İçinde ev olan 6 harfli 118 kelime var. İçerisinde EV bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ev olan kelimeler listesine ya da Sonu ev ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EV, VE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GEVHER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Cevher
-
[isim]
Cevher
- KEVGİR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Uzun saplı, yayvan, derin kaplardan yiyecekleri süzerek almaya yarayan delikli kepçe
-
Haşlanmış yiyeceklerin sıvılarını veya bazı sıvıları süzmek için kullanılan, delikli, genellikle yuvarlak biçimli mutfak kabı, süzgeç
-
[isim]
Uzun saplı, yayvan, derin kaplardan yiyecekleri süzerek almaya yarayan delikli kepçe
- MİDEVİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Mide ile ilgili olan
-
Mideye uygun olan, mideye iyi gelen
-
[sıfat]
Mide ile ilgili olan
- GEVMEK
-
-
[-i]
Ağızda katı bir şey çiğnemek, geviş getirmek
-
[-i]
Ağızda katı bir şey çiğnemek, geviş getirmek
- MUSEVİ
- ...
- UHREVİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Öbür dünya ile ilgili, ahiret ile ilgili, dünyevi karşıtı
- "Ve ufkumuzu / Çepçevre kaplasın bu ziya, bu renk / Havayı dolduran uhrevi ahenk" (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
[sıfat]
Öbür dünya ile ilgili, ahiret ile ilgili, dünyevi karşıtı
- TEVKİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vekil etme
-
[isim]
Vekil etme
- EVLİYA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ermiş
- "Yeşil sarıklı evliya yataklarının huzurunda gibiyim." (Refik Halit Karay)
-
Yatır
-
[isim]
Ermiş
- MEVİZE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vaaz
-
Öğüt
-
[isim]
Vaaz
- REVNAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Parlaklık, göz alıcılık
- "Sefiremizin tiyatrosever oluşu konuşmalara daha da revnak verdi." (Haldun Taner)
-
[isim]
Parlaklık, göz alıcılık
- HEVENK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir ipe, bir çubuğa geçirilmiş, dizilmiş veya birbirine bağlanmış yaş meyve ve sebze bağı
- "Tavanda hevenk hevenk üzümler, elmalar, armutlar, ayvalar sarkıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Bir ipe, bir çubuğa geçirilmiş, dizilmiş veya birbirine bağlanmış yaş meyve ve sebze bağı
- TEVBİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Paylama
- "Haklı mı, haksız mı olduğunu kestiremediğim bu tevbihe gülümsedim." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Paylama
- GÖZEVİ
-
-
[isim]
Göz yuvası
- "Şimdi yeşil mavi gözleri daha keskin, gözevleri daha çöküktü." (Selim İleri)
-
[isim]
Göz yuvası
- PEYREV
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Başkasının izinden giden, izleyen kimse, izleyici
-
[isim]
Başkasının izinden giden, izleyen kimse, izleyici
- EDEVAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir iş için gerekli olan malzemelerin, parçaların tümü
- "Taş binanın bir odasını mantarlardan, çivilerden ve balıkçı edevatından bir döşeme bürümüştü." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Bir iş için gerekli olan malzemelerin, parçaların tümü
- CEMEVİ
-
-
[isim]
Alevilerin toplanma yeri
-
[isim]
Alevilerin toplanma yeri
- MAFEVK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üst
-
Yukarı
-
[isim]
Üst
- TEVRAT
- ...
- DEVRİM
-
-
[isim]
Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik
-
İhtilal
- "Fransız devrimi."
-
İnkılap
-
Çevrilme, katlanma, bükülme
-
[isim]
Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik
- NEVRUZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Eski takvimlere göre yılın ve baharın ilk günü sayılan martın yirmi birine rastlayan gün
-
Çiçekleri aslanağzına benzeyen, türlü renkte bir kır bitkisi
-
Nevruz otu
-
[isim]
Eski takvimlere göre yılın ve baharın ilk günü sayılan martın yirmi birine rastlayan gün