden oluşan müzik eseri

MİRAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ayna

CİHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Din uğruna yapılan savaş

EVLAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir kimsenin oğlu veya kızı, çocuk
    • "Zengin adamlarda evlat muhabbeti daha fazla mı oluyor?" (Refik Halit Karay)
    • "Çiçekleri suluyor, evlat gibi büyütüyordu." (Peyami Safa)
    • "Daha yüzünü görmeden o da seni kendine evlat edindi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Soy, döl
    • "Yüksek bir tahsil görmedim ama ben de efendi evladıyım." (Peyami Safa)
  3. [ünlem] Yaşlı kimselerin çocukları yaşındakilere kullandıkları bir seslenme sözü
    • "Evladım, sakın kimseciklere borç etme!" (Yusuf Ziya Ortaç)

SEBAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sözünden veya kararlarından dönmeme, bir işi sonuna değin sürdürme, direşme
    • "Fakat şu var ki çocuklar arzularında sebat göstermiyorlar." (Halide Edip Adıvar)

AİDAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Dernek, kuruluş, kulüp üyelerinin belli sürelerde, belli miktarlarda ödedikleri para, ödenti
    • "... üye aidatının sendikaya ödenme şekli kanunla düzenlenir." (Anayasa)
  2. Bir hizmet karşılığı sürekli ve düzenli ödenen para
  3. Kesenek

RABAT
...
ASTAT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Atom numarası 85 olan, bizmutun alfa ışınlarıyla bombardımanı sonucu elde edilen yapay element, astatin (simgesi At)

MABAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bitmemiş yazı, roman vb.nde arka, devam
  2. Kıç

MİLAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hz. İsa'nın doğduğu gün
  2. Herhangi bir olayın başlangıcı
    • "Bütün uzay araştırmacıları için yepyeni bir milattı bugün." (Murathan Mungan)

EVRAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Müslümanlarca belirli zamanlarda okunması âdet olan dualar ve Kur'an ayetleri
    • "Geceleri Hüsnü'nün evinde toplanır, zikreder, evrat çekerlermiş." (Memduh Şevket Esendal)

RİCAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Vazgeçme
  2. Gerileme, geri çekilme, geri kaçma
    • "1683'te Viyana ricati ile imparatorluk, Avrupa fetihlerini kaybetmeye başlayacaktır." (Falih Rıfkı Atay)

SIFAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir kimsenin görev, ödev, toplumsal veya hukuki bakımdan yeri ve özelliği
    • "Başvezir sıfatıyla hükûmet işlerini idare eder." (Refik Halit Karay)
  2. Bir adı, nitelik, nicelik, yer, sıra vb. bakımından niteleyen, belirten kelime, ön ad
    • "Beyaz (ev), güzel (çocuk), beş (gün), bu (kitap) gibi."
  3. Yüz, kılık ve dış görünüş
    • "Takındığı bu sıfatı boynundaki kravattan fazla mühimsediği yoktu." (Falih Rıfkı Atay)

ISKAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Düşürme, aşağı atma
  2. Düşürülme
  3. Ölenlerin kılınmamış namazları ve tutulmamış oruçları için verilen sadaka

KANAT

  1. [isim] Kuşlarda ve böceklerde uçmayı sağlayan organ
    • "Kuşun kanatlarını kısıp bir taş parçası gibi yere süzüldüğü gözümün önündedir." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Bazı işsiz güçsüz takımı, beş para etmez yapılara kanat gererek kendilerini tatmin etme girişimindeler." (Aydın Boysan)
    • "Yazarları, ressamları, müzikçileri kanatlarının altına alan krallar, padişahlar elbette hesaba sığmaz." (Salâh Birsel)
  2. Balıklarda yüzgeç
  3. Bir uçağın havada durmasını sağlayan taşıyıcı aerodinamik güçlerin etkilediği yatay yüzey
  4. Kapı, pencere, dolap gibi dikine açılıp kapanan şeylerin kapağı
    • "Bir müddet kapı kanatlarının kenarlarını okşarcasına yokladı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  5. Yan, taraf
    • "Perde kanadı."
  6. Meclis, parti vb. topluluklarda düşünce yönünden özellik gösteren taraflardan her biri
    • "Partinin sol kanadı."
  7. Fırıldak biçiminde olan şeylerde kol
    • "Yel değirmeni kanadı."
    • "Pervane kanadı."
  8. Angıç
  9. Savaş düzenindeki ordunun iki yanından her biri, cenah
    • "Ordunun sağ kanadı."
  10. Futbol, hentbol vb. takım oyunlarında hücum hattının sağ ve sol uçlarında yer alan oyuncular

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü