Sonunda ü olan 7 harfli 151 kelime var. Ü harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ü harfi olan kelimeler listesine ya da başında ü harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÜDÜMCÜ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Güdümcülükten yana olan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Güdümcülükten yana olan kimse
                    
                    
- BÜRGÜLÜ
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Bürgüsü olan
                    
                    - "Islak kayanın ardına sinmiş, bürgülü bir kadınla yan yana oturuyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
 
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Bürgüsü olan
                    
                    
- KÖPRÜLÜ
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Köprüsü olan
                    
                    
- 
                    
                        İki bölümü bir köprü ile birbirine bağlanmış (yapı)
                    
                    - "Köprülü konak."
 
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Köprüsü olan
                    
                    
- EKİNÖZÜ
- ...
- TEMETTÜ
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Kazanç
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Kazanç
                    
                    
- DÖVÜŞÇÜ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Dövüşen kimse
                    
                    - "Son darbesini indirecek bir dövüşçü gibi toplandı." (Ömer Seyfettin)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Dövüşen kimse
                    
                    
- KUŞGÖMÜ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Pastırmanın fileto bölümü
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Pastırmanın fileto bölümü
                    
                    
- KUŞGÖZÜ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Ev, villa vb. konutların çatı katlarını aydınlatmaya yarayan küçük pencere
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Ev, villa vb. konutların çatı katlarını aydınlatmaya yarayan küçük pencere
                    
                    
- PÜRÜZLÜ
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Pürüzü olan
                    
                    - "Pürüzlü cilt."
 
- 
                    
                        Boğuk ve bozuk (ses)
                    
                    - "Sesi hâlâ pürüzlü idi." (Haldun Taner)
 
- 
                    
                        Karışık, güç (durum, iş)
                    
                    - "Mesele pürüzlüdür, bir skandal hâlini almasından korkulur." (Refik Halit Karay)
 
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Pürüzü olan
                    
                    
- SÜTÜMSÜ
- ...
- BÜZGÜLÜ
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Büzgüsü olan, büzülerek dikilmiş olan
                    
                    - "Büzgüleri gevşetti ve keseyi sağ eliyle altından tutarak..." (Cahit Uçuk)
 
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Büzgüsü olan, büzülerek dikilmiş olan
                    
                    
- GÖRÜNTÜ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Gerçekte var olmadığı hâlde varmış gibi görünen şey, hayalet
                    
                    
- 
                    
                        Herhangi bir nesnenin mercek, ayna vb. ile oluşturulan biçimi, hayal
                    
                    
- 
                    
                        Manzara
                    
                    
- 
                    
                        Herhangi bir nesnenin mercek, ayna vb. araçlarla oluşturulan biçimi, hayal
                    
                    
- 
                    
                        Sayı doğrusu üzerinde bir sayıya karşı gelen nokta
                    
                    
- 
                    
                        Bir film üzerinde sıralanmış resimlerin gösterici yardımıyla ekrana art arda düşürülmesi sonunda hareketin yeniden kurulmasıyla ortaya çıkan görünüş, görüntülük üzerindeki hareketli resimler bütünü
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Gerçekte var olmadığı hâlde varmış gibi görünen şey, hayalet
                    
                    
- SÖKÜKÇÜ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Sökük dikip yama yapan kimse
                    
                    - "Eve bir düzine sökükçü, terzi tutmaya kudretimiz var." (Reşat Nuri Güntekin)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Sökük dikip yama yapan kimse
                    
                    
- TÖSKÜRÜ
- 
    - 
                        [zarf]
                    
                        Geri geri, gerisin geriye
                    
                    
 
- 
                        [zarf]
                    
                        Geri geri, gerisin geriye
                    
                    
- BAŞÖRTÜ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Baş örtüsü
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Baş örtüsü
                    
                    
- ÖNLÜKLÜ
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Önlük giymiş olan
                    
                    - "Şimdi odada biri kadın, öbürü erkek iki kişi var, ikisi de beyaz önlüklü, hasta bakıcı veya doktor." (Refik Halit Karay)
 
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Önlük giymiş olan
                    
                    
- PARDÖSÜ
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Serin havalarda öbür giysilerin üzerine giyilen, paltodan ince üstlük
                    
                    - "Sırtında kumaştan kül rengi bir pardösü, ayaklarında da alçak topuklu kahverengi ayakkabılarla çıktı." (Çetin Altan)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Serin havalarda öbür giysilerin üzerine giyilen, paltodan ince üstlük
                    
                    
- BARBEKÜ
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Izgara et pişirmekte kullanılan, genellikle balkonlarda duvar içerisine gömülmüş ocak
                    
                    
- 
                    
                        Açık alanda mangal kullanılarak et ve deniz ürünlerini pişirme
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Izgara et pişirmekte kullanılan, genellikle balkonlarda duvar içerisine gömülmüş ocak
                    
                    
- GÖRÜŞLÜ
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Görüş bulunan
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Görüş bulunan
                    
                    
- KAKÜLLÜ
- ...
