Sonunda ü olan 7 harfli 151 kelime var. Ü harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ü harfi olan kelimeler listesine ya da başında ü harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DÜRÜMCÜ
- ...
- GÖĞÜSLÜ
-
-
[sıfat]
Göğsü olan
-
Göğsü geniş olan
-
İri memeli (kadın)
-
[sıfat]
Göğsü olan
- KÜMÜLTÜ
-
-
[isim]
Kırlarda, ormanlarda eğreti olarak yapılmış bekçi veya avcı kulübesi
-
[isim]
Kırlarda, ormanlarda eğreti olarak yapılmış bekçi veya avcı kulübesi
- KÜÇÜLTÜ
- ...
- SÜMÜKSÜ
-
-
[sıfat]
Sümük özelliğinde olan, sümüğe benzer, sümük gibi
-
[sıfat]
Sümük özelliğinde olan, sümüğe benzer, sümük gibi
- MÜHÜRLÜ
-
-
[sıfat]
Mühür basılmış
-
Mühürle kapatılmış
-
[sıfat]
Mühür basılmış
- KÖSNÜLÜ
-
-
[sıfat]
Aşırı cinsel isteği olan, şehvetli
-
[sıfat]
Aşırı cinsel isteği olan, şehvetli
- DİZÜSTÜ
-
-
[isim]
Bilgisayarın her türlü donanımı ile küçültülerek taşınabilir duruma getirilmiş biçimi
- "Yarın yola çıkıyoruz. Dizüstümü yanıma alıyorum. Raporlarım aksamayacak." (Refik Erduran)
-
[isim]
Bilgisayarın her türlü donanımı ile küçültülerek taşınabilir duruma getirilmiş biçimi
- GÜMÜŞÇÜ
-
-
[isim]
Gümüşü işleyen sanatçı veya gümüşten yapılmış eşya satıcısı
-
[isim]
Gümüşü işleyen sanatçı veya gümüşten yapılmış eşya satıcısı
- KULÜPÇÜ
-
-
[isim]
Kulüp işleten kimse
-
[isim]
Kulüp işleten kimse
- BÜKÜNTÜ
-
-
[isim]
Bükme sonucu oluşan biçim veya iz
-
Bağırsakta olan ağrı
-
Dönemeç, viraj
-
[isim]
Bükme sonucu oluşan biçim veya iz
- YÜKÜMLÜ
-
-
[sıfat]
Bir şeyi yapma zorunluluğu olan, memur, mükellef
- "Herkes kamu giderlerini karşılamak üzere vergi ödemekle yükümlüdür." (Anayasa)
-
[sıfat]
Bir şeyi yapma zorunluluğu olan, memur, mükellef
- HOŞGÖRÜ
-
-
[isim]
Her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu, müsamaha, tolerans
- "Pek az kimseye göstermiş olduğu bir hoşgörüden yararlandım." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu, müsamaha, tolerans
- MÜHÜRCÜ
-
-
[isim]
Mühür kazıyan kimse
-
[isim]
Mühür kazıyan kimse
- ATASÖZÜ
-
-
[isim]
Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve halka mal olmuş, öğüt verici nitelikte söz, darbımesel
-
[isim]
Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve halka mal olmuş, öğüt verici nitelikte söz, darbımesel
- GÖRÜNGÜ
-
-
[isim]
Duyularla algılanabilen her şey, fenomen, numen karşıtı
-
[isim]
Duyularla algılanabilen her şey, fenomen, numen karşıtı
- ÇÖZÜNTÜ
-
-
[isim]
Çözülme, dağılma durumu
-
[isim]
Çözülme, dağılma durumu
- ÜŞÜTÜCÜ
-
-
[isim]
Üşümeye yol açan şey
- "Sabah serinliği âdeta üşütücü..." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Üşümeye yol açan şey
- GÖRÜNTÜ
-
-
[isim]
Gerçekte var olmadığı hâlde varmış gibi görünen şey, hayalet
-
Herhangi bir nesnenin mercek, ayna vb. ile oluşturulan biçimi, hayal
-
Manzara
-
Herhangi bir nesnenin mercek, ayna vb. araçlarla oluşturulan biçimi, hayal
-
Sayı doğrusu üzerinde bir sayıya karşı gelen nokta
-
Bir film üzerinde sıralanmış resimlerin gösterici yardımıyla ekrana art arda düşürülmesi sonunda hareketin yeniden kurulmasıyla ortaya çıkan görünüş, görüntülük üzerindeki hareketli resimler bütünü
-
[isim]
Gerçekte var olmadığı hâlde varmış gibi görünen şey, hayalet
- SÖKÜNTÜ
-
-
[isim]
Sökülen şeyin parçası
-
Ağaçlık yerden açılan tarla
-
[isim]
Sökülen şeyin parçası