Başında şe olan 7 harfli 38 kelime var. Şe ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde şe olan kelimeler listesine ya da sonu şe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında şe bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EŞ, ŞE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ŞETARET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sevinç, şenlik, neşe
- "Bu bedbinlik yerini çocukça bir şetarete bırakıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Sevinç, şenlik, neşe
- ŞEYHLİK
-
-
[isim]
Şeyh olma durumu
-
[isim]
Şeyh olma durumu
- ŞEHADET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanıklık, şahitlik
- "Dünya karşısında Türk'ün kendi kendisi için yapacağı şehadet daha adamakıllı yapılmamıştır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Yüksek bir ülkü uğrunda ölme, şehit olma
-
[isim]
Tanıklık, şahitlik
- ŞEHNAME
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Hükümdarların niteliklerini, üstün başarılarını anlatan, mesnevi biçiminde yazılmış manzume
-
Manzum olarak yazılmış tarih
-
[isim]
Hükümdarların niteliklerini, üstün başarılarını anlatan, mesnevi biçiminde yazılmış manzume
- ŞEHZADE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Padişahların ve oğullarının erkek çocuklarına verilen san
-
[isim]
Padişahların ve oğullarının erkek çocuklarına verilen san
- ŞEMSİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir sapın üzerinde esnek tellere gerilmiş, açılıp kapanabilen, yağmur ve güneşten korunmak için kullanılan, su geçirmez kumaştan yapılmış taşınabilir eşya
- "Camın dışından şemsiyeleriyle geçen insanları seyre daldı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Genellikle plajlarda, bahçelerde kullanılan büyük güneşlik
- "Plaj şemsiyesi. Bahçe şemsiyesi."
-
Aynı noktadan çıkan eşit uzunluktaki sapçıkların ucunda bulunan çiçek topluluğu
-
[isim]
Bir sapın üzerinde esnek tellere gerilmiş, açılıp kapanabilen, yağmur ve güneşten korunmak için kullanılan, su geçirmez kumaştan yapılmış taşınabilir eşya
- ŞEZLONG
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Üzerine uzanılabilecek biçimde ayarlanan, döşeme yerine bez gerilen bir tür taşınabilir koltuk
- "Uzun parmakları ile kumral saçının saçak köklerindeki beyazları örterek şezlongu üstünde bir daha doğruldu." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Üzerine uzanılabilecek biçimde ayarlanan, döşeme yerine bez gerilen bir tür taşınabilir koltuk
- ŞEMATİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Şema biçiminde
-
[sıfat]
Şema biçiminde
- ŞEREFLİ
-
-
[sıfat]
Onurlu
-
Onur veren, şeref veren
- "O kadar tatlı ve şerefli hatıralarla dolu olan Çankaya..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bayındır, şenlikli
- "Şerefli yer."
-
[sıfat]
Onurlu
- ŞEYTANİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Şeytanca
- "Bir millete yapılabilecek sinsi ve şeytani hücum onun vicdanından mazisini almak, hafızasında mazisini yok etmektir." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Şeytanla ilgili
-
[sıfat]
Şeytanca
- ŞEŞTARİ
- ...
- ŞEHİRCİ
-
-
[isim]
Şehircilik uzmanı, şehircilikle uğraşan kimse
-
[isim]
Şehircilik uzmanı, şehircilikle uğraşan kimse
- ŞENKAYA
- ...
- ŞEHVANİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Şehvetle ilgili, kösnül, erotik, şehevi
-
Şehvete aşırı derecede düşkün olan (kimse), şehvetli
-
[sıfat]
Şehvetle ilgili, kösnül, erotik, şehevi
- ŞEKERLİ
-
-
[sıfat]
İçinde şeker bulunan
- "Elmalar, ferik elmaları gibi kokulu, şekerli, tatlıdır." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
İçinde şeker bulunan
- ŞEKİLLİ
-
-
[sıfat]
Şekli olan
- "Tarihten evvelki acayip şekilli mahluklara benzeyen bazı yelkenliler..." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Şekli olan
- ŞEKİLCİ
-
-
[sıfat]
Alışılmış kural, tutum veya davranış dışına çıkamayan, biçimci, formaliteci, formalist
- "Şiir diline dayanan bir edebiyat, konuşma dilinden ayrıldığı ölçüde hayattan kopmak, şekilci olmak zorundadır." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Alışılmış kural, tutum veya davranış dışına çıkamayan, biçimci, formaliteci, formalist
- ŞERİTÇİ
-
-
[isim]
Süs şeridi yapan veya satan kimse
-
[isim]
Süs şeridi yapan veya satan kimse
- ŞEKERİM
-
-
genellikle kadınların kullandığı sevgi bildiren bir seslenme sözü
- "O bacakları biraz kalınca ama yüzü şeker gibi tatlı, kolejli kızı gözetlemeye başlar." (Haldun Taner)
-
genellikle kadınların kullandığı sevgi bildiren bir seslenme sözü
- ŞERİTLİ
-
-
[sıfat]
Şeridi olan
- "Beyaz eteği, lacivert ceketi ve altın şeritli kaptan kasketiyle güvertede dolaşıyor." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Şeridi olan